Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

İmran Öktem 
(1904 - 1969)

Galip DOĞAN

İmran Öktem, 1966 Adlî Yılını açış konuşmasından önce adı hukuk çevrelerince bilinen saygın bir yüksek hâkim iken o günden itibaren belli çevrelerin bitmek tükenmek bilmeyen husumetine maruz kaldı. Asıl hedef ise Başkan’ın şahsında aslında Yargıtay’dı. Çünkü, Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 1965 Eylül ayında belli bir dinî grubun faaliyetlerinin o zaman yürürlükte olan, laiklik ilkesini koruyan TCK’nın 163’üncü maddesi hükmünü ihlal ettiğini içtihat etmişti. Bu içtihattan hoşnut kalınmıyorsa yapılması gereken şey 163’üncü maddenin değiştirilmesi için çaba göstermekti. Onun yerine gittikçe artan bir şiddetle Yargıtay Başkanına saldırılmaya başlandı. Öktem, açılış konuşmasında o yıl verilen sekiz İçtihadı Birleştirme Kararı’nın yanı sıra CGK’nın söz konusu kararına da değinmişti. 1967’de ve 1968’de yaptığı konuşmalarda da laikliğin korunmasından söz etti. O günden bu güne hiçbir Yargıtay Başkanının konuşması bu kadar ilgi ve tepki görmedi. Toplum konuşmayı destekleyenler ve şiddetle tepki gösterenler olmak üzere adeta ikiye bölündü. Tepkiler Başkan’ın ölümüne kadar, hatta öldükten sonra cenaze töreninde bile devam etti.

İmran Öktem, kendisine yanlışlıkla ‘Umran’ diye hitap edenlere derhal, dünyaya geldiğinde, babasının o zamanın adetince Kuran-ı Kerim’den bir sayfa açtığını; Ali İmran suresine denk geldiğini ve adının bu nedenle ‘İmran’ konulduğunu ifade edermiş.

İmran, parlak bir öğrenci olarak liseyi ve Hukuk Fakültesini ‘pekiyi’ derece ile bitirmiş. Sinop, Sarıkamış, Uzunköprü, Ankara hâkimliklerinden sonra Ankara Ticaret Mahkemesi Başkanlığı; ardından 1949’da Yargıtay üyeliğine seçilmiş.