Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Kişilik Hakkı Olarak Kişisel Veriler ve Yeni Kişisel Verilerin Korunması Kanunu

Personal Data as a Personality Right and New Personal Data Protection Act

Afra Ece Kaya

Kişisel verilerin korunması sadece bir temel hak değil, aynı zamanda özel hayatla bağlantılı olan bir kişilik hakkıdır. Kişisel verilerin korunmasının önemi nedeniyle, uluslararası ve ulusal düzeyde pek çok çalışma yürütülmektedir. Türkiye’de şimdiye kadar veri koruması çeşitli genel hükümler ile düzenlenmiştir. 7 Nisan 2016’da 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu yürürlüğe girmiştir. Bu Kanun’un amacı, kişisel verilerin işlenmesinde temel hak ve hürriyetleri korumak ve kişisel verileri işlenen gerçek kişilere bağlanan ilkeleri ve prosedürleri düzenlemektir. Kanun ile veri işlenmesinin usul ve ilkeleri, veri sahibinin hakları, kişisel verilerin işlenmesinin denetimi, Kanun’un ihlali ve yaptırımlar düzenlenmiştir. Bu çalışmada, kişilik hakkı ile kişisel veriler ilişkisi, veri korumaya ilişkin uluslararası ve ulusal düzenlemeler, yeni Kişisel Verilerin Korunması Kanunu hükümleri ve eleştirilere yer verilmiştir.

Kişisel Veri, Veri Koruması, Kişilik Hakkı, Özel Hayat, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu.

The protection of personal data is not only a fundamental right but also a personality right which is related to a private life. Because of the importance of the protection of personal data, many studies are carried out on both national and international level. In Turkey hitherto, data protection was arranged by a variety of general provisions. On April 7, 2016, Personal Data Protection Act no.6698 came into force. The purpose of this Act is to protect fundamental rights and freedom of people when processing personal data and to set principles and procedures which bind natural persons who process personal data. Procedure and principles of data processing, rights of data subject, control of the personal data processing, violation of the law and sanctions arranged by the Act. In this study, the relationship between personality right and personal data, international and national legislation about data protection, the provisions of the Personal Data Protection Act and criticism are discussed.

Personal Data, Data Protection, Personality Right, Privacy, Personal Data Protection Act.

I. Kişilik Hakkı, Kişisel Veriler ve Kişilik Hakkı Olarak Kişisel Veriler

Kanunlarımızda tanımına yer verilmemekle birlikte kişilik hakkı, kişiliğe bağlı değerlerin tümü üzerindeki hakkı belirttiği gibi1 kişinin toplum içindeki saygınlığını ve kişiliğini serbestçe geliştirmesini temin eden varlıkların tümü üzerindeki hakkıdır2. Daha geniş bir perspektiften bakıldığında ise kişilik hakkını, kişinin “mevcut olmak, gelişmek, hür olmak ve saygı görmek hususundaki hakkı”, ya da “bireyin insan olarak saygı ve itibar görmek ve kişiliğini serbestçe geliştirmek hususundaki hakkı” olarak tanımlamak da mümkündür3. Kişilik hakkının korumasında olan kişilik değerleri ise fiziki, duygusal ve sosyal kişilik değerleridir. Kişinin hayatı, bedensel bütünlüğü, sağlık hakkı, ruh bütünlüğü fiziki kişilik değerleri; kişinin toplumda birlikte yaşadığı kişilerle kurmuş olduğu ilişkiye saygı duyulmasını isteme hakkı ile aile bütünlüğü, duygusal kişilik değerleri ve toplum içindeki kişinin diğer toplum üyeleri ile ilişkilerini geliştirip koruyan, şeref ve haysiyeti, özel hayatı ve hürriyetleri ise sosyal kişilik değerleridir4.

Kişilik hakkı diğer haklardan bazı özellikleri ile ayrılır. Bunların başında kişilik hakkının mutlak hak olması gelir. Başka bir ifadeyle, kişilik hakkı herkese karşı ileri sürülebilir, hak sahibi bu hakkın herkesçe ihlâl edilmemesini isteyebilir5. Kişilik hakkı, şahıs varlığına ilişkin ve malvarlığına ilişkin olmayan, yani parayla değerlendirilemeyen, ekonomik değer taşımayan manevi varlık ve değerleri korur. Kişilik hakkı, kişiye kişi olması nedeniyle tanınan haklardan olduğundan, şahsa sıkı sıkıya bağlıdır. Ayrıca başkasına devredilemez, zamanaşımına uğramaz, vazgeçilemez, iflas masasına girmez, yalnızca hak sahibi tarafından kullanılabilir6. Kişilik hakkı, kişinin üzerinde tasarrufta bulunup devredemeyeceği, feragat edemeyeceği ve sadece sahibine ait bir haktır7. Kural olarak kişilik hakkı mirasçılara geçmez ise de, kişilik değerlerinin paraya çevrilmesinin mümkün olması nedeniyle külli halefiyet ilkesi gereği, kişisel değerlere saldırı halinde mirasçıların dava açabilecekleri ve tazminat talep edebilecekleri kabul görmektedir8.

Kişisel veri kavramının çeşitli hukuki metinlerde farklı tanımlamaları yapılmış olmakla birlikte genel olarak, sahibinin izni ve bilgisi olmaksızın başkalarının erişemeyeceği, kullanamayacağı, çoğaltamayacağı ve sair şekilde işleyemeyeceği; belirli veya belirlenebilir nitelikteki bir kişiye ilişkin her türlü bilgi olarak tanımlandığı görülmektedir9. Kişinin adı, soyadı, yaşı, cinsiyeti, dini, kimlik numarası, medeni durumu, e-posta adresi, sesi, görüntüsü, işi, geliri, internet trafik bilgileri, borçları, adresi, tıbbi verileri, genetik profili, etnik ve ırki kökeni, cinsel yaşamı, adli verileri, finansal ve vergi verileri, özel zevkleri ve buna benzer bilgiler kişisel veri kavramı içerisinde değerlendirilebilir10. Yargıtay kişisel veri kavramının, “… kişinin, yetkisiz üçüncü kişilerin bilgisine sunmadığı, istediğinde başka kişilere açıklayarak ancak sınırlı bir çevre ile paylaştığı nüfus bilgileri (T.C. kimlik numarası, adı, soyadı, doğum yeri ve tarihi, anne ve baba adı gibi), adli sicil kaydı, yerleşim yeri, eğitim durumu, mesleği, banka hesap bilgileri, telefon numarası, elektronik posta adresi, kan grubu, medeni hali, parmak izi, DNA’sı, saç, tükürük, tırnak gibi biyolojik örnekleri, cinsel ve ahlaki eğilimi, sağlık bilgileri, etnik kökeni, siyasi, felsefi ve dini görüşü, sendikal bağlantıları gibi kişinin kimliğini belirleyen veya belirlenebilir kılan, kişiyi toplumda yer alan diğer bireylerden ayıran ve onun niteliklerin ortaya koymaya elverişli, gerçek kişiye ait her türlü bilgi…” olarak anlaşılması gerektiğini ifade etmiştir11.