Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Ölüm Sonrası (Post-Mortal) Kişilik Hakkının Korunması

Post-Mortal Legal Protection of the Right of Personality

Emrah AKTÜRK

Kişilik hakkı ölümle birlikte sona ermektedir. Dolayısıyla ölümden sonra kişilik hakkının korunması hukuken mümkün olmamaktadır. Fakat bazı durumlarda, özellikle insan onurunun korunmasının gerektiği hallerde, kişilik hakkının ölüm sonrasında da korunmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu makalede; kişilik, kişilik hakkı ve ölüm kavramları açıklanarak ölüm sonrası kişilik kavramı ile ölüm sonrası kişilik hakkının korunması doktrini mevcut hukukumuz ile mehaz İsviçre hukuk sisteminde ve Alman hukukunda ayrı ayrı değerlendirilerek ele alınmıştır. Ayrıca ölüm sonrası kişilik hakkının korunması ve bu korumanın nasıl olacağı, kimlerin dava açabileceği ve bunun nasıl belirleneceği sorunu ile bu kişilerce hangi davaların açılması durumunda korumanın sağlanabileceği hususlarına değinilerek uygulamaya yönelik değerlendirmelerde bulunulmuştur.

Kişilik Hakkı, İnsan Onurunun Korunması, Ölüm, Ölünün Onuru, Ölüm Sonrası Koruma.

The right of personality ends with death. Therefore, it is not legally possible to protect the deceased person’s right of personality. However, in some cases, especially when it is necessary to protect human dignity, there is a need to protect the right of personality also after death. This article, after having explained the meaning of “personality”, “death” and “the right of personality”, examines “the concept of personality after death” and “the doctrine on the post-mortal legal protection of the right of personality” under each of Turkish, Swiss and German law. In addition, this article explores the scope and different aspects and issues of the right of personality in practice, such as how and on what legal basis the protection of the right of personality could be ensured, what kind of suits would be filed, and who would be competent to file such suits.

Right of Personality, Protection of Human Dignity, Death, Honor of Deceased Person, Post-Mortal Protection.

GİRİŞ

Ölüm ile kişinin hak ehliyeti ve buna bağlı olarak da kişilik hakkı sona ermektedir. Buradan artık o insanın kişiliğinin korunmayacağı sonucuna varılmaktadır. Ancak ölümden sonra dahi insanın kişiliğinin korunmasının mümkün olup olmadığı ve korunabileceğinin kabulü halinde bunun nasıl olması gerektiği konusu tartışılmaktadır.

Bu konuda iki görüş bulunmaktadır. İsviçre-Türk hukuk sisteminde doktrinde ve uygulamada ağırlıkta olan görüş, ölümle birlikte kişiliğin de sona erdiği ve hiçbir şekilde korunamayacağını savunmaktadır. Bunun yanında ölenin hatırasının korunması üzerinde durulmakta, doğrudan ölenin kişiliği değil fakat yakınlarının ölene saygısı korunmaktadır. Buna karşın Alman hukukunda yaygın olan görüşe göre ise ölenin kişilik hakkının sınırlı da olsa devam ettiği kabul edilerek doğrudan onun kişiliği korunmaktadır.

Bu çalışmamızda öncelikle kişilik ve kişilik hakkı kavramlarına kısaca değinilecektir. Ayrıca hukuki sonuçların doğması bakımından son derece önemli olduğu için ölüm anının tespit edilmesine de değinilecektir. Ardından ölüm sonrasında kişiliğin korunmasına ilişkin teoriler incelenecektir. Son olarak ise; ölüm sonrası kişilik hakkının korunması yolları, uygulamadaki örnekler ile değerlendirilecektir.