Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

6698 Sayılı Kişisel Verileri Koruma Kanunu Uyarınca Sosyal Medya Çekilişlerinde Çekiliş Düzenleyenin Katılımcıları Aydınlatma Yükümlülüğü

According to the Personal Data Protection Law No. 6698 Organizers’s Obligation to Inform the Participants in the Social Media Giveaways

Merve ÖZEL

Teknolojik gelişmeler, kişilerin günlük rutinlerini büyük ölçüde değiştirmiştir. Söz konusu değişiklerden belki de en önemlisi, iletişim mecralarında yaşanmıştır. Günümüzde kişiler, yakın çevreleriyle dahi bu yeni mecralar üzerinden iletişime geçmektedir. Anılan mecralardan biri sosyal medyadır. Güncel istatistiklere göre, bu yeni mecranın kullanım oranı ve kullanım alanları her geçen gün artış göstermektedir. Bu durum sosyal medyada çeşitli içerik türlerinin çıkmasına neden olmuştur. Öyle ki, artık sosyal medyada günlük paylaşımlardan ziyade ticari amaçlı ya da bu amaca hizmet eden içeriklerin üretildiği görülmektedir. Burada yapılan çekilişler de sosyal medyada üretilen içerik türlerinden birini oluşturmaktadır. Mevzuatımızda, çekilişlerin gerek hukuki niteliği gerekse icrası kapsamında yükümlülükler bulunmaktadır. Çalışmamız, sosyal medya çekilişleri ile bu çekilişlerde kişisel verilerin korunması kapsamındaki aydınlatma yükümlülüğünü incelemektedir.

Sosyal Medya, Çekiliş, Kişisel Veri, Veri Koruma, Aydınlatma Yükümlülüğü.

Technological developments have greatly changed people’s daily routines. Perhaps the most important of these changes was experienced in communication channels. Today, people even communicate with their close circles through these new channels. One of the mentioned channels is social media. According to current statistics, the usage rate and usage areas of this new channel are increasing day by day. This situation has led to the emergence of various types of content on social media. So much so that it is now seen that content for commercial purposes or serving this purpose is produced rather than daily shares on social media. The giveaways held here are also one of the types of content produced on social media. In our legislation, there are obligations within the scope of both the legal nature and the execution of the giveaways. Our study examines the giveaways in social media and the obligation to inform about personal data protection in these giveaways.

Social Media, Giveaway, Personal Data, Data Protection, Obligation to Inform.

I. Giriş

Teknolojinin hemen her alanda yoğun olarak kullanıldığı günümüzde, kişiler arası iletişim de bu durumdan etkilenmiştir. Artık çoğu kişi, en yakın arkadaşları veya ailesinden bile sosyal medya aracılığıyla haberdar olup herhangi bir konuyu araştırırken internetten ve özellikle sosyal medya mecralarından yararlanmaktadır.

Sosyal medya ile kastedilen; kişilerin oluşturdukları profil aracılığıyla, aynı mecradaki diğer kişilerle iletişime geçebildikleri ve/veya paylaşacakları yazı, fotoğraf, video vb. içeriklerle yine aynı mecradaki kişilerle etkileşim halinde olabildikleri mecralar bütünüdür.1 Kişiler bu mecralarda çeşitli içerikler üretip paylaşmakta ve neredeyse her gün bu mecraları yoğun şekilde kullanmaktadır. Öyle ki, Ocak 2022 verilerine göre, sosyal medyanın aktif kullanımı nüfusa oranla, dünyada %58,4, ülkemizde ise %80,8 olmuştur.2

Çoğu kişi, sosyal medya mecralarını günlük yaşantılarıyla ilgili gelişmeleri paylaşmak ve diğer kişilerle etkileşimde olmak adına kullanmaktadır. Sosyal medya mecralarının her geçen gün değişmesine bağlı olarak, bu mecraların ticari amaçlarla da kullanıldığı söylenebilecektir. Örneğin işletmeler, sosyal medyayı kendi mal veya hizmetlerini tanıtma ve pazarlama amacıyla kullanırken, nüfuzlu3 olarak tanımladığımız “influencer” ismindeki içerik üreticiler ise, sosyal medya mecralarını bir işyeri olarak kullanmaktadır.

Hal böyle olunca sosyal medya, sadece fotoğraf, video, yazı vb. içerikler paylaşılan bir mecra olarak kalmayıp adeta bir ticaret alanı haline gelmiştir. Bu durum paylaşılan içeriklerin çeşitlenmesine ve mecralardaki kişisel veri hacminin artmasına neden olmuştur. Sosyal medyada bireylerin profil oluşturması aşamasından başlayarak bu profiller aracılığıyla yaptığı paylaşımlar ve yine bu sosyal medya profilleri aracılığıyla yapacağı işlemlerde; kişisel verilerini paylaşması söz konusudur.4 Gelinen noktada, kişisel veri mahremiyetinin sağlanmasının zorlaştığı kabul edilmektedir.5

Mevzuatımızda 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu6 (“KVKK”) kapsamında getirilen kişisel verilere ilişkin kuralların, sosyal medya paylaşımları yönünden de dikkate alınması zorunlu hale gelmiştir.

Çalışmamızda bu paylaşımlardan, çekilişler ele alınacağından, çekilişlerin sosyal medyadaki önemine değinmek gerekmektedir. Sosyal medyadaki çekilişler, bahsettiğimiz içerik türlerinden biri olup özellikle mecrada tanınırlığını arttırmak isteyen işletmeler veya dijital içerik üreticiler tarafından sıklıkla kullanılmaktadır. Bu nedenle sosyal medya mecralarındaki çekilişlerin, hukuki açıdan ve çalışmamız yönünden özellikle kişisel verilerin korunması yönünden incelenmesinin önemli olduğu kanaatindeyiz.

Çalışmamızda sosyal medyadaki çekiliş süreçlerinin hukuki niteliği tespiti ile uygulamada yerleşik hale gelen çekiliş sürecine yer verilecek, akabinde bu süreçte karşılaşılabilecek kişisel verilerin tespiti ile veri sorumlusu ve veri işleyenin kim olduğu açıklanarak KVKK’da öngörülen aydınlatma yükümlülüğü ve bu yükümlülüğün ihlalinde doğacak sonuçlar hakkında bilgi verilmeye çalışılacaktır.

II. Sosyal Medya Çekilişlerinin Hukuki Niteliği

Sosyal medyada mecradaki diğer kişilerle etkileşim oranı yüksek olan kişiler, özellikle nüfuzlular, çekilişler düzenlemektedir. Çekiliş ile kastedilen, düzenleyen tarafından katılım şartları belirlenen, katılım şartlarını sağlayan kişilere katılım hakkı tanınan, çoğunlukla belli bir mal veya hizmetin başka deyişle nakdi olmayan bir ödülün verilmesi öngörülen ve kura sonucu kazananın belirlendiği yarışmalardır. Nitekim Türk Dil Kurumu Güncel Sözlüğü tarafından da çekiliş “çekilme işi, piyango” olarak tanımlamıştır.7

Düzenlendiği mecra fark etmeksizin genel olarak çekilişlerde; çekilişin katılım şartları, çekilişe katılmak isteyen kişilerin yapması gereken eylemler veya sahip olması gereken nitelikler, çekilişin nasıl yapılacağı, kazananın nasıl ve ne zaman açıklanacağı hususu ile kazananın elde edeceği menfaat duyurulmaktadır. Buna göre çekilişlerin hukuki niteliğini belirlemek gerekirse, çekiliş süreçlerinde belli şartların varlığında önceden belirlenmiş bir ödülü kazanma vaadi olduğundan, çekiliş ilanlarının Türk Borçlar Kanunu (“TBK”) m. 9’da düzenlenen “ilan yoluyla ödül sözü verme8 niteliğinde olduğu söylenebilecektir. Dolayısıyla çekiliş düzenleyen kişilerin, TBK uyarınca ilan yoluyla ödül sözü veren sıfatıyla hukuki sorumluluğu doğacaktır. Anılan hukuki sorumluluk, sadece ödülün verilmesiyle sınırlı olmayıp hükümde yer alan “sözünü yerine getirme” zorunluluğu, kanaatimizce ilan edilen ödülün aynen ifasının zorunlu kılındığına işaret etmektedir. Hal böyle olunca, TBK m. 9’da öngörülen hukuki sorumluluğun, çekiliş sürecinin tamamının güvenli ve hukuka uygun şekilde ilerlemesini de kapsadığı sonucuna ulaşılmaktadır. Nitekim görüşümüz kanun koyucu tarafından da benimsenmiş ve çekiliş süreçleri için Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından Karşılığı Nakit Olmayan Piyangolar ve Çekilişler Hakkında Yönetmelik9 (“Yönetmelik”) yürürlüğe konulmuştur.

Yönetmelik uyarınca, ödülü belli bir parasal sınırı aşan çekilişler, Milli Piyango İdaresi tarafından izin alınarak düzenlenmelidir.10 Aksi halde çekiliş yapılıp sonuçlandırılsa dahi hukuka aykırılık söz konusu olacaktır. Bahsedilen parasal sınır 2022 yılı için 209,82 TL11 olup çekilişle vaat edilen ödülün maddi karşılığı bu bedeli geçiyorsa, ilgili idareden izin alınarak çekiliş yapılması yasal bir zorunluluktur.

Yönetmelik hükümlerinin, mecra ayrımı yapılmaksızın çekilişlere yönelik genel bir düzenleme içermesi nedeniyle, sosyal medya mecralarını da kapsadığı kabul edilmelidir. Bu kabul sonucu, Yönetmelik hükümleri, uygun düştüğü ölçüde sosyal medyada yapılacak çekilişlerde de uygulanabilecektir.

Diğer yandan sosyal medya çekilişlerinde, çekilişi düzenleyen ile çekiliş sonunda verilmesi vaat edilen mal veya hizmetin öne çıkması söz konusudur. Çekilişler aracılığıyla, çekilişi düzenleyen “hediye veren” kişi olarak olumlu bir izlenim yaratmakta, vaat edilen mal ya da hizmetin bir “ödül” olması da bahse konu mal veya hizmeti “istenilen” konumuna getirmektedir. Çekilişlerle, kişilerin kazanma isteği uyarılmakta ve kişilere bir mal ya da hizmete sahip olma fikri aşılanmaktadır.

Söz konusu öne çıkarma eylemi, öğretinin reklam için yapmış olduğu “tüketicinin bir mal veya hizmete karşı satın alma, kiralama vb. düşüncelerini reklamveren lehine etkileyen ve bu etki mesajının olağanın dışında bir iletişim tekniği kullanılarak yapılması hali12 tanımı ile örtüşmektedir. Bu doğrultuda, çekilişlerin birer reklam olduğu sonucuna ulaşmaktayız.

Şöyle ki; çekiliş süreçleri incelendiğinde, düzenleyenin sosyal medya mecrasındaki paylaşımı ile yapılan ilanın, diğer içeriklere göre, daha fazla geri bildirim aldığı görülmektedir. Hatta bazı çekilişlerde; çekiliş ilanının üçüncü kişilerle paylaşılması, çekilişe katılım şartı olarak belirlenmekte ve böylece çekilişin yapılacağı bilgisi ve çekilişe dair diğer hususlar oldukça fazla sayıda kişiye ulaşmaktadır. Dolayısıyla çekiliş içerikleri, diğer içerik türlerine göre daha çok kişiye ulaşan içeriklerden olup uygulamada reklam yöntemi olarak kullanılır hale gelmiştir.

Reklamın bir mal veya hizmeti tanıtma ve pazarlama faaliyeti olduğu düşünüldüğünde,13 çekilişlerin uygun bir reklam türü olduğunu, özellikle “ödül” ifadesiyle kişilerde o mal veya hizmete yönelik bir sempati oluşturduğunu belirtmek yanlış olmayacaktır. Benzer şekilde, içerik üreticilerin “ödül veren kişi” olarak da çekilişler aracılığıyla kendilerine duyulan sempatiyi arttırmaya çalıştıkları söylenebilecektir.

Anılan kabulde, çekiliş düzenleyen kişiler, reklam içeriği üreten ve/veya yayınlayan kişi olarak da ilgili mevzuat kapsamında sorumlu olabilecektir. Zira mevzuatımızda bir reklam içeriğinin sahip olması gereken ve sahip olamayacağı unsurlar, yayınına ilişkin sınırlamalar başta olmak üzere tüketicinin güvenliği adına çeşitli yasal zorunluluklar getirilmiştir.

Hal böyle olunca, sosyal medya mecralarında düzenlenen çekilişler, uygulamanın aksine herkesin dilediği gibi düzenleyebileceği bir etkinlik olmaktan ziyade kanun koyucu tarafından getirilen sınırlamalara uygun şekilde düzenlenmelidir. Aksi halde, çekiliş düzenleyen ve varsa yardımcıları, hukuki sorumlulukla karşılaşabilirler.

III. Sosyal Medya Çekilişlerinde İşlenebilecek Kişisel Veriler

Kişisel veriler, kişiliğimizi oluşturan bilgileri ifade etmektedir. Bu sebeple, kişisel verilerimizin, kim tarafından, ne şekilde, hangi amaçla ve ne kadar süreyle işlendiği hususları büyük öneme sahiptir.

Kişisel veri” kavramı mevzuatımızda “kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgi14 şeklinde oldukça geniş bir çerçevede tanımlanmaktadır. Buna göre, bir gerçek kişinin kimliğine ulaşılmasını sağlayan her veri, herhangi bir kritere bağlı olmaksızın kişisel veri sayılacaktır. Nitekim yasal tanımın gerekçesinde de belirtildiği üzere, kişilere ait ad soyad, telefon numarası, e-posta adresi, ikamet adresi gibi genel verilerin yanı sıra sağlık bilgisi, biyometrik veriler ya da dini inanç gibi veriler de kişisel veri olarak kabul edilmektedir.15 Benzer şekilde, bir verinin kamuya açık olup olmamasının da kişisel veri niteliği yönünden önemi bulunmamaktadır.16 Önemli olan eldeki verinin, bir kişinin kimliğini belirlemeye elverişli olmasıdır.17

Mevzuatımızda genel ve özel nitelikli kişisel veri ayrımı bulunmaktadır. Genel nitelikli kişisel veriler, KVKK’da geniş çerçevede belirtilmişken, özel nitelikli verilerde18 veri kategorileri sayılmakta ve bu verilerin işlenmesi yönünden de kanun koyucu tarafından sınırlamalar getirilmektedir. Genel nitelikli kişisel veri kavramının kapsamı için kanun koyucu tarafından sınırlı sayı ilkesi benimsenmediğinden, yaşanan gelişmelerle, saydığımız verilerin yanına başka kişisel veriler de eklenebilecektir.19