Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Bilgi Edinme Hakkının Kullanılması Usulü

The Procedure for the Usage of Right to Information

Çağla Tansuğ

Türk hukuk sisteminde bilgi edinme hakkı, 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu’nun 2004 yılında yürürlüğe girmesi ile birlikte yasal, 2010 yılında 1982 Anayasası’nın 74’üncü maddesine eklenen dördüncü fıkra ile de anayasal dayanağa kavuşmuştur. Söz konusu hak, Türk hukuk doktrininde birçok çalışmaya konu olmuş, başta içeriği ve sınırları olmak üzere, farklı açılardan incelenmiştir. Bu hakkın hayata geçirilmesi usulüne ilişkin düzenlemeler ise söz konusu hakkın Türk pozitif hukukundaki yerini almasından 12 yıl sonra bile tartışmalı hususlar içermeye devam etmektedir. Bu çalışmada, bilgi edinme hakkının kullanılması usulüne ilişkin düzenlemelerin tartışmalı yönleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu da göz önünde bulundurularak ele alınmaktadır. Bu kapsamda, bilgi edinme başvurusunun temel özellikleri, bilgi edinme başvurusunun yapılmasına ve bilgiye erişimin sağlanmasına dair usul kuralları ile bilgi edinme başvurusuna verilen cevaba karşı başvurulabilecek idari itiraz yolu incelenmektedir.

Bilgi Edinme Hakkı, İdari Usul, İdari Yargılama Usulü.

The right to information has acquired a legal status in 2004 by the Act no. 4982 in the Turkish legislation and obtained a constitutional base in 2010 with the implementation of the 4th paragraph of the 74th article of the Constitution. The aforementioned right has been the subject matter of the several researches within the framework of the Turkish legal doctrine and many dimensions of it, first and foremost its content and its boundaries, have been discussed. Despite the fact that 12 years have lapsed after this law has passed, it still contains issues open to debate concerning the regulations about its application. In this article, these issues shall be treated by considering Act no. 2577 on Procedure of Administrative Justice. In this context, the fundamental features of the application to the right to information, procedural rules for having access to information as well as for providing access to information and the administrative way that can be used against the reply to this application will be examined.

Right to Information, Administrative Procedure, Procedure of Administrative Justice.

§ GİRİŞ

Bilgi edinme hakkı, Türk hukuk sisteminde 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu’nun2004 yılında yürürlüğe girmesi ile birlikte yasal, 2010 yılında 1982 Anayasası’nın 74’üncü maddesine2 eklenen dördüncü fıkra ile de anayasal dayanağa kavuşmuştur. Anayasa Mahkemesi tarafından da belirtildiği gibi, bilgi edinme hakkı, “yönetilenlerin yönetenleri denetleyebilmesinin, dolayısıyla hukukun üstünlüğünün sağlanabilmesinin çok önemli bir aracı olarak işlev görmektedir. İçeriğinde, kişilerin kendileri ile ilgili olarak talep ettikleri bilgi veya belgeleri alma ve incelemeleri, idarenin düzenli olarak kamuoyunu bilgilendirmesi, kişilerin kendi haklarında işleme konulmuş bilgilerin düzeltilmesini talep etmeleri (Gülan, 2004: 103) gibi unsurları barındıran bilgi edinme hakkı, devletin demokratik niteliğinin geliştirilmesi ve bireyin temel hak ve özgürlüklerinin korunması hususlarında önemli bir rol oynadığından, demokratik hukuk devletinde vazgeçilmez bir hak niteliğine sahip bulunmaktadır”3. Anılan hakka, idarenin şeffaflığı ilkesi ile ilişkisi açısından yaklaşan Danıştay ise söz konusu ilkeyi tamamlayan haklardan en önemlisinin bilgi edinme hak ve özgürlüğü olduğunu belirtmiş ve “bilgi edinme hakkı ilgililerin karar alma süreçlerine katılabilmelerine, denetim mekanizmalarının etkin bir şekilde işletilebilmesine ve hak arama özgürlüğünün etkili bir şekilde kullanılabilmesine olanak sağlamaktadır”4 şeklinde bir saptama yapmıştır.

Bu hakkın düzenlendiği 4982 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 2004 yılından bu yana, başta “Bilgi Edinme Hakkı Kanunun Uygulanmasına İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmelik”5 (bundan sonra “ilgili Yönetmelik” şeklinde anılacaktır) olmak üzere konuyla ilgili düzenleyici işlemler6 yürürlüğe girmiş, hakkın kullanılmasını sağlayacak idari birimler ile Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu (BEDK) kurulmuştur.

Genel idari usul için çok önemli bir ilke olan (Akyılmaz, 2000: 151) bilgi edinme hakkının, Türk hukuk doktrininde birçok çalışmaya konu olduğu, başta içeriği veya sınırları olmak üzere, farklı açılardan incelendiği görülmektedir. Ne var ki bu hakkın kullanılabilmesi için öngörülen usul kuralları alanında karşılaşılan hususlar, söz konusu hakkın Türk pozitif hukukundaki yerini almasının üzerinden 12 yıl geçtiği halde, hâlâ dikkat çekici olmaya devam etmektedir.