Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Rusya Örneği ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararlarının İcrası Meselesi Işığında Avrupa Konseyi’ne Üyelikten Çekilme-Çıkarılma ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin Feshi

Withdrawal and Expulsion from Membership of the Council of Europe and Denunciation of the ECHR in the Ligth of the Example of Russia and the Issue of the Execution of European Court of Human Rights Judgments

Barkın ÖZYURT

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) Hukuku, Avrupa Konseyin (AK) üyesi devletler ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarının icra edilmemesinin sonuçlarıyla bağlantısı sebebiyle Türkiye’nin geleceğini son derece yakından ilgilendiren bir üye devletin Avrupa Konseyi’ne üyelikten çekilme-çıkarılması ve dolayısıyla AİHS’in feshi hususuna ilişkin olan bu çalışmada mesele, sonuçlarıyla birlikte Rusya örneği ve Türkiye örneğiyle birlikte AİHS’i ihlal prosedürü de incelenerek ele alınmıştır. Bu kapsamda konunun daha iyi anlaşılması için ilk olarak Avrupa Konseyi’nin kuruluşu ve Avrupa Konseyi Statüsü (Statü) ve meselede rolü olan Konsey organları kısaca ele alınmış, devamında Avrupa Konseyi’ne üyelik ve üyelikten çekilme-çıkarılma hususu Rusya örneği ve sonuçları ile birlikte açıklanmıştır. Son olarak AİHM kararlarının icra edilmemesi yoluyla AİHS’in ihlali ve dolayısıyla Konsey üyeliğinden çıkarılma meselesi; konunun daha iyi anlaşılması için Sözleşmenin ilk hali, 11 No.lu ve 14 No.lu Protokoller ve yeni 46. madde hükümleri, bu konudaki Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nin (AKPM), Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri’nin rolü incelenmiş; devamında kendisi için gündeme gelmesi muhtemel olan Türkiye örneği açıklanmıştır. Nihayetinde bu çalışma bir devletin Avrupa Konseyi’ne üyelikten çekilme ve çıkarılma prosedürleri ile sonuçlarını, Konsey’in bu işlemlerde rol oynayan organları ve Rusya örneği ile AİHM kararlarının icra edilmemesi yoluyla üyelikten çekilme-çıkarılma durumunu Türkiye örneğine değinerek sunmaya çabalamaktadır.

Avrupa Konseyi’ne Üyelikten Çekilme ve Çıkarılma, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, AİHM Kararlarının İcrası, AİHS’i İhlal Prosedürü, Rusya’nın Çekilmesi.

The issue of a member state’s withdrawal and expulsion from membership of the Council of Europe and denunciation of the European Convention on Human Rights (ECHR) is so important for International Law. In this article, this issue is examined by also considering the example of Russia and the ECHR’s infringement procedure with the example of Türkiye. In this context, firstly, the founding of the Council of Europe and the Statute of the Council of Europe and the Council organs that have a role in this issue are briefly explained in order to clarify the matter. Subsequently, membership of the Council of Europe and the withdrawal and expulsion matter from membership are explained together with the example of Russia. Finally, the issue of expulsion from the membership of the Council as a result of the infringement of the ECHR by non-execution of the ECtHR’s judgments has been handled by explaining the first version of the Convention, the provisions of Protocols No. 11, 14 and the new Article 46 and examining the roles of the organs of the Council in this regard in order to clarify. Afterwards, the example of Türkiye, which is likely to come to the agenda for itself, is explained.

Withdrawal and Expulsion from Membership of the Council of Europe, Committee of Ministers of the Council of Europe, Execution of the ECtHR Judgments, ECHR’s Infringement Procedure, REXIT

Giriş

Bir üye devletin Avrupa Konseyi’ne üyelikten çekilme-çıkarılması ve dolayısıyla AİHS’in feshi hususu Rusya-Ukrayna savaşıyla bağlantılı olarak Rusya’nın, AKPM’nin üyelikten derhal çekilmesini isteyen kararı ve akabinde üyelikten çıkarılması ile gündemi işgal etmeye ve tartışılmaya başlamıştır. Hem prosedürü hem de sonuçları ve uluslararası hukuka etkileri sebebiyle önem arz eden bu husus, daha önce örneği olmaması sebebiyle 2022 yılına kadar çok tartışılmamış ve akademik eserlere çokça konu olmamıştır. Bu çalışmanın ileriki başlıklarında işlenecek olan Yunanistan örneği tam anlamıyla bu husustaki ilk örnek olarak kabul edilemeyeceğinden Rusya örneği bu konudaki ilk örnektir. Ancak son olmayacak gibi durmaktadır zira bir üye devletin Avrupa Konseyi’ne üyelikten çekilme-çıkarılması ve dolayısıyla AİHS’in feshinin, ileride işleneceği şekilde, AİHM kararlarının icra edilmemesi sebebiyle başvurulan sözleşmeyi ihlal prosedürü neticesinde de gündeme gelebileceği düşünülebilir. Tartışmalı olmakla birlikte bu şekilde gündeme gelebilecek çekilme-çıkarılma durumuna örnek oluşturabilecek en muhtemel ülke Rusya’nın çekilmesiyle AİHM önünde aleyhine en çok başvurulan ülke konumuna gelen Türkiye’dir. Türkiye hakkında başlatılan AİHM kararlarının icra edilmemesi sebebiyle AİHS’i ihlal prosedürünün neticesi ne yazık ki çekilme-çıkarılmaya kadar varabilme ihtimaline sahiptir.

Bir üye devletin Avrupa Konseyi’ne üyelikten çekilme-çıkarılması ve dolayısıyla AİHS’in feshi konusunu, gerekli ayrıntılar, örnekler ve bağlantılı hususlara yer verilerek işleyen bu çalışmanın birinci bölümünde, Avrupa Konseyi’nin kuruluşu ve Avrupa Konseyi Statüsü ele alınmıştır. İkinci bölümde Avrupa Konseyi’ne üyelik ve üyelikten çekilme-çıkarılma konusu Statü’nün ilgili maddeleri bağlamında incelenmiş, üçüncü bölümde ise üyelikten çekilme-çıkarılmada Rusya örneği ve sonuçları ele alınmıştır. Devamında dördüncü bölümde ise AİHM kararlarının icrası ile kararların icra edilmemesi sebebiyle AİHS’in ihlali ve Konsey’den çıkarılma meselesi, meselenin hakkında gündeme gelmesi en muhtemel ülke olan Türkiye örneğiyle ortaya konmuş ve bir sonuca erişilmiştir. Bu hususların daha iyi anlaşılması ve sistematiğe oturtulması sebebiyle esas konu başlıklarına ek olarak birinci bölümde Avrupa Konseyi’nin önemli organları ve işleyişinin, dördüncü bölümde ise AİHM kararlarının icrası ve AİHS’i ihlal prosedürünün geçmişi, işleyişi ve Avrupa Konseyi organlarının bu konudaki rolünün de kısaca ele alınmasının zaruri olduğu kanaatindeyiz.

I. Avrupa Konseyi ve Avrupa Konseyi Statüsü

II. Dünya Savaşı’nın dünyaya getirdiği büyük yıkım ve acıların ardından dünya barışını amaçlayan Birleşmiş Milletler’in kuruluşunun akabinde yine savaşta maddi manevi en çok hasara uğrayan Avrupa kıtasında ortak değerlere sahip, medeni, gelişmiş, güçlü ve insan hakları ile insanlık onuruna öncelik veren ‘geniş anlamda Avrupa’ yahut ‘Büyük Avrupa’ oluşturmak amacıyla girişimlere başlanmıştır.1

‘Geniş anlamda Avrupa’ yahut ‘Büyük Avrupa’yı oluşturmak için sırasıyla Avrupa Konseyi, Avrupa Birliği (AB) ve Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) kurulmuştur. AB’ye üye ülkeler Avrupa Konseyi’ne, Avrupa Konseyi’ne üye ülkeler de AGİT’e üye durumundadır.2 Büyük Avrupa’nın ekonomik ve siyasi açıdan ‘etkileyici odağı’ AB iken, insan hakları açısından ‘etkileyici odağı’ Avrupa Konseyi’dir.3 Eski Avrupa Konseyi Genel Sekreterlerinden Terry Davis, Konsey ile AB’nin farkını, “AB yaşam standartlarıyla ilgilenirken; Avrupa Konseyi yaşam kalitesiyle ilgilenmektedir.” diye açıklamıştır.4

Yukarıda sayılan amaçlarla 5 Mayıs 1949 tarihli Londra Anlaşması (Avrupa Konseyi Statüsü) ile Batı Avrupa ve İskandinav ülkesi 10 kurucu üyeden oluşan Avrupa Konseyi kurulmuştur. Bu ülkeler şu şekildedir: Belçika, Birleşik Krallık, Danimarka, Fransa, Hollanda, İrlanda, İsveç, İtalya, Lüksemburg, Norveç.5 Konsey’in merkezi tarih boyunca bugünkü Almanya ve Fransa topraklarında kurulan devletler arasında ihtilafa konu olmuş olan ve sembolik olarak barışı temsil etmesi için seçilen Alsas-Loren bölgesindeki Fransa’nın Strazburg şehridir.6 Konsey’in kuruluş amacı Statü’nün 1. maddesinde de açıklandığı gibi üye devletler arasında ekonomik, sosyal, kültürel, bilimsel, yasal ve idarî alanlarda bir ortak hareket hattı sağlamak ve insan hakları ile temel özgürlüklerinin korunması ve geliştirilmesidir.7 Yine aynı maddede Konsey’in milli güvenlik meseleleri ile ilgilenmediğinin altı çizilmiştir.

Konsey’in kuruluşunun hemen ardından 9 Ağustos 1949’dan geçerli olmak üzere Yunanistan (11.), 7 Mart 1950’den geçerli olmak üzere İzlanda (12.), 13 Nisan 1950’den geçerli olmak üzere Türkiye (13.) ve 13 Haziran 1950’den geçerli olmak üzere Batı Almanya (14.) üye olmuştur.8 Daha sonrasında 1956’da Avusturya; 1963’te İsviçre ve Kıbrıs Cumhuriyeti; 1965’te Malta; 1976’da Portekiz; 1977’de İspanya; 1978’de Lihtenştayn ile San Marino ve 1989’da Finlandiya üye olmuşlardır.9 Sonrasında Sovyetler Birliği, Çekoslovakya ve Yugoslavya’nın dağılmasının ardından üye devlet sayısı 1990’lı yıllarda hızla artarak 23’en 46’ya gelmiştir. Uzun tartışmalardan sonra 1996’da Rusya üye olmuştur. Rusya’nın çekilmesiyle Nisan 2022 itibariyle 46 üye devlet bulunmaktadır.10

Konsey’in yedi temel organı vardır: Genel Sekreterlik, Bakanlar Komitesi, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, İnsan Hakları Komiseri, Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi ve Avrupa Konseyi Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşları Konferansı.11 Bu organlardan idari olan ve bu makalenin konusunu teşkil eden dört tanesi aşağıda kısaca incelenecektir.

Genel Sekreterlik, Avrupa Konseyi’nin yürütme organı olan Bakanlar Komitesi’ne yardımcı olan idari ve bir nevi yürütme organıdır. Genel Sekreter, genel sekreter yardımcısı ve yeteri kadar görevliden oluşur. Devletlerin üyelik, üyelikten çekilme, anlaşmaların tevdii, Konsey’in bütçesinin hazırlanması ve yürütülmesi, üye devletlerin finansal yükümlülüklerinin belirlenmesi ve dağılımı gibi işlemler Genel Sekreterlikçe yürütülür.12

Genel Sekreter, Konsey’in temsil makamıdır ve Bakanlar Komitesi’nin teklifi ve AKPM’nin kararıyla beş seneliğine seçilir. Kendisi ve Sekreterlik’in faaliyetlerinden ötürü Bakanlar Komitesi’ne karşı sorumludur.13 Ayrıca Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS), 52. maddesinde Genel Sekreter’e insan hakları konusunda önemli bir yetki vermiştir. Buna göre Genel Sekreter, bir taraf devlete AİHS’in herhangi bir hükmünün ulusal hukukunda uygulanması konusunda açıklama talep edebilir ve bu talep taraf devletler açısından bağlayıcıdır.14 Mevcut Genel Sekreter Marija Pejčinović Burić’tir ve 2019 yılında seçilmiştir.15 Genel Sekreter Yardımcısı da aynı şekilde Bakanlar Komitesi’nin teklifi ve AKPM’nin kararıyla beş seneliğine seçilir. Mevcut Genel Sekreter Yardımcısı Bjørn Berge’dir ve 2021 yılında seçilmiştir.16