Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Anonim Şirketlerde “İşletme Konusu” Bağlamında Kefalet İşlemleri

Guarantees in Stock Joint Company in Respect of Its Object

Veliye YANLI

Şirketi temsile yetkili olanlar, şirketin esas sözleşmesinde yer alan işletme konusuna giren her türlü işlemleri şirket adına yapabilirler. Bununla birlikte, şirket, işletme konusu dışında kalan işlemlerle de bağlıdır; meğerki, üçüncü kişinin, işlemin işletme konusuna girmediğini bildiğini veya durumun gereğinden, bilebilecek durumda bulunduğunu ispat etsin. Esas sözleşmenin ilan edilmiş olması, bu hususun ispatı açısından, tek başına yeterli değildir.

Üçüncü kişinin ne zaman, işlemin işletme konusuna girmediğini durumun gereğinden bilebilecek durumda bulunduğu ve hangi işlemlerin işletme konusu dışında kaldığı hususları tartışmalıdır.

İşletme konusuna girip girmediği öğreti ve uygulamada tartışmalı hususlardan bir tanesi kefalet sözleşmesidir.

Bu çalışmanın konusunu, ne zaman, bir kefalet sözleşmesinin şirketin işletme konusu dışında kaldığını üçüncü kişinin bildiğinin ya da bilebilecek durumda bulunduğunun kabul edilebileceği oluşturmaktadır.

Şirketin işletme konusu, şirketin temsili, üçüncü kişinin iyi niyeti

The company’s objects as defined in its articles of association determine the scope of the activities within which directors can represent the company. Nevertheless, the company is bound by the acts which do not correspond with the company’s object unless the company proves that the third party knew that the act was outside the object or could in view of the circumstances have known it. Disclosure of the articles of association shall not of itself be sufficient proof thereof.

It is controversial when it could be deemed that a third party could have known that the act was outside the object as well as which acts could be seen outside the object.

One of the acts which are discussed in doctrine and practice whether it falls in the scope of the company’s object is guarantee contract.

It is the subject of this article when it could be assumed that the third party knew or could in view of the circumstances have known that the guarantee contract was outside the company’s object.

Company’s object,representation of the company, third party’s bona fides

I. GİRİŞ

6762 sayılı eski Türk Ticaret Kanunu’nun (“ETTK”) 137. maddesinde yer alan ve ticaret şirketlerinin hak ehliyetini1 işletme konusu ile sınırlayan kural, diğer bir ifadeyle ultra vires ilkesi kaldırılmıştır. Artık 6102 Türk Ticaret Kanunu’nun (“TTK”) 125. maddesinin 2. fıkrası uyarınca, ticaret şirketleri, işletme konusundan bağımsız olarak tüm işlemleri (insana özgü nitelikte olanlar hariç) yapabilecek hale gelmiştir. Anonim şirketlerde, temsil yetkisine ilişkin TTK m. 371 f. 2’de de, işletme konusu kapsamına girsin girmesin, her türlü işlem ile şirketin bağlı olacağı hükme bağlanmıştır. Bununla birlikte, bir istisna getirilmiş ve şirketin, işletme konusu dışında kalan işlemlerin kendisini bağlamayacağını, bu durumu bilen veya halin icabından bilebilecek durumda bulunan üçüncü kişiye karşı ileri sürebilmesine imkan tanınmıştır.

Bu düzenleme karşısında, şirketler adına yapılan ve eskiden ultra vires açısından tartışılan işlemler, bu defa TTK m. 371 f. 2 bağlamında gündeme gelebilecektir2. Bu işlemlerden bir tanesi ve hatta en yaygın olanı da kefalet işlemleridir.

Bu çalışmada konu sadece temsil yetkisi bağlamında ele alınacaktır. İncelenecek sorun, hangi halde, kefalet sözleşmesinin diğer tarafını oluşturan üçüncü kişinin, söz konusu işlemin şirketin işletme konusu dışında kaldığını bildiği ya da bilebilecek durumda olduğunun kabul edilebileceğidir.