Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

“Yargı Reformu 3. Paket” Kapsamındaki İİK Değişiklikleri ve 
6100 Sayılı HMK Etkileri Çerçevesinde Türk İcra- İflas Hukukunda İilamsız İcra Prosedüründe 
Adi Takibe İlişkin Takip Talebi ve 
Takip Şartlarının İcra Memuru Tarafından İncelenmesi

Cengiz Topel ÇELİKOĞLU

3. Yargı Reform Paketi olarak bilinen 6352 sayılı Kanunla, İcra ve İflas Kanununda önemli bazı değişiklikler getirilmiştir. Bu makalede, söz konusu değişiklikler meyanında, ilamsız takip kurumunda icra memurunun takip talebi ni işleme koymadan yasal ön şartların mevcudiyetini denetleme yetkisi ve takip şartları incelenmektedir. İncelemede, öncelikle, konuyla irtibatı bağlamında ilamsız takip ve bu prosedürde adi takip türüne ilişkin bazı genel açıklamalardan sonra, yasal şartlar meyanında takip talebinin içeriği ele alınıp takip şartları tasnif edilmiştir. Söz konusu Kanun değişikliği itibarıyla, çalışmada, icra memurunun icra dairesinin konu itibarıyla yetkisini ve ayrıca, 6100 sayılı HMK’nın da İİK’ya etkileri çerçevesinde, takibin derdestlik durumunu da resen inceleyebileceği sonucuna ulaşılmıştır. Neticeten, söz konusu Kanun değişikliklerinin yasal ön şartları bulunmayan takiplerin baştan elenmesine hizmet edebileceği ve icra memurunun adli faaliyete katkısını artıracağı değerlendirilmektedir.

Takip Talebi, Takip Şartları, İcra Memurunun Takip Şartlarını İnceleme Yetkisi.

GİRİŞ

“Yargı Reformu 3. Paket” olarak bilinen 6352 sayılı Kanun kapsamında İcra ve İflas Kanunu (İİK)’na önemli denilebilecek değişiklikler getirilmiştir1. Değişiklik Kanunu, takip talebi ve ödeme emri içeriği ile sürelere ilişkin bazı değişikliklere ilaveten haciz ve muhafaza işlemlerinde icra memurunun takdir yetkisinin açıkça tanımlanmasının yanı sıra, “yargı hizmetlerinde etkinlik sağlanması” bakımından icra memurlarının ilamsız takip prosedüründe adi takip yolunda takibe giriş safhasında özellikle takip talebinin kabulüne ilişkin “yetki”lerine ilişkin bazı yenilikler içermektedir (6352 s. K. m. 10 [İİK değişik m. 60/1]). Yine, belirtilen amaç paralelinde, icra dairelerinin teşkilatlanmasına ilişkin olarak icra müdür yardımcısından sonra diğer bir icra memuru kadrosu olarak “icra kâtibi” de ihdas edilmektedir (6352 s. K. m. 1 [İİK değişik m. 1]).

Söz konusu değişikliklerle, özellikle adi takip yolunda takibin giriş safhasındaki işlemler bakımından, kanunkoyucunun, “icra memurları”ndan “adli görevli” olarak daha fazla yararlanmak istediği anlaşılmaktadır. Bunun doktrinde hukukumuzda icra memurunun “adli memur” statüsüne sahip olduğu yönünde ileri sürülen görüşleri2 tahkim etmekte olduğu belirtilebilir. Bu açıdan, UYAP sistemi kullanılarak “elektronik ortamda” icra takip işlemi yapılması da kabul edilmekle (6352 s. K. m. 3 [İİK m. 8a]), icra memurlarına tanınan söz konusu yetkileri desteklemek üzere, bilgi ve iletişim teknolojisi imkânları da devreye sokulmaktadır.

Bu makalede, söz konusu düzenleme değişikliği nedeniyle, hukukumuzda ilamsız icrada adi takip yolunda takip talebi ve takip şartları ile bunların icra memuru tarafından incelenmesi konusunun açıklanması amaçlanmıştır. Bu açıdan, 6100 sayılı HMK’ya göre resen dikkate alınabilecek yargılama gereklerine ilişkin yeni hükümlerin icra hukukuna etkisi de göz önünde bulundurulacaktır. Değişiklik Kanunuyla getirilen düzenlemelerin ve etki alanının genişliği karşısında, bu incelemede konu, icra memurunun takibin giriş safhasındaki yetkisine ilişkin düzenlemelerle bağlantılı olarak, takip talepleriyle ve şartlarıyla sınırlandırılacaktır.