Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Sosyal Güvenlik Hukukunda Sigortalılık Hallerinin Çakışması

Overlap of Insurance States in Social Security Law

Aslıhan Kayık

Aynı anda birden fazla sigortalılık türüne tabi olacak şekilde çalışmanın gerçekleşmesi durumu, sigortalılık hallerinin çakışması olarak adlandırılmaktadır. Sigortalılık hallerinin çakışmasında hangi sigortalılık türüne üstünlük tanınacağı hususu 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 53’üncü maddesinde “Sigortalılık hallerinin birleşmesi” başlığı altında hükme bağlanmıştır. Gerek 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu öncesi gerek sonrası dönemde sigortalı olarak tescil edilmiş olanların sigortalılık hallerinden herhangi birinin m.4/1-c kapsamındaki sigortalılık türü ile çakışması durumunda, m.4/1-c kapsamındaki sigortalılık haline üstünlük sağlanacaktır. Ancak m.4/1-a sigortalılığı ile m.4/1-b sigortalılığının çakışması durumunda, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda değişiklik yapan 6111 sayılı Kanun öncesi ve sonrası olmak üzere farklı kuralların uygulanması gündeme gelecektir.

Sigortalılık Halleri, Sigortalılık Hallerinin Çakışması, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu m.53, 6111 sayılı Kanun.

It is possible to observe to be working that is belonging to more than one insurance type; named as overlap of insurance states. In such cases, it was examined in which insurance state will override in detail inside Code No. 5510 Social Security and General Health Insurance Law in article 53. Item under subject of “merging insurance states”. In case of any conflict with insurance type in scope of 4/1-c, both before Code No. 5510 Social Security and General Health Insurance law and after terms will override the insurance state in scope of 4/1-c. However, in case of conflict between insurance type 4/1-a and insurance type 4/1-b; it will become possible to execute various rules according to Code No. 6111, which had made changes in Code No. 5510 Social Security and General Health Insurance Law for before and after terms.

Insurance states, overlap of insurance states, Code No. 5510 Social Security and General Health Insurance Law article 53, Code No. 6111.

GİRİŞ

31.5.2006 tarih ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu1 m.4’te sigortalı sayılanlar ifade edilmiştir. Söz konusu madde hükmünden yola çıkıldığında m.4/1-a, m.4/1-b ve m.4/1-c olmak üzere temelde üç farklı sigortalı türü mevcuttur. Kanun’un m.4/1-a bendi kapsamında ifade edilen sigortalılar, hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılan işçilerdir. Yine Kanun’un m.4/1-b bendinde, köy ve mahalle muhtarları ile hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar, m.4/1-c’de ise kamu idarelerinde çalışanlar anlatılmaktadır. Söz konusu sigortalılar için farklı hükümler olduğu gibi ortak hüküm, ilke ve esaslar da mevcuttur.

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu m.92’ye göre; “Kısa ve uzun vadeli sigorta kapsamındaki kişilerin sigortalı ve genel sağlık sigortalısı olması, genel sağlık sigortası kapsamındaki kişilerin ise genel sağlık sigortalısı olması zorunludur. Bu Kanun’da yer alan sigorta hak ve yükümlülüklerini ortadan kaldırmak, azaltmak, vazgeçmek veya başkasına devretmek için sözleşmelere konulan hükümler geçersizdir”2. Bu madde sosyal güvenlik hukukunun önemli ilke ve esaslarını içermektedir. Bunlardan birisi de sosyal sigortaların zorunluluğu ilkesidir. Zira sigortalı olmak kişi açısından hak olduğu kadar aynı zamanda bir yükümlülüktür. Yani sigortalı olup olmama, kişinin rızasına bağlı olmaksızın belli koşulların mevcudiyeti halinde kendiliğinden vücut bulacaktır. Sigortalı sıfatı kazanıldıktan sonra bu sıfatın sebebiyet verdiği haklardan ve yükümlülüklerden kaçınılamaz, vazgeçilemez.

Diğer taraftan 5510 sayılı Kanunun 7’nci maddesinde, sigortalılığın, Kanun’da öngörüldüğü şekilde çalışmaya başlama ya da statüye geçmekle kendiliğinden başlayacağı öngörülür. Yani kişinin sigortalı olmak için pozitif ya da negatif bir irade açıklamasına ya da hâkim kararına veya Kurum görüşüne ihtiyacı yoktur. İstenen koşulların yerine getirilmesiyle, kişiler kendiliğinden sigortalı sayılırlar. Bu bilgiden sağlanacak en büyük fayda ise, sigortalı sıfatının kazanıldığı andan itibaren Kurum’un sigortalıya Kanun’un öngördüğü koşullarda sigorta yardımlarını yapacak olmasıdır3.