Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Polisin Zor Kullanma Yetkisi

The Right to Use of Force By Police Officers

Abdurrahman TEKİN

Kamu düzenini tesisle görevlendirilen polis, görevlerinin icrasında bir mukavemet ile karşılaşmaları durumunda, kanunların kendilerine verdiği yetkiye dayanarak bedeni kuvvet, maddi güç ve ateşli silah kullanmaya yetkili kılınmıştır. Polisin zor kullanma yetkisi kapsamında işlediği fiillerden sorumluluğu, hukuka uygunluk veya kusurluluğu etkileyen haller kapsamında değerlendirilecek ve ilgili emniyet personeline ya ceza verilmeyecek ya da daha indirimli bir ceza verilecektir. Ancak emniyet personeline verilen bu yetki ve koruma elbette ki sınırsız değildir. Kolluğun zor kullanma yetkisi daha insancıl bir düzeye çekilebilmesi için mevzuat başta olmak üzere yargı kararlarıyla sınırlandırılmaktadır.Bu çalışmada, Yargıtay ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatları ile doktrindeki çeşitli fikirlere yer verilerek, emniyet personelinin kuvvet kullanma yetkisi, bu yetkisinin kapsamı ve sınırları belirlenmeye çalışılacaktır. Ayrıca sınırı aşan eylemlerden dolayı polisin sorumluluğu hususu da irdelenecektir. Son olarak da güncel gelişmeler ışığında Kolluk Gözetim Komisyonu ve bu kurumun işlevleri, eleştirel bir bakış açısıyla ele alınacaktır.

Bu çalışmada, Yargıtay ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatları ile doktrindeki çeşitli fikirlere yer verilerek, emniyet personelinin kuvvet kullanma yetkisi, bu yetkisinin kapsamı ve sınırları belirlenmeye çalışılacaktır. Ayrıca sınırı aşan eylemlerden dolayı polisin sorumluluğu hususu da irdelenecektir. Son olarak da güncel gelişmeler ışığında Kolluk Gözetim Komisyonu ve bu kurumun işlevleri, eleştirel bir bakış açısıyla ele alınacaktır.

Zor Kullanma, Polis Şiddeti, Göz Yaşartıcı Gaz Kullanımı, Meşru Savunma, Kolluk Gözetim Komisyonu.

When the law-enforcement officers/police, who are entitled to ensure and maintain public order, encounter a resistance during the exercise of their duty, they have the right to use brute force and firearms pursuant to relevant law. The responsibility of police officers acting in accordance with law will be evaluated within the scope of the reasons for ‘abolishing or mitigating the criminal liability’ and no punishment will be imposed on them or the punishment will be mitigated. However, the authority of use of force granted to the police and the abovementioned protections are not limitless. In this context, the right to use of force granted to law-enforcement officers is restricted by case-law, particularly legislations, to achieve a more humanistic approach.In this article, the right to use of force of law-enforcement officers and the scope and limits of this right will be examined in the light of the case-law of the Supreme Court of Turkey and the European Court of Human Rights and different views of academics. Furthermore, the responsibility of the officers on the excessive use of force will be discussed. Finally, the Independent Police Complaints Commission and its function will be critically evaluated by taking the recent developments into account.

In this article, the right to use of force of law-enforcement officers and the scope and limits of this right will be examined in the light of the case-law of the Supreme Court of Turkey and the European Court of Human Rights and different views of academics. Furthermore, the responsibility of the officers on the excessive use of force will be discussed. Finally, the Independent Police Complaints Commission and its function will be critically evaluated by taking the recent developments into account.

Use of Force, Police Violence, Using of TearGas, Self Defence, The Independent Police Complaints Commission.

1. GİRİŞ

Son zamanlarda gerek ülkemizden gerekse diğer ülkelerde en sık duyulan haberlerin başında, kolluğun, bilhassa polisin, kuvvet ve silah kullanımından kaynaklı ölüm ve yaralanma haberleri gelmektedir.1 Bu nedenledir ki devletler, ellerine silah ve yetki verdiği bu personelleri, çeşitli açılardan sınırlama ihtiyacı duymuş ve kontrol etmek için çeşitli denetim mekanizmaları kurmuştur. Böylece devlet, eline güç ve silah verdiği kişileri denetleyebilmekte ve bu kişilerden hesap sorabilmektedir. Zira modern hukuk devletlerinde, ilkçağlardaki gibi güçlü olan haklı olamaz; haklı olan güçlü olacaktır. Bu sebepten ötürü zor kullanma yetkisine haiz olan kişiler hukuk dışına çıktığında, yaptıkları eylemlerin cezasız kalmaması gerekmektedir. Verilen bu yetkileri ve denetim mekanizmalarını incelemeden önce kısaca kolluktan ve zor kullanmanın mahiyetinden bahsetmek gerekmektedir.

Kamu güvenliğinin ve düzeninin sağlanması için kanunlar tarafından görevlendirilen ve yetkileri belirlenen teşkilatlara, kolluk teşkilatı denmektedir. Hukukumuzda kolluk teşkilatı genel ve özel olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Genel kolluk yetki itibariyle İçişleri Bakanlığına bağlı olarak faaliyet gösteren Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığıdır. Özel kolluk ise genel kolluğun dışında kalan ve kendi özel kanunlarınca verilmiş olan görevleri icra eden teşkilatların genel ismidir. Bunun içine Millî İstihbarat Teşkilâtı, Orman Kolluğu, Gümrük Kolluğu, Sınır Kolluğu, Cezaevi Kolluğu gibi kolluklar girer.

Kamu düzeninin sağlanması ve sürdürülmesi için kurulmuş olan bu teşkilatlar, kanunların kendilerine vermiş olduğu yetkilere dayanarak, zor kullanma ve hatta silah kullanma hakkına sahiptirler. Her ne kadar hukuk, kolluk personeline kamu düzeninin tesisi için güç ve silah kullanma yetkisi vermiş olsa da bu yetkilerin insan onuruna yakışır ve yasal sınırlar içinde kalacak bir biçimde kullanılması gerekmektedir. Kolluk personeline verilmiş olan bu yetkiyi şu şekilde tanımlamak mümkündür: