Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Şans Oyunlarından Çıkan İkramiyelerin Edinilmiş Mallara Katılma Rejimindeki Yeri

Prizes Won from Games of Chance in the Marital Property Regime

Yasemin DURAK

Edinilmiş mallara katılma rejimindeki en önemli ayrım edinilmiş mal ve kişisel mal olarak kendini göstermektedir. Çalışmanın karşılığı olan edimler edinilmiş mal iken, karşılıksız kazandırmalar kişisel maldır. Özellikle bu durum şans oyunlarına çıkan ikramiyelerin edinilmiş mal mı yoksa emek verilmeden büyük miktarda bir para kazanılması olduğu için kişisel mal mı sorusunun tespitinde önemli olacaktır. Bu hususta çözüme ulaşmak adına bazı kriterler esas alınabilir. Örneğin talih oyunlarının edinilmesinde kullanılan paranın kişisel mal grubundan veya edinilmiş mal grubundan olmasına göre ya da bir karşılık verilmeksizin edinme yoksa, bağış olarak kabul edilmesinden hareketle sorulara cevap bulunabilir. Ayrıca bunlara ek olarak şans faktörü de bu konuya çözüm ararken yardımcı olacak unsurlar içinde yer almaktadır.

Edinilmiş Mal, Kişisel Mal, Milli Piyango, Şans Oyunları, Bağış.

The most important distinction in the marital property regime manifests itself as acquired property and personal property. While the acquisitions against the work are acquired property, the unrequited gains are personal property. Especially, this situation will be important in determining the question of whether the prizes in the games of chance are acquired goods or personal property, since it is a large amount of money earned without any effort. In order to reach a solution, some criteria can be taken as basis. For example, questions can be answered on the basis of whether the money used in the acquisition of games of chance is from the group of personal goods or acquired goods, or if there is no unrequited acquisition whether it is accepted as a donation or not. In addition to these, the luck factor is also among the factors that will help when looking for a solution to this issue.

Acquired Property, Personal Property, National Lottery, Games of Chance, Donation.

Giriş

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun kabulü ile birlikte “Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi” hukuk hayatına girmiştir. Her ne kadar edinilmiş mallar ve kişisel malların neler olduğu kanunda ifade edilse de bazı hukuki sorunlar zamanla kendini göstermiştir. Bunlardan bazıları da milli piyango biletlerine çıkan ikramiyelerin ve mağazaların vermiş oldukları hediyelerin edinilmiş mal mı yoksa kişisel mal mı oldukları noktasında ortaya çıkmıştır. Haliyle gerek yargı gerekse öğreti, konuyla ilgili farklı görüşler ortaya atmışlardır. Bu görüşlerin bir kısmı soruna bilet kaynağının kişisel mal mı yoksa edinilmiş mal mı olduğu noktasından hareketle çözüm bulurken; bir diğer kısmı ise şans faktörüne dikkat çekerek çıkan ikramiyeyi kişisel mal kapsamında değerlendirmiştir. Herhangi bir şekilde para verilmeksizin ancak mağazalardan belirli bir tutarda alışveriş yapıldığında verilen bilet ya da araba çekilişine katılım hakkının bulunduğu hallerde ise bunun bir hediye olduğu ve bu nedenle de kişisel mal grubunda yer alması gerektiği düşünülmüştür.

Edinilmiş malların temelinde çalışmanın karşılığı olan edimler yer almaktadır. Kişisel malların temelinde ise karşılıksız elde edilen mallar yer almaktadır. Bu çalışmada öğretinin düşüncelerinden ve yargının vermiş olduğu kararlardan yola çıkarak çözüm önerisi sunulmaya gayret edilecektir.

I. Milli Piyango veya Talih Oyunlarından Çıkan Hediyeler

Evliliklerde eşlerden birine milli piyango, sayısal loto, at yarışı, spor toto, şans topu, süper loto, iddia, on numara, bingo, tombala, kağıt oyunları, tavla, kızma birader, okey, gazino oyunları ya da her türlü talih oyunlarından ikramiye çıkma ihtimali muhtemeldir. Çıkan ikramiyenin büyüklüğü de evliliklerin sona ermesinde pek çok hukuki sorunu beraberinde getirmektedir. Zira ikramiye çıkan eşin karşısında bulunan eş bu paraların evlilik birliği içinde elde edildiği için mal paylaşımına dâhil olması gerektiğini ileri sürerken kendisine ikramiye çıkan taraf ise bu paranın kendi şansıyla kazanıldığını, mal rejimine dâhil olmaması gerektiğini ileri sürmektedirler. Doğal olarak konuyla ilgili gerek öğretide gerekse Yargıtay’da1 konuyla ilgili görüşler gelişmiştir. 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi’nin yürürlükte olduğu döneminde evlilik süresi içerisinde alınan milli piyango biletleri hakkında da alındığı dönem itibariyle kişisel mal olduğu, diğer eşin katılma alacağının olmadığı yönünde verilmiş yargı kararı bulunmaktadır.2

Kanuna göre kişisel malların neler olduğu TMK m.220’de sayılmıştır. Hükme göre kişisel mallar, eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşya, mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait bulunan veya bir eşin sonradan miras yoluyla ya da herhangi bir şekilde karşılıksız kazanma yoluyla elde ettiği malvarlığı değerleri, manevî tazminat alacakları ve son olarak da kişisel malların yerine geçen değerlerdir.

Bu çalışma bakımından önemli olan karşılıksız kazanma yoluyla elde edilen malvarlığı değerleri (TMK m.220/b.2) ve kişisel malların yerine geçen değerlerdir (TMK m.220/b.4). Zira şans oyunlarında bir karşılığın bulunup bulunmadığının tespit edilmesi de soruna çözüm bulmakta belirleyici olacaktır. Yine milli piyango biletine harcanan paranın kişisel mal grubundan olması halinde çıkan ikramiyenin de kişisel mal olması belirleyici kriterler arasındadır.

Öğretide ileri sürülen görüşlerin çoğu şans oyunlarından çıkan ikramiyelerin kişisel mal olduğunu ifade etmişlerdir.

Kişisel mal grubunda yer alması gerektiğini ifade eden bir görüşe göre; piyango vb. hallerde ikramiye çıkması halinde, bu kazanç kişisel mal grubu içerisinde yer almaktadır. Bilet parasına oranla elde edilen ikramiye miktarı çok fazla olabilir. Ancak bu durum bir emeğin değil tesadüfün neticesidir. Buradaki tesadüf şans faktörüne işaret etmektedir. Loto veya piyango bileti almak için harcanan ücretin edinilmiş mallardan karşılanması halinde, TMK m.230/f.3 hükmünden yararlanılarak bu ücret de edinilmiş mallar grubunda yer almalıdır.3 Bu görüşü destekleyen bir fikre göre de bilet vb. şans oyunlarına katılabilmek için harcanan para ait oldukları mal grubu içinde değerlendirilmeli ve tasfiyede yer almalıdır. Bilet almak için verilen para ve bunun karşılığında çıkan ikramiye yerine geçen değer olarak kabul edilemez. Zira bilete çıkan ikramiyede şans faktörü söz konusudur.4 Aynı görüş tarafından burada bir borçlar hukuku anlamında karşılıklılık ilişkisinin bulunmadığı da vurgulanmıştır.5 Örneğin 20 TL alınan bir milli piyango biletine 1 milyon ikramiye isabet ettiğinde 1 milyonun 20 TL’si edinilmiş mal olarak değerlendirilirken geriye kalan büyük miktar kişisel mal olarak kabul edilecektir.

Ayrıca bu tarz kazanımların tasfiyeye dâhil edilmesi isteniyorsa yasal bir düzenleme yapılması gerektiği, bazı mallar dışındaki tüm malların edinilmiş mal kapsamında değerlendirilmesi gerektiği yukarıdaki görüş tarafından ifade edilmiştir.6

Bir diğer görüşe göre de milli piyango biletine isabet eden ikramiyenin edinilmiş mal olarak değerlendirilmesi mal rejiminin niteliğine ve varlık amacına aykırı düşecektir.7

Bazı talih oyunlarından elde edilen araba gibi hediyelerin Özel Tüketim Vergisi talihli tarafından karşılanmaktadır. Bu vergiler edinilmiş mallardan ödeniyorsa denkleştirmeye tabi olmalıdır.8

Özetle kişisel mal olarak değerlendiren görüş tarafından9 burada şans faktörü üstün tutulmuştur. Bu nedenle de şans oyunlarına çıkan paraların kişisel mal olduğu vurgulanmıştır. Yazarların bir kısmı ise bu oyunlar için harcanan paranın tasfiye aşamasında hangi mal grubundan geldiğine göre bir ayrıma gitmiştir.

Yukarıda ifade edildiği üzere Yargıtay’ın vermiş olduğu karardaki karşı oy yazısında şans faktörünün olduğu, bilet için harcanan paranın bilete çıkan ikramiye ile bir karşılık ilişkisi içinde olamayacağı vurgulanmıştır.10 Yargıtay’ın bu kararı gerekçe bakımından eleştirilmiştir. Zira bu fikre göre Yargıtay gerekçesini ikame ilkesi yerine kişisel ya da edinilmiş malların gelirlerine (TBK m.219/f.2/b.4) dayandırsaydı daha doğru olurdu.11