Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Evlenme ve Vatandaşlık

Marriage and Nationality

F. Bilge TANRIBİLİR

Karşılaştırmalı hukuk verileri devletlerin aile kurumuna yaklaşımına göre evlenme ile vatandaşlık arasında bağlantı kurduklarını göstermektedir. Ailede vatandaşlık birliğini sağlama fikriyle birlikte evlenmenin vatandaşlık kazanılması ve kaybında oynayacağı rol de önem kazanmıştır. İnsan hakları ve kadın haklarındaki gelişmelerle şekillenen uluslararası hukuk metinleri devletlerin vatandaşlık kanunlarını da etkilemiştir. Çalışmamızda önce evlenmenin vatandaşlığa etkisine dair başlıca uluslararası sözleşmelerdeki bu gelişme üzerinde durulacaktır. Daha sonra muhtelif devletlerin vatandaşlık kanunlarında evlenme vatandaşlık ilişkisi hakkında bilgi verilecektir. Çalışmamızın son kısmında Türk Vatandaşlık Hukuku tarihi içinde kabul edilen yasalar ve uygulaması ele alınacaktır. Bu çerçevede özellikle evlenme yoluyla vatandaşlık kazanılması taleplerinin idare tarafından nasıl değerlendirildiği ve bu taleplerin reddi halinde ortaya çıkan uyuşmazlıklar hakkında mahkemelerin verdiği kararlar incelenecektir.

Vatandaşlık, Evlenme Yoluyla Vatandaşlık, İçtihatlar, Vatandaşlık Kanunları, Vatandaşlığa İlişkin Milletlerarası Sözleşmeler.

Comparative law data show that states establish a connection between marriage and nationality according to their approach to the family institution. Along with the idea of ensuring the unity of nationality between family members, the role of marriage in losing and acquiring nationality has also gained importance. International legal texts shaped by developments in human rights and women's rights have also affected the nationality laws of states. In this study, first of all, developments on the effect of marriage on nationality in the major international conventions will be emphasized. Later, information on the relationship between marriage and nationality will be given in the citizenship laws of various states. In the last part of the study, the acts adopted within the history of Turkish Nationality Law and their applications will be discussed. In this framework, the decision of the court decisions about how the administration evaluates the demants for acquiring nationality by marriage and the disputes emerging when these demands are denied, will be examined.

Nationality, Nationality by Marriage, Jurisprudence, Nationality Acts of Some States, Conventions on Nationality.

GİRİŞ

Gerçek kişi ile devlet arasındaki hukuki bağa “vatandaşlık” adı verilir. Uluslararası hukukta her devletin kendi vatandaşını belirleme yetkisinin mevcut olduğu ve bu yetkinin de inhisari bir yetki olduğu kabul edilmektedir1. Devletler kendi siyasi, kültürel, ekonomik yapıları, tarihi geçmişleri, göç almaları, göç vermeleri gibi muhtelif faktörleri dikkate alarak vatandaşlarını belirleme yoluna giderler. Ayrıca devletler vatandaşlık kanunlarıyla toplumun yapısını da düzenlerler.

Devletler vatandaşlarını çıkardıkları kanunlarla başlıca iki şekilde belirlerler. Bunlardan birisi doğum yoluyla vatandaşlığın kazanılması, diğeri de sonradan vatandaşlığın kazanılmasıdır. Doğum yoluyla vatandaşlık kazanmada soybağına yer verilmesi mevcut vatandaşlarının çocuklarını toplumun üyesi yapmaya yöneliktir. Toprak esası ise nüfusu az, ama göç alan devletler bakımından tercih edilen yoldur. Buna mukabil sonradan vatandaşlığın kazanılmasına ilişkin düzenlemelerde daha farklı mülahazalar rol oynar. Devletler kendi toplumuna katkıda bulunabilecek, ülkesinde uzunca süre yasal olarak yaşayan, toplum kurallarına uyum sağlamış, kendi dilini bilen, eğitimli ve kendisine yük olmayacak kişilere vatandaşlık vermeyi tercih ederler.

Karma evlilikler (mixed marriages) nedeniyle eşlere diğerinin vatandaşlığını verme, vatandaşlığın sonradan kazanılması yollarından birisidir ve bu durumda eşlere diğerinin vatandaşlığını vermenin gerekçesi ailede vatandaşlık birliğini sağlama fikridir2. Bunun nedeni, geçmişte (hatta çoğunlukla halen) birçok toplumda, kültürde yerleşmiş bir ön kabul olan aile kurumu içinde kocanın konumunun öne çıkarılmasıdır. Belirtilen ön kabul, önceleri yabancı ile evlenen kadının vatandaşlığının doğrudan değişmesi (kocanın vatandaşlığını kazanma ve kendi vatandaşlığını kaybetme) de bu düşüncenin sonucudur. Kadın hakları için mücadele edenlerin sayesinde kademeli olarak ayrımcı/cinsiyetçi bakış açısı değişime uğramıştır. Ancak halen hem milletlerarası sözleşmelerde hem de kendini “gelişmiş” kabul eden Batı Avrupa devletlerinde bile evlenme, vatandaşlık kanunlarında vatandaşlık kazanma sebebi olarak görünmektedir. Her türlü ayrımın reddedildiği günümüz insan hakları anlayışında diğer yabancılara nazaran sırf kendi vatandaşı ile evli diye yabancı eşe vatandaşlık verilmesi, bir tür ayrımcılıktır ve geçmişteki, ailede tâbiiyet birliğine yönelik düşüncenin kalıntısıdır. Nitekim bu yol diğer vatandaşlık kazanma yollarıyla karşılaştırıldığında en fazla suistimale açık vatandaşlık kazanma yoludur. Anılan nedenle devletler, bu sefer suiistimalleri önlemek için, “gerçek evlilik” araştırmasına başvurmaktadırlar.