Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Türk Hukukunda Adli ve Önleme Amaçlı İletişimin Denetlenmesi ve Bu Sistemin AİHM Kriterlerine Uygunluğu

Mustafa TAŞKIN

Ülkemizde, adli ve önleme amaçlı iletişimin denetlenmesine yönelik 2004 ve 2005 yıllarında iki ayrı Kanun yürürlüğe girmiştir. İletişimin denetlenmesi konusunda, gerek Anayasamızda gerek Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde bağlayıcı hükümler bulunmaktadır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin de konuyla ilgili belirlediği kriterler söz konusudur. Bu yazıda, Ülkemizde uygulanmakta olan iletişimin denetlenmesine ilişkin yasal sistem, tüm yönleriyle, AİHM kriterlerine uygunluk bakımından incelenecektir.

İletişim, iletişimin denetlenmesi, telefon dinleme, son çare prensibi, istihbarat amaçlı telefon dinleme, katalog suç, haberleşme özgürlüğü, geri bildirim, sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi, iletişimin tespiti, iletişimin kaydedilmesi, keyfiliği önleyici mekanizmalar.

I. Genel Olarak İletişimin Denetlenmesi

Küreselleşme, yaşamın bir çok alanında -ulaşım, iletişim, ekonomik aktiviteler- hızlanma ve çeşitlenme meydana getirirken, bunun yanında suçun da küresel bir boyut kazanmasına, suçla ilgili problemlerin evrenselleşmesine, organize suç dünyasının canlanmasına ve büyümesine neden olmuştur1. Günümüzde devletler, son derece kompleks ve çok yapılı terörist ve organize suç örgütleri2 ile karşı karşıyadır.

Suç örgütleri, demokratik toplumlar için en önemli tehlikelerden birisi haline gelmiştir. Ellerindeki büyük miktarlı karaparalarla toplumun her alanını etki altına alabilmekte olup, bunlarla mücadele kaçınılmaz ve tehir edilmez bir öncelik kazanmıştır3. Demokrasiler, zayıflık göstermeksizin ve ilkelerinden ödün vermeksizin terörizm ve diğer örgütlü suçlarla normalden yüksek bir etkinlikle mücadele etmek zorunda kalmıştır4.

Bu düşmana karşı başarılı olabilmek için, geleneksel güvenlik yapılanmalarına yeni ve özel bazı birimlerin eklenmesi gerekmiştir. Bunun yanında suçla mücadelede kullanılan klasik yöntemlerin güçlendirilmesi ve yeni bazı tedbirlerin hayata geçirilmesi zorunluluğu duyulmuştur5. Bu bağlamda iletişimin denetlenmesi, bu yeni tedbirlerden birisi olarak karşımıza çıkmaktadır6.