Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Asian Agricultural Products Ltd. v Sri Lanka ICSID Hakem Heyeti Kararı İncelemesi

Review of the Asian Agricultural Products Ltd. v Sri Lanka ICSID Arbitration Decision

Samet SARIKAYA

Yatırım tahkimi, son yıllarda önemi artan bir yatırım uyuşmazlığı çözümü yöntemidir. Yatırım tahkimiyle yabancı yatırımcılar ile ev sahibi devletler arasında oluşan anlaşmazlıkların hızlı ve tarafsız bir biçimde çözülmesi amaçlanmaktadır. Çalışmamızda Uluslararası Yatırım Anlaşmazlıklarının Çözüm Merkezinde (ICSID) çözümlendirilen ve yatırım tahkimi açısından önemli bir dava incelenmiştir. Bu dava kimi yazarlar tarafından “dönüm noktası” olarak adlandırılmaktadır. Çalışmamızda ilk olarak çalışmaya konu olan ve Sri Lanka arasında gerçekleşen uyuşmazlığa neden olan tarihsel gelişim süreci incelenmiştir. Ardından hakem heyetine başvuran ’ın taleplerine yer verilmiştir. Bu taleplere ilişkin hakem heyetinin vermiş olduğu karara değinilmiş ve bu kararla ilgili açıklamalar yapılmıştır. Son olarak muhalif görüşe ve dayanağına yer verilmiştir.

Milletlerarası Yatırım Tahkimi,ICSID Konvansiyonu,Yatırım Teşvik ve Koruma Sözleşmeleri,Tam Koruma ve Güvenlik İlkesi,Yatırım Uyuşmazlıkları.

Investment arbitration is an investment dispute resolution method that has become more important in recent years. Investment arbitration is aimed to resolve disputes between foreign investors and host states quickly and impartially. In our study, an important case in terms of investment arbitration, which was resolved before the International Center for Settlement of Investment Disputes (ICSID), has been examined. This case is referred to as the “turning point” by some authors. In our study, first of all, Asian Agricultural Products Ltd., which is the subject of the study the historical development process that caused the conflict between Sri Lanka and Sri Lanka was examined. Then, the requests of Asian Agricultural Products Company, which applied to the arbitration committee, were included. The decision of the arbitral tribunal regarding these demands was mentioned and explanations were made regarding this decision. Finally, the dissenting opinion and its basis are given.

International Investment Arbitration,ICSID Convention,Investment Incentive and Protection Agreements,Full Protection and Security Principle,Investment Disputes.

GİRİŞ

Uluslararası Yatırım Anlaşmazlıklarının Çözüm Merkezi (ICSID) 1966 yılında devletler ve uluslararası yatırımcılar arasındaki hukuki uyuşmazlıkların çözümü için kurulmuş, uluslararası yatırımı teşvik etmeye yardımcı olan bir tahkim kurumudur1. ICSID, 14 Kasım 1966’da yürürlüğe giren Devletler ve Diğer Devlet Vatandaşları Arasındaki Yatırım Uyuşmazlıklarının Çözümlenmesi Hakkında Sözleşme’nin2 ilk maddesiyle kurulmuştur3. Sözleşme’nin hazırlanması, Dünya Bankası bünyesinde yer alan Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankasının yöneticilerinin faaliyetleri çerçevesinde gerçekleşmiştir4. ICSID tahkiminin amacı, sözleşmeye taraf olan devletlerin, yabancı yatırımcılarla aralarında gerçekleştirecekleri ticari antlaşmalarda dostça davranışlar sergilenmesi ve uyuşmazlıkların barışçıl biçimde çözümlenmesidir5. Bu sayede taraf devletlere daha fazla yabancı yatırımı çekilebilecektir. Bunun yanı sıra ev sahibi devletler, kendilerini diplomatik talepler karşısında koruma altına almış olacaklardır. Yabancı yatırımcılar ise yabancı yatırım kararları için güvenlik önlemi sağlayan6 bir yargılama sistemine erişim hakkına sahip olacaktır. Ayrıca bu heyet, özgün ve uluslararasıdır. Bu da ICSID’in diğer tahkim heyetlerine göre tercih edilirliğini arttıran bir durum olacaktır. ICSID, kurulmasının ardından, ilk yıllarında uyuşmazlık çözümünde nadiren kullanılmıştır. Zaman geçtikçe imzacı devlet sayısı ve çözülen uyuşmazlık sayısı artmıştır. Türkiye, ICSID Konvansiyonu’na 27.05.1988 tarihinde ve 3460 sayılı Kanun ile taraf olmuştur7. Günümüzde 163 imzacı ve taraf devlet listelenmektedir8.

Günümüzde yatırım uyuşmazlıkları nedeniyle tahkime başvurabilme imkânını, yatırımcı ile ev sahibi devlet arasında tahkim şartı içeren bir sözleşmenin yanı sıra ev sahibi devlet ile yatırımcının tâbi olduğu devlet arasındaki Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması sağlamaktadır. Figanmeşe’nin görüşüne göre ICSID Konvansiyonu’nun oluşturulma aşaması incelendiğinde, Konvansiyon’un ev sahibi devlet ile yatırımcının kendisi arasında akdedilecek tahkim şartları çerçevesinde yürütülecek tahkim yargılamaları için düzenlenmiş olduğu görülecektir9. Günümüzdeki bu uygulamanın temeli Asian Agricultural Products Ltd. (AAPL) v. Sri Lanka Davası’nda atılmıştır. Ev sahibi devlet ile yatırımcının tâbi olduğu devlet arasında akdedilmiş bir Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması’nın, yatırımcıya ICSID tahkimine başvurma yolunu açması, bu davada verilen karar ile sağlanmıştır.

Kabul edilen bu durum yatırımcılara büyük kolaylıklar sağlamaktadır. Ev sahibi devlet ile yatırımcının vatandaşlığının bulunduğu devletin Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması akdetmesi, yatırımcının ICSID’e başvuru yapabileceği anlamına gelecektir. Burada yatırımcıları koruyan bir yorum daha mevcuttur. Bu yoruma göre ikili yatırım anlaşmalarının iki devlet arası yapılmasından ötürü, bu devletlerin onayı olsa da devletlerden birinin vatandaşlığındaki yatırımcının onayı eksiktir. Yani yatırımcı bu sözleşmenin doğrudan doğruya tarafı olmayacaktır. “İkili yatırım anlaşmasının akdedilmesiyle, yalnızca devletin tahkim anlaşması yapılması yönündeki icabı bulunur ve yatırımcı bu icabı kabul etmelidir10. “Bu doğrultuda ICSIDe başvuran yatırımcı, ihtilaf bakımından yazılı onayını başvuru ile birlikte sunmuş sayılmalıdır11. AAPL v. Sri Lanka Davası’ndan itibaren kabul edilen bu görüş yakın zamanlarda da uygulamada yer almaktadır. Örneğin 2002 tarihli PSEG v. Türkiye Davası da Türkiye’yle ABD arasında akdedilmiş olan Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması’na dayandırılmıştır.