Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Sosyal Medyada Bir Başkası Tarafından Oluşturulan ve Konusu Suç Teşkil Eden İçeriği Paylaşmanın Ceza Hukuku Açısından Değerlendirilmesi

Consideration of Sharing Contents on Social Media Created by Someone that Constitutes Criminal Elements in Terms of Criminal Law

Özge APİŞ

Günümüzde sosyal medya, dünyadaki en etkin iletişim ve sosyalleşme aracı hâline gelmiştir. Bireysel ve kamusal olarak eğlence amacından, profesyonel kariyer alanını genişletme, iş kurma/bulma, bireylerin birbirleriyle tanışmasını sağlama, haber yahut bilgiye ulaşma, düşünceyi ifade etme, çeşitli imza kampanyalarıyla eleştiri hakkını kullanma, propaganda yapma, iç yahut dış politikada kamuoyu oluşturma vs. amaçlarına kadar çok geniş bir alanı kapsamına almaktadır. Bu amaçlar doğrultusunda, her bir amaca özgü içerik oluşturmayı sağlayan çeşitli sosyal medya siteleri oluşmuş, bireyler söz konusu sitelerde gerek bu amaçların tüketicisi gerek ise üreticisi hâline gelmiştir. Bizatihi suç teşkil eden bir hususa ilişkin içerik üretilmesi bir yana, bu içeriğin diğer kullanıcılar tarafından tüketilmesi sırasında, içeriğin beğenilmesi, favorilere eklenmesi, altına bir yorum yazılması yahut bir yorum ekleyerek/eklemeyerek paylaşılması, ceza hukukunu ilgilendiren bir konu hâlini almıştır. Zira uygulamada, kişi/kişilerin sosyal medya mecralarını kullanım şekli “suç işleme kastını” belirlemek bakımından önemli bir unsur hâline gelmiştir. Bu kapsamda yapacağımız çalışmada, sosyal medya, beğeni (like), paylaşım (share), favorilere ekleme (fav) gibi kavramları açıklayacak, uygulamadaki bu durumu, düşünceyi ifade özgürlüğü, suçun manevi unsuru ve suçta ve cezada kanunilik ilkesi bakımından değerlendireceğiz.

Sosyal Medya, Beğeni, Paylaşım, Suçun Manevi Unsuru, Kanunilik İlkesi, Düşünceyi İfade Özgürlüğü.

Today, social media has become the most effective communication and socialization tool in the world. Individually and publicly social media covers wide range of purposes like entertainment, establishing a business/finding a job, enabling individuals to meet each other, expressing opinions, exercising the right to criticize, making propaganda, creating public opinion etc. In line with these purposes, various social media sites have been created that allow creating content specific to each purpose, and individuals have become both consumers and producers of these purposes in these sites. Apart from producing content related to a criminal matter in itself, liking the content, adding it to favorites, writing a comment under it or sharing it with/without adding a comment during the consumption of this content by other users has become a matter of criminal law. Because in practice, the way people use social media channels has become an important factor in determining the “intention to commit a crime”. In this study, we will explain concepts such as social media, like, share, add to favorites, and evaluate this situation in practice in terms of freedom of expression, the moral element of the crime, and the principle of legality in crime and punishment.

Social Media, Like, Share, Moral Element of Crime, Legality Principle, Freedom of Expression.

Giriş

İnternetin ortaya çıkışı, bir yanda gazeteciler, yorumcular, yazarlar vb. içerik yaratıcı ve diğer yanda çok sayıda okuyucu, dinleyici ve izleyiciler dâhil, herkesin içerik yaratıcısı olmasına ve dünya çapında benzeri görülmemiş sayıda insanın bu tür kaynaklara erişmesine izin vermektedir1 . Böylece internet kullanımı, içeriğin oluşturulması veya üçüncü taraf içeriğinin çoğaltılması, yeniden kullanılması veya dönüştürülmesi dayanan uygulamaların üretilmesine hizmet etmekte,2 bu ise, genel olarak sosyal medya diye adlandırılan uygulamalar (platformlar/şirketler) sayesinde olmaktadır. Zira çevrimiçi yayınlanan içerik, bir ilişkinin sonucu, bireyler arasındaki bir alışverişin ürünüdür. Bunlar sadece sıradan bireyler tarafından oluşturulan web sayfaları değil, aynı zamanda sanal etkileşimin sosyal alanlarıdır3 .

Açık iletişim için bir alan olarak sosyal medya ve internet, bireylerin fikir ve görüşlerini hızla ve dünya çapında büyük insan gruplarına ifade ettiği çevrimiçi kültürlerin (ve karşı kültürlerin) oluşumunu sağlar. Ne yazık ki sosyal medyanın yarattığı potansiyel, her zaman ortak fayda için kullanılmamakta, bunun sonucunda sosyal paylaşım siteleri hem bilgilendirme hem de dezenformasyon platformları hâline gelmektedir. Sosyal medyada iletişimin hızı ve kendini anonim olarak ifade edebilme yeteneği, bireylere ve etnik, dini veya diğer insan gruplarına yönelik müstehcen hakaretlerin sayısını artırmaktadır. İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi’nin (İHAM) Delfi kararında belirttiği gibi, “Nefret söylemi ve şiddeti teşvik eden konuşmalar da dahil olmak üzere, karalayıcı ve açıkça hukuka aykırı olan diğer söylem türleri, daha önce hiç olmadığı kadar, dünya çapında birkaç saniye içinde yayılabilir ve bazen sürekli olarak çevrimiçi olarak erişilebilir durumda” kalmaktadır4 .

Sosyal medyanın sağladığı kamusal iletişime giriş engelinin düşük olması, kitlelerin sesini duyurmasına ve başkalarına tepki vermesine olanak sağlamaktadır. Popülerlik arayışında, bazı liderler en geniş desteği hedeflerken, savunmasız azınlıklar, hem diğer kullanıcıları kendilerine saldırmaya teşvik eden ifadelerin hem de yanıltıcı reklamların süjesi olarak kolay hedef noktaları olmaktadır5 .

Mevcut duruma göre, sosyal medya platformları, dezenformasyonun ve aşırı uç içeriğin yayılmasından ve gelişmesinden önemli bir gelir elde etmektedir. İletişim kalıplarının sistematik olarak yeniden yapılandırılması, platformların gelir tabanlarını yeniden yapılandırmadıkları sürece gelirlerinin bir kısmını kaybetmelerine neden olacaktır. Fakat sosyal medya şirketlerinin proaktif olarak kendi kârlarını kesmelerini beklemek, ancak yaptırım olasılığı ile net beklentiler verilirse makul görünmektedir. Dünya çapındaki sosyal medya platformlarında kontrol oluşturmaya yönelik girişimlerin gerekli olduğu yadsınamaz6 . Bu nedenle, belirli bir kullanım biçiminin belirli bir birey veya bir grup insan için olumlu veya olumsuz etkilere neden olup olmadığını somut olayın koşulları ve bağlamı tanımlar. Örneğin, Covid-19 salgını bağlamında komplo teorilerinin yayılması, bazıları tarafından ifade özgürlüğünün bir ifadesi olarak anlaşılırken, diğerleri bunu kendileri ve halk sağlığı için bir tehlike olarak görmektedir7 . Diğer yandan çocuk pornografisi veya terörist içerik gibi bir içerik açıkça suç teşkil ediyorsa, toplumda ve yasal belgelerde içeriğin kaldırılması gerektiği konusunda genellikle geniş bir fikir birliği vardır. Bununla birlikte, içeriğin suç teşkil edip etmediğini, başka bir kanuna göre yasa dışı veya yasal olup olmadığını değerlendirmek her zaman kolay değildir. Örneğin nefret söylemi, ölçeğin bir ucundaki basit karalamalardan diğer ucundaki kışkırtmaya ve soykırıma kadar geniş bir yorum yelpazesini kapsamak için kullanılabilir8 .

Sosyal medyanın, fikirlerin, demokratik değerlerin, yaratıcılığın, kültürün, sanatın, dostluğun, seyahatin, haberlerin ve çok daha fazlasının yayılmasını kolaylaştırmak gibi bazı net faydaları vardır. Ancak dünya çapındaki takipçiler, çeşitli içeriğe erişmek için web hizmetlerine güvenmektedir. İnternet bilgi kanalları, tarihi belgelerden, müzik videolarına, siyasi bloglardan karalayıcı ifadelere, bomba yapma eğitimlerine ve işkence videolarından çocuk istismarı kayıtlarına kadar her şeyi iletmektedir. Diğer yandan, terörist gruplar, sosyal bağları geliştirmek, askerleri radikalleştirmek ve örgüte üyeliği artırmak için etkili bir platform sunan interneti bir nimet olarak görmektedir9 .

Bireylerin başkalarıyla etkileşimlerine bağlı olarak, şiddet teknikleri, bunları meşrulaştırmaları ve normları ihlal eden eylemler için suça iten nedenleri nasıl öğrendiklerini anlamak için, kriminolojik bir başlangıç noktası sosyal öğrenme teorisidir. Buna göre, belirli suç türlerini işlemeye yönelik eğilimler, insanların suç eylemlerine yol açan tanımları (çeşitli öğrenilmiş tutumlar, motivasyonlar, rasyonelleştirmeler ve gerekçeler) edindiği öğrenme süreçlerinden etkilenir. Öğrenmenin sosyal yönü, aile ve yakın arkadaşların yanı sıra sanal akran grupları da dâhil olmak üzere belirli norm ve davranışlara katılan veya bunları destekleyen insanlarla doğrudan veya dolaylı etkileşimlerle ortaya çıkar. Dolayısıyla sosyal öğrenme teorisinin, siyasi şiddet de dâhil olmak üzere çok çeşitli suç davranışlarına geniş bir uygulanabilirliği olduğu söylenebilir10 .

Tüm bu anlatılanlar kapsamında, diğer amaçlarının yanında oldukça ciddi demokratik hakların kullanılmasına da hizmet eden sosyal medyanın, bazı durumlarda etki alanının daraltılmasının elzem olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır. Zira söz konusu, ceza hukukunun koruması altında olan bir takım hukukî değerlerin ihlali olduğunda, bu değerler üzerinde yaratılan tehlike yahut zarar sosyal medya nedeniyle daha da ağır neticelere yol açmaktadır.

I. Kavramlar

Sosyal medya, kullanıcıların internette iletişim kurmasına, bilgi paylaşmasına, içerik oluşturmasına ve bu içeriği paylaşmasına veya sosyal ağlara katılmasına olanak sağlayan, web siteleri ve uygulamalar olarak tanımlanmaktadır11 . Bu özelliğiyle sosyal medya, kullanıcıların “paylaş” düğmelerini kullanarak, içeriği uygun şekilde dağıtmalarını (yaymalarını), sosyal medya kullanıcılarının, ayrıca bir başlık ekleyerek paylaşılan bilgilerin anlamını yeniden çerçeveleyebilmesini sağlar12 . Bu anlamda, sosyal medya kullanıcıları, haberlere ve siyasi bilgilere erişebilen, seçebilen, dağıtabilen ve yorumlayabilen çapraz medya haber çalışmalarında aktif katılımcılarıdır13 .

Sosyal medya kullanıcıları, görüşlerini ifade etmek veya başkalarının görüşlerini eleştirmek amacıyla haber hikayeleri paylaşabilir ve bilgi sağlayabilir. Örneğin, Twitter kullanıcıları üzerinde yapılan araştırmalar, kullanıcıların görüşlerini ifade etmek için bağlantılar paylaştığını ortaya çıkarmıştır. Bunun yanında, kullanıcıların başkalarının görüş veya davranışlarını eleştirmek veya bazen alay etmek için haberleri ve siyasi bilgileri paylaşmaları da yaygındır14 .

Diğer yandan, klasik kitle iletişim araçları tüketiminden farklı olarak, YouTube vs. gibi platformlar, medya kullanıcılarının diğer kişiler tarafından yapılan değerlendirmeleri (örneğin, beğeniler ve yorumlar) paralel olarak görmelerini sağlamaktadır. Televizyon gibi geleneksel kitle iletişim ortamlarında ise, içeriğin tüketilmesi ve başkalarının tepkilerine maruz kalma (birlikte izleme durumları hariç) ayrı aşamalardır15 . Oysaki sosyal medyadaki bir grup bireyden gelen geri bildirim, yazarı, o grubun genel görüşlerini desteklemek için sosyal medya materyali üretmeye motive edebilir. Bu nedenle, izleyici desteği toplamak, sosyal dayanışma yaratmak ve desteği genişletmek amacıyla yazarlar, kendi argümanlarını öne sürmek için sansasyonel bir bakış açısını tercih edebilirler16 . Geleneksel medya söyleminin iş dünyası, siyaset ve medya seçkinleri tarafından tahakküm altına alınması genellikle çoğunluğun öfkesiyle karşılanır. Sosyal medya, kişilerin görüşlerini siber uzayda ifade etme fırsatı sunarken, yurttaş gazeteciliğinin büyümesini de sağlar17 .

Aşağıda daha ayrıntılı ifade edileceği üzere, sosyal medya, etki alanının genişliği itibariyle birçok olumlu amaçlara hizmet ettiği gibi, birçok olumsuz etkiye de sebep olmaktadır. Özellikle, suçların sosyal medya araç kılınarak işlenmesi yahut bu yolla suçların öğretilmesi, yeni fail kitlelerine ulaşılabilmesi vs. bu mecraya müdahalenin zaruri olduğunu göstermektedir. Bu müdahale, bir yönüyle sosyal medya platformunun kendi kullanım koşullarını belirlemesi ancak bunun yeterli korumayı sağlamadığı hâllerde (idari tedbirler hariç olmak üzere) son çare olarak ceza hukukun ilke ve araçlarına başvurulması şeklinde gerçekleşebilir.

Bir sosyal medya web sitesinin “Kullanım Koşulları”, kullanıcılarının makul gizlilik beklentilerini etkilemektedir. Söz konusu koşullar, içeriğin kime ait olduğu veya kontrol edildiği, içeriğin sahibinin veya denetleyicisinin bununla ne yapmaya yetkili olduğu, içeriğin web sitesinde ne kadar süre kalacağı ve içeriğin web sitesinin operatörü tarafından değiştirilip değiştirilemeyeceği de dâhil olmak üzere, genellikle web sitesinde yayınlanan içerikle ilgili önemli kural ve düzenlemeler içerir18 .

Twitter gibi sosyal medya platformları, sahte hesaplar kisvesi altında anonimlik sunduğu için, yasadışı siber seks satıcıları ve tacirleri tarafından giderek daha fazla kullanılmaya başlanmıştır. Ayrıca Twitter, bu hesapların görüntü ve videoları sorunsuz bir şekilde paylaşmasına ve hesapları özelleştirme seçeneğine sahip olmasına izin vermektedir. Pedofiller veya çocuklara cinsel ilgi duyan bir grup insan, bu özellikleri, benzer düşünen bireylerden oluşan yakın bir çevre oluşturmak ve kamudan saklanmak için kullanır. Twitter, kullanıcıları her türlü istismar, çocuk cinsel sömürüsü ve cinsel saldırıya karşı yasaklayarak güvenli bir ortam sağlamak için katı politikalar izlese de bu tür hesaplar ve yasadışı fiillerin sayısı artmaya devam etmektedir19 .

Twitter kullanıcıları, Twitter’ın yasalarca uygulamak zorunda olduğu yasal gerekliliklerin ve Hizmet Şartlarının bir bileşimi olan kurallarına uymak zorundadır. Kurallar üç temel alana odaklanır: güvenlik, gizlilik ve gerçeklik.

En kapsamlı kurallar dizisi güvenlikle ilgilidir. Bu nedenle, güvenlik kuralları uyarınca, kullanıcıların diğer kullanıcıları hedef alarak taciz etmeleri veya diğer insanları buna teşvik etmeleri ve şiddeti, terörizmi, şiddet içeren aşırıcılığı yüceltmeleri veya bir bireye veya gruba karşı şiddet tehdidi yasaktır. Ayrıca Twitter, intiharı veya çocukların cinsel istismarını teşvik eden mesajların yanı sıra, canlı videolarda veya profil veya başlık resimlerinde sansürlenmemiş şiddet ve yetişkinlere yönelik içeriği, yasa dışı veya belirli türdeki düzenlemelere tabi mal veya hizmetlerin satışını, satın alınmasını veya işlemlerinin kolaylaştırılmasını ve ayrıca ırk, etnik köken, ulusal köken, kast, cinsel yönelim, cinsel kimlik, dini inanç, yaş, engellilik veya ciddi hastalık temelinde diğer insanlara yönelik şiddeti, tehdidi veya tacizi teşvik etmek olarak tanımlanan nefret dolu davranışları yasaklar20 .

Gizlilik ilkesi altında şirket, kullanıcılarının izinleri olmadan diğer kişilerin özel bilgileri ile rızası olmadan üretilen veya dağıtılan mahrem fotoğraflarının veya videolarının yayınlanmasını da yasaklar21 . Gerçeklik ile ilgili olarak ise Twitter, kullanıcılarının telif hakkı ve ticari marka dâhil olmak üzere başkalarının fikri mülkiyet haklarını ihlal etmelerini ve kişileri, grupları veya kuruluşları yanlış yönlendirmek veya aldatmak için taklit etmelerini veya manipüle edilmiş medyaları paylaşmalarını yasaklar. Ayrıca kurallar, hizmetin “seçimleri veya diğer sivil süreçleri manipüle etmek veya bunlara müdahale etmek amacıyla” kullanılamayacağını açıkça belirtir22 .

Facebook da benzer ilkeler benimsemiştir. Bu nedenle, şiddeti, tehdidi ve suç davranışını tasvir eden içeriklerin yanı sıra herhangi bir terör veya şiddet örgütü, yasa dışı ticaret veya faaliyet yasaklanmıştır. Ayrıca, intihar veya kendine zarar verme, (cinsel) sömürü veya kişilerin mahremiyetini ihlal eden kişisel olarak tanımlanabilir bilgileri içeren içerikler yasaktır ve kaldırılır. Nefret söylemi, şiddet tasvirleri, çıplaklık ve cinsel eylemler, ticari cinsel hizmetler sunan veya alay etme gibi uygunsuz içerikler gibi sakıncalı içerikler yasaktır. Kullanıcıların profilleri için gerçek adlarını kullanmaları gerekmektedir. Bu standarda uymayan hesaplar uyarılır ve ihlallerin tekrarı hâlinde kaldırılır. Spam mesajlar yaymak veya sahtekarlık yapmak yasaktır ve sahte hesapların ve kimlik kılıklarının kullanılması da yasaklanmıştır23 .

Retweet, bir sosyal medya uygulaması olan Twitter’da, bir kullanıcının başka bir kullanıcı tarafından gönderilen bir ileti/tweet’i yeniden yayınlayabilmesi veya iletebilmesidir24 . Bir başka ifadeyle retweet, bir tweetin yeniden paylaşılması anlamına gelir. Kullanıcılar, kendi tweetlerini yahut bir başka kişinin tweetlerini retweetleyebilir, yeniden paylaşabilir. Bazen kullanıcılar, başka birinin içeriğini yeniden yayınladıklarını belirtmek için bir Tweet’in başına “RT” yazarak paylaşmaktadırlar. Bu resmi bir Twitter komutu veya özelliği olmayıp, başka bir kişinin tweet’inden alıntı yapıldığı anlamına gelmektedir25 . Dolayısıyla retweet, “kullanıcının kendisi tarafından söylenilen bir paylaşım türü olmayıp, dolaylı yoldan, yani kişiye doğrudan ithaf edilemeyecek şekilde, Twitter kullanıcılarının bilgisine sunulması amacıyla paylaşılan üçüncü kişiye ait bir beyandır. Burada asıl beyan, retweet yapan şahsa ait değildir, yani bu beyan ilk elden veya doğrudan paylaşılmamıştır.26

Share (Paylaşmak), ikinci nesil sosyal medya sitelerinin, kullanıcıları kendilerine ait olmayan içerik yayınlamaya ya da genellikle link (bağlantı) olarak adlandırılan farklı bir uygulamadan içerik göndermeye teşvik eden bir prosedürdür. Facebook, kullanıcı gönderilerinin veya dış içeriğin paylaşılması yoluyla bu bağlantı etkinliğine izin verirken, Twitter bunu kullanıcı gönderilerinin retweetlenmesi, ve Pinterest ise, kullanıcıların diğer web sitelerinden içeriği sabitlemelerine izin vererek gerçekleştirir27 .

Başkalarının içeriğini paylaşmak, çoğu sosyal medya kullanıcısının fazla düşünmeden katıldığı günlük bir aktivitedir. Paylaşım, anlık bir kararın sonucu olarak gerçekleşir, ancak etkileri uzun sürelidir ve dalgalanma eğilimi gösterir. Paylaşmak, yanlış bilgiyi benzeri görülmemiş ölçüde artırdığından, toplu ve bireysel düzeylerde zararlar üretebilir28 . İster belirli bir amaç için ve ister genel nitelikte olsun, tüm sosyal ağların önemli bir yönü, bunların kötüye kullanılabilmeleridir. Linkedin’i bir tanışma sitesi olarak kullanmaya başlayan bir grup kullanıcının diğer kullanıcılarla iletişim kurduğunu ve istihdam edilebilirlikleriyle hiçbir ilgisi olmayan profilleri hakkında sorular sorması düşünülebilir ise de29 , facebook, twiter yahut instangram vs gibi sosyal medya ağları linkedin gibi sınırlı mecralara oranla, suç teşkil eden içeriğin paylaşılmasında daha geniş bir yankı uyandırmaktadır.

Sosyal ağlarda paylaşımla ilgili yaygın bir sorun, hareketin sonuçlarının öngörülemezliğidir. Bir şey “paylaşılmaya değer” olduğu için paylaşmaya niyet edilmiş olsa da paylaşılan içeriğin hedef kitlesine bağlı olarak, paylaşılmaya değer bulunan şey, takipçiler tarafından aynı şekilde anlaşılmayabilir. Bu nedenle, birinin retweeti veya paylaşılan içeriği nasıl okuduğu asla kontrol edilemese de en azından paylaşılan içeriğin, şaka, gerçek yahut duygusal ifade vs. olduğu şeklindeki bağlamını netleştirmek mümkündür. Her retweet/paylaşım için ne anlama geldiğini söylemeye özen göstermeden basitçe “retweetlerin onay olmadığını” söylemek yanlış anlaşılmaya yol açacak, kişinin takipçilerinin yargısına tabi olmasına neden olacaktır 30 . Elbette paylaşılan içerik, sosyal medya platformunun kendisi içinde bir oto kontrole tabi olabilir. Bir başka ifadeyle, paylaşılan içerik, paylaşan kişinin ne düşündüğünü ve eğer diğer kişilerin bu konuda herhangi bir uzmanlıkları varsa, paylaşan kişiyle yüzleşmeyi, onu eğitmeyi ya da bu içeriğe karşı argümanlar getirmeyi seçebilmelerini sağlayabilir. Benzer şekilde, bu içeriği paylaşan kişi, güvenilmez olarak nitelendirilip, engellenebilir yahut (ignore) görmezden gelinebilir31 . Ancak korunan hukukî değerin önemi ve paylaşılan içeriğin ağırlığı, demokratik yollar yahut hukukun diğer dallarına ilişkin araçlarla çözülememesi sonucunu doğurduğunda, suç teşkil eden bir fiil nedeniyle yargılanmak ve ceza yaptırımıyla karşılaşmak, söz konusu değerlerin korunmasına müdâhil olmayı gerektirir. Bu bazı suçlar bakımından, herkese açık olmayan örneğin mesaj yoluyla yahut sadece sosyal medya hesabındaki arkadaşlarla paylaşmak şeklinde olabileceği gibi, bazı suçlar bakımından aleniyetin sağlanmasıyla gerçekleşebilir.

Like (Beğenmek), sosyal medyada oldukça basit bir eylem gibi görünse de kullanıcıların doğru bir şekilde iletişim kurabilmeleri için anlamaları gereken karmaşık bir sosyal etkileşim biçimini içerir. Şubat 2009’da Facebook tarafından tanıtılan beğen butonu, kullanıcıların “tebrikler”, “harika” gibi duygusal ve tekrarlayan ifadelerini belirtmek için uygun bir kısa yol olarak icat edilmiştir32 .

Beğenme bazen paylaşma aracı olarak kullanılabilir. Zira bir gönderideki beğeni başkaları tarafından görülebilir, örneğin facebook tarafından bir kişinin hikayesinde yeniden paylaşılabilir ve içeriği yayınlayan kişiye, başkalarının beğendiği bildirilir33 . Burada önem arz eden husus, kişilerin beğenilerinin, herkese açık gönderiler için arkadaşlarının haber akışlarında veya ortak arkadaşlarının haber akışlarında görüneceğini düşünüp düşünmediğidir34 . Bu anlamda ister beğenme ister paylaşma vs. olsun burada içeriğin “yayılması” yani içeriğe başkaları tarafından vakıf olunmasına olanak sağlayan bir durum yaratılmaktadır35 . Yaygınlaştırma, içerik oluşturmakla sınırlı değildir; aynı zamanda söz konusu içerikleri daha görünür hâle getiren herhangi bir faaliyette bulunmak anlamına da gelir. Buna Facebook’ta paylaşma ve beğenme, Twitter’da beğenme ve yeniden gönderme, Reddit’te artı verme dâhildir36 .

Hashtag, # sembolü ile başlayan ve bir mesajın (tweet gibi) ne hakkında olduğunu kısaca belirten bir kelime veya kelime öbeğidir37 . Sosyal medya sitelerinde belirli bir konudaki mesajları belirlemek ve gruplandırmak için bir kelimenin veya cümlenin önünde kare işaretinin (#) kullanılmasına atıfta bulunur38 . Bu işlev, Twitter’da oluşturulan ve insanların ilgilendikleri konuları kolayca takip etmelerini sağlayan bir özelliğe sahiptir. İnsanlar, bu tweetleri kategorilere ayırmak ve Twitter aramalarında daha kolay görünmelerine yardımcı olmak için tweetlerinde alakalı bir anahtar kelime veya ifadeden önce hashtag simgesini (#) kullanmaktadır. Çok popüler hâle gelen hashtag’li kelimeler genellikle trend olan (TT) konulardır. Ayrıca, herkese açık bir hesapta bir hashtag ile tweet atılırsa, o hashtag’i arayan herkes söz konusu tweeti bulabilir39 . Şu hâlde, hashtag kullanımının da paylaşmak kapsamında düşünülmesi mümkündür.

Favori olarak ekleme (favlamak), kullanıcıların istedikleri hesapları favori olarak ayarlamasına ve yalnızca/öncelikle bu hesaplar tarafından gönderilen içeriği görüntülemesine olanak tanır. Favoriler, Instagram için yeni bir fikir olmakla birlikte benzer bir özellik Facebook’ta bulunmaktadır. Facebook’ta arkadaşların ve sayfaların favorilere eklenmesi hâlinde, bu kişi ve sayfaların gönderilerinin sayfa akışında daha üst sıralarda gösterilmesidir. Favoriler’e eklemek için 30 adede kadar Facebook arkadaşı ve sayfasının seçilebilmesi mümkündür40 . Instagram da bu özellik üzerinde çalışmaktadır.