Telekomünikasyon Piyasasında Uygulanan Sabit Ücretin Hukuka Aykırılığı

Yahya DERYAL

ÖZET:

Çalışmada, uygulamada tartışmalara yol açan “sabit ücret” konusu, Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi kararları ve mevzuattaki ilgili düzenlemeler ile ayrıntılı olarak ele alınmıştır.

Anahtar Kelimeler: Sabit Ücret, Elektronik Haberleşme Kanunu, Telekomünikasyon Piyasası, Makul Ücret, Haksız Şart.

1. Sabit Ücretin Yasal Dayanağı Problemi

5 Kasım 2008 tarihli ve 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu (R.G.: 10.11.2008 - 27050), telekomünikasyon piyasası ile ilgili temel kanunlarda köklü değişiklikler öngörmekte, adeta piyasayı yeniden düzenlemektedir. 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanununa 27 Ocak 2000 tarihinde eklenen ve sabit ücretin yasal dayanağı olarak gösterilen fıkra, bu düzenleme ile yürürlükten kaldırılmıştır (m. 66/1).

Kenar başlığı bulunmayan bir ek maddeye (sonradan) eklenmiş ve kanun tekniği bakımından iğreti duran bu hüküm, içerdiği anlam itibariyle de pek açık değildi: “Bir iş ve hizmetin karşılığı olarak alınan ücret; abonman ücreti, sabit ücret, konuşma ücreti, hat kirası ve benzeri kira, ücretler ve bunlar gibi değişik ücret kalemlerinden birisi veya birkaçı olarak tespit edilebilir”.