Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Türkiye’de Siyasi Parti Üyelerinin İhracına İlişkin Kararların Yargısal Denetimi

Judicial Review of the Decisionson Expulsion of Members by Political Parties in Turkey

Hasan Atilla GÜNGÖR

Türkiye’de, Siyasi Partiler Kanunu’na göre, üyelerin siyasi partilerden ihraç edilmesi kararları yargı tarafından esastan denetlenememektedir. Bunun anlamı yargının sınırlı bir denetim yetkisine sahip olduğu ve sadece şekil açısından bir değerlendirmede bulunabileceğidir. Böylece söz konusu düzenleme ile parti içi çoğunluklara, üyeleri partiden çıkarmak ve parti disiplinini sağlamak için neredeyse yargısal denetime tabi tutulmayan önemli bir yetki verilmiş olmaktadır. Fakat diğer taraftan, bu yetki etkin yargısal denetim olmaması nedeniyle çoğunluk hakimiyetinin gerçekleştirilmesi için bir araç olarak da kullanılabilir. Bu nedenle kuralın varlığı ve uygulaması, sadece parti üyelerini etkilememekte aynı zamanda ilgili düzenleme parti içi demokrasiyi de etkilemektedir. Bu çerçevede, mevcut düzenleme ve ilgili mahkeme kararları, yasama ve yürütme organlarının bakış açısını belirleyebilmek için tarihsel bir yaklaşımla ele alınacaktır. Sonunda da, hem parti özgürlüğünü hem de bu kararlar üzerinde etkin yargısal denetimi amaçlayan bir öneri sunulacaktır.

Siyasi Partiler Kanunu, Yargısal Denetim, İhraç Kararı, Parti içi Demokrasi-Demokrasi.

The decisions to expel the members from political parties cannot be examined by the courts inrespect of substance according to Political Parties Law in Turkey. It means that courts have very limited jurisdiction with regard to respective decisions and can examine only in terms of procedure. As such, an important power is given with this regulation to the majority in political party to expel the members and ensure the intra party discipline which is not virtually subject to judicial review. On the other hand, this power can be instrumentalized to realize the majority hegemony due to lack of effective judicial review. Thus, existence and application of this rule does not only affect the party members but also it has impact on intra-party democracy. In this context, current regulation and related court decisions will be examined in chronological perspective to determine the opinion of legislative and judicial branches about the issue. Lastly, the paper offers some suggestions in order both to protect the intra-party freedom and to establish an effective judicial control over these decisions.

Political Parties Law, Judicial Review, Expulsion Decision, Intra Party Democracy, Democracy.

I. GİRİŞ

Türkiye’de parti içi demokrasinin hayata geçirilmemesi, mevcut hukuki düzenlemelerden ziyade, toplum içerisindeki çoğunluğun siyasete ve siyasetin araçlarına verdiği anlamla açıklanabilir. Bu nedenle pozitif hukuk, büyük ölçüde konuya ilişkin genel algının bir sonucudur; ama aynı zamanda en etkili enstrüman olarak da işlev görmektedir. Zira parti içi demokrasinin önüne engel teşkil eden toplumsal değerlendirmeler, siyaset yolu ile pozitif hukukta da meşruluğunu sağlayarak siyasal sisteme karakterini vermektedir. Bunun neticesinde de siyasal sistemin omurgasını oluşturan partiler, iç işleyişi bakımından demokrasiden uzaklaşmaktadır. İlk bakışta partilerin kendi iç sorunu ya da tercihi gibi görünen bu sonuç sadece partileri değil; partilerin fonksiyonlarını gereği gibi yerine getirmesi konusunda menfaati olan toplumu da olumsuz etkilemektedir. Dolayısıyla parti içi demokrasiyi engelleyen unsurların pozitif hukukun güvencesinden çıkarılmasında, hiç şüphesiz kamu yararı söz konusudur.

Bununla birlikte herhangi bir şekilde pozitif hukukta yapılacak bir değişiklik; siyasal kültürü tek başına etkileyebilecek kudrete sahip değildir. Çünkü bir kural, ancak o kuralın yöneldiği değere sahip çıkan toplumlarda tam olarak anlam ifade edebilir. Dolayısıyla pozitif hukuktan parti içi demokrasiyi engelleyen kuralların çıkarılmasından beklenilebilecek olan fayda; büyük ölçüde, mevcut anlayışın hukuki meşruiyetinin kaldırılması ile olası bir değişimin önünün açılmasından ibarettir. Bu açıdan bakıldığında, haklarında ihraç kararı verilen parti üyelerini güvencesiz bırakan mevcut düzenlemenin kaldırılması, parti içi demokrasinin önünü açabilecek değişikliklerden birisi olarak tanımlanabilir.

Her kişi topluluğu gibi siyasi partilerde de, topluluğun menfaati ile uyuşmayan ya da birliği bozan üyelere çeşitli disiplin yaptırımları uygulanabilir ve bu yaptırımların uygulanması topluluğun varlığı için bir zorunluluktur. İhraç kararları ise; bu yaptırımlar içerisinde sonuçları itibariyle en ağır nitelikte olanıdır. Ancak bu ağırlık sadece üyenin siyasal yaşamına yapmış olduğu etki ile açıklanamaz. Çünkü ihraç kararları hukuki denetimin olmadığı bir yapıda, parti içi çoğunlukların muhalif olanları ya da parti yönetimine aday olanları bertaraf etmesini sağlayan kullanışlı bir araç haline gelebilir. Bu da söz konusu kararların sadece partiyi ve ihraç edilen üyeyi değil, ülkenin siyasal yaşamına yapacağı etki dolayısıyla kamuyu etkileyeceği anlamına gelmektedir. Bu nedenle genel anlamda parti içi disiplin kararları yerine siyasal sisteme yapmış olduğu etki nedeniyle ihraç kararları çalışmanın merkezine alınmıştır.