Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Nüfuz Ticareti Suçu

The Offence of Trading in Influence

Ramazan KEKLİK

Kanun koyucu, bu düzenleme ile kamu idaresinin güvenilirliğini korumayı hedeflemiştir. Failin kamu görevlisi olması ağırlatıcı nedendir. Nüfuz sahibi ve iş sahibi konumundaki iki fail tarafından işlenebilen suçun mağduru ismi kullanılan kamu görevlisidir. Suçun iki tarafının fiilleri ayrı ayrı tanımlanmış ve ayrı yaptırımlara bağlanmıştır.

Tamamlanmış suçtan bahsedebilmek için taraflar arasında haksız bir işin gördürülmesi ve karşılığında menfaat temini hususlarında bir anlaşmanın varlığı yeterlidir. Suçun manevi unsuru, özel kast niteliğindedir. Bir tarafın teklifinin diğer tarafça kabul edilmemesi durumunda teklif sahibi fail suçun tamamlanmış hali için öngörülen cezanın yarısı ile cezalandırılacaktır. Suça aracılık eden ve suçtan kaynaklanan menfaati kabul eden kişilerin müşterek fail olarak cezalandırılması öngörülmüştür.

Nüfuz Ticareti, Kamu Görevlisi, Yolsuzluk, Kamu İdaresi.

The law-maker aims to protect credibility of public administration by arranging this crime. When the offender is a public servant his punishment will be harder. The victim of this crime is the public servant whose reputation is misused. There are two sides of the crime who are named as influential person and job owner. The acts of offending parties are defined and imposed sanctions separately.

A completed crime of trading in influence requires an agreement between two sides which includes an act of giving directly or indirectly of any undue advantage to anyone who asserts or confirms that he or she is able to exert an improper influence over the decision-making of any public servant. The moral element of the crime is special intent. If the proposal of one person is not accepted by the other one, the proposal owner would be punished with the half of the penalty which is prescribed for the incomplete state of the offence. It is foreseen that the persons mediating or accepting the benefit from this crime would be punished as a joint perpetrator.

Trading in Influence, Public Servant, Corruption, Public Administration.

Giriş

Kamu otoritesinin bir toplumdaki bireyler üzerindeki etkisi tartışılmaz derecede büyüktür. Çağdaş toplumlarda kamu otoritesini kullanan devlet aygıtının doğrudan veya dolaylı etkisi, gündelik hayatın hemen her safhasında bariz şekilde hissedilebilmektedir. Toplumların gelişmişlik düzeyi ile kamu idarelerinin bireylere karşı tutumları ve davranışları arasında ciddi bir korelasyon olduğu bugün için tartışılmazdır. Bu itibarla, kamu idaresini temsil eden kamu görevlilerinin bireylere karşı tarafsız, eşit ve iyiniyetli yaklaşması hayati bir öneme sahiptir. Öte yandan kamu düzeninin tesisi, büyük oranda bireylerin bu konuya verdikleri önem ve bu konuda kamu idaresine duydukları güven sayesinde mümkün olabilmektedir. Dolayısıyla, kamu görevlilerinin bireylere yönelik tutumları ve davranışları, kamu düzeninin temini ve temadisi ile toplumsal gelişimin yönü bakımından önem taşımaktadır.

Tüm bu hususların farkında olarak kanunkoyucular, kamu görevlilerinin tarafsızlıklarını yitirmelerine yol açan temel motivasyonlardan biri olan menfaat temini olgusunu ve bağlantılı hareketleri ceza tehdidiyle yasaklamayı, devlet olmanın temel bir gereği olarak addetmişler ve bu amaca yönelik yasama faaliyetlerinde bulunmuşlardır. Nüfuz ticaretinin suç olarak tanımlanmasına yönelik kanuni düzenlemeler de bunlar arasındadır. Nüfuz ticareti suçu, büyük oranda bu konuda daha çok bilinen rüşvet, zimmet ve irtikâp gibi suçlara nazaran daha hafif yaptırımlar öngörmesine rağmen bu suçların şekli yapısı ve ispat güçlüğü nedeniyle kamu idaresinin güvenilirliğinin korunmasında ikincil, fakat vazgeçilmez bir güvence niteliğindedir.

I. Genel Olarak

Nüfuz ticareti, kelime anlamı itibarıyla "Bir kimsenin bulunduğu makamın gücüne dayanarak bazı işlere karışıp kendine çıkar sağlaması"1 anlamına gelmektedir. Bu haliyle, yasal tanımları da dikkate alındığında, nüfuz ticareti suçu ile başta rüşvet suçu olmak üzere diğer "Kamu İdaresinin Güvenilirliğine ve İşleyişine Karşı Suçlar" arasında bir kavram kargaşası ilk anda ortaya çıkmaktadır. Öyle ki nüfuz ticareti ile rüşvet alma eylemlerini kelime anlamı itibarıyla birbirinden ayırmak mümkün değildir.