Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Türkiye’deki Yabancı Kayıt Dışı İşçilerin Kısa ve Uzun Vadeli Sosyal Sigortalar Üzerinde Oluşturduğu Riskler

Short- and Long-Term Risks Posed by Foreign Informal Workers in Turkey on Social Insurance

Çağlar ÇOPUROĞLU

Ülkemiz son on yıldan beri yoğun göç almakta, nüfusumuzun %7’sine yakın ölçüde mülteci, sığınmacı ve geçici koruma statüsündeki yabancıya ev sahipliği yapmaktadır. Kayıt dışı çalışma engellenemezse, mevcut yüklerden ayrı olarak, uzun vadede sosyal güvenlik sistemi üzerinde çok büyük yükler oluşacaktır. Sosyal sigorta sistemi, gelir gider dengesine dayanır. Giderler gelirlere göre oransal olarak çok arttığı zaman sistem çöker. Anılan oranın bozulmasının çeşitli sebepleri vardır. Bunlardan birisi ve belki de en önemlisi kayıt dışı çalışmadır. Kayıt dışı çalışmada sigortalıdan prim tahsil edilememekte ancak hizmeti tespit edildiğinde sistemin sağladığı yardımlardan yararlanması söz konusu olmaktadır. Dolaysıyla bu kişiler de yaşlılık ve malullük aylığı alabilir, ölüm durumunda hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanabilir. Bu sebeple kayıt dışı çalışmanın çok sıkı denetlenmesi gerekir. Günümüzde ülkemizde sayıları büyük boyutlara ulaşan uluslararası koruma kapsamındaki yabancıların kayıt dışı çalıştırılması, halihazırda uzun yıllardır sistematik bir problem haline gelmiş olan kayıt dışılığı daha da artırmaktadır. Bu nüfus, güvencesiz çalışma, niteliksiz işgücünün yoğun olması gibi sebeplerle iş kazalarına da açık hale gelmektedir. İş kazaları ve meslek hastalıkları sigortasından kişiye gelir bağlanması için prim ödeme sayısına ihtiyaç yoktur. Dolayısıyla bir gün çalışmış bir kişi, duruma göre kalan ömrünün tamamında Sosyal Güvenlik Kurumundan gelir alabilir. Ölüm durumunda bu bahsedilen gelir ve aylıklar, hak sahiplerine ödeme yapılması şeklinde de varlığını devam ettirir. Tüm bu sebeplerden dolayı bu kayıt dışılıkla bir an önce etkin mücadele edilmesi gerekmektedir.

Sığınmacılar ve Sosyal Güvenlik, Suriyeliler İş Kazası, Mülteciler Emeklilik, Kaçak İşçiler İş Kazası, Kaçak İşçilik Emeklilik.

Our country has been receiving intensive migration since the last decade, hosting foreigners as much as 7% of our population in refugee, asylum seeker and temporary protection statuses. If informal labor cannot be prevented, in addition to the existing burdens, there will be huge burdens on the social security system in the long term. The social insurance system is based on the balance of income and expenses. When the expenses increase extremely in proportion to income, the system collapses. There are various reasons for the deterioration of the mentioned ratio. One of them, and perhaps the most important, is informal labor. In informal labor, no premium can be collected from the insured persons, but when their labor is determined, it would be possible that they take the advantage of the benefits provided by the system. Therefore, these people, too, can receive old age and disability pension, and in case of death, survivors’ pension can be provided to the right holders. For this reason, informal labor must be supervised very strictly. The informal employment of foreigners under international protection, whose numbers have reached very large scales in our country today, further increases informality, which has already become a systematic problem for many years. This population also becomes open to occupational accidents due to reasons such as poor working conditions and intensive unqualified labor force. The premium payment number is not required in providing income to the person from occupational accidents and occupational diseases insurance branches. Therefore, persons, who have worked for only one day, can receive income from the Social Security Institution, depending on the situation, during the rest of their lives. In case of death, above-mentioned income and pensions continue to be provided in the form of payment to the right owners. For all these reasons, it is necessary to effectively combat this informality as soon as possible.

Asylum Seekers and Social Security, Syrians, Occupational Accident, Refugees, Retirement, Informal Workers, Informal Labor.

Giriş

Sosyal sigortalar sistemimizde, kısa ve uzun vadeli sigorta kolları düzenlenmiştir. Analık, hastalık ile iş kazası ve meslek hastalıkları sigortaları kısa vadeli; yaşlılık malullük ve ölüm sigortaları ise uzun vadeli sigortalar olarak sınıflandırılır. Bu sigortalardan yararlanma şartları ve sağlanan yardımlar, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda yer alır.

Ülkemizde uluslararası koruma altında bulunan çok sayıda yabancı mevcuttur. Bu kişiler hukuki statü olarak sığınmacı, mülteci ve geçici koruma statüsünde olanlar ve vatansızlar olarak farklı hukuki sınıflandırmalara tabidir.1 Anılan sınıflandırmalar bir yana, sözü edilen bu kişilerin tamamı, genel sağlık sigortasının ve yasal şartları taşımaları halinde, sigortalı veya hak sahibi sıfatıyla kısa ve uzun vadeli sigorta kollarının kapsamına girmektedirler.

Bu kadar büyük bir nüfusun sosyal güvenlik sistemi üzerine getirdiği mali yük tartışma dışıdır. Bununla birlikte bizim bu çalışmada ele alacağımız konu, sistem üzerindeki mevcut yükler değil, kayıt dışı çalışmaya bağlı olarak ileride oluşabilecek muhtemel büyük yüklerdir. Kayıt dışılık, ülkemizin öteden beri ciddi bir problemi olmakla birlikte, anılan göçlerle bunun boyutları daha da artmıştır.