Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Haksız Haciz Sebebiyle Kişilik Hakkı İhlalinin Hukuksal Sonucu Olarak Mânevi Tazminata Hükmedilmesinin Şartları ve Konuya İlişkin Yargıtay Kararlarının Değerlendirilmesi

The Terms of Moral Damage Adjudge as a Result of Unfair Attachment’s Legal Result Based on Violation of Personal Rights Because ofUnfair Attachment and Assessment of Supreme Court Decisions Concerningto The Subject

Nejat ADAY

Haksız haciz, uygulamada çok rastlanılan bir haksız eylem türüdür. İhtiyati haczin haksız olduğunun sonradan anlaşılması veya mahcuz mala istihkak davasının kabulü halinde mağdur lehine zarar şartı aranmaksızın götürü bir tazminat esası kabul edilmiştir. Bunun sonucunda, maddi ve mânevi zararların giderimini amaçlayan ayrı bir dava açılması halinde nasıl hareket edileceği konusunda uygulamada tereddütler oluşmaktadır. Kusur ve kusursuz sorumluluk esaslarının birbirine karıştığı bu farklı olguların birbiriyle irtibat içinde incelenmesi, çalışmanın birincil amacını oluşturmaktadır. Böylece uygulama için açıklayıcı ve tutarlı bir açıklama şeması sunulacaktır. Diğer yandan, mahkemelerin geçmişten gelen alışkanlıkla mânevi tazminata hükmedilmesi için ağırlaştırılmış bir takım şartlar araması da kanaatimizce yerinde değildir. Mânevi tazminat talebinin maddi tazminat talebinden farkı, zararın türü ve niteliğinde yatmaktadır. Kişilik hakkının ihlal edilmiş olması için haczin uygulanması yeterlidir. Fiili haciz yapılmış olup olmadığı, mânevi zararın miktarını tayinde rol oynayabilirse de kaydi haczin mânevi zarara yol açmayacağı düşüncesi doğru değildir.

Haciz, Manevi Tazminat, Kişilik Hakkı İhlali.

Unfair attachment is a common type of tort in practice. Lump sum compensation without requiring damages is regulated in favour of the injured party in case of the later detection that the provisional attachment has been unfair or the acceptance of the action of replevin regarding the attached property. Consequently, in practice, there are hesitations regarding how to act in case of bringing a separate action claiming material and moral damages. The primary purpose of the study is to examine these different facts intermingling the fault and absolute liability principles and the connection among such. Thus, an explanatory and consistent scheme of explanation for practice shall be presented. On the other hand, in our opinion, it is not proper for the courts to require heavier conditions by force of habit to grant moral damages. The difference between the claim for moral damages and the claim for material damages lies beneath the type and characteristic of the damage. The implementation of attachment is enough to violate the personal right. Even though whether the actual attachment is implemented or not may play a role in determination of the amount of moral damages, the idea that the registered attachment does not cause moral damages is inaccurate.

Unfair Attachment, Moral Damage,Violation of Personal Rights.

I. HAKSIZ HACZİN HUKUKİ NİTELİĞİ

Haksız haciz, tüm koşulları gerçekleştiğinde BK 49 anlamında haksız eylem oluşturur1. Bu sebeple, haksız hacze maruz kalan kimsenin talep edebileceği maddi tazminata ilişkin koşullar için BK’nın 50. vd. hükümlerine, mânevi tazminata ilişkin koşullar için ise 56. vd. hükümlerine bakılması gerekir. BK’nın 53 ve 54. maddeleri ölüm ve sair bedensel zararlarda talep edilebilecek tazminat kalemlerini, 55. maddesi ise destekten yoksun kalma tazminatını düzenler. BK 56 hükmünde, kişilik hakkının bedensel bütünlüğe ilişkin unsurlarının ihlali halinde talep edilebilecek mânevi tazminat düzenlenmiştir. BK 57 ise, haksız eylemin bir türü olan haksız rekabete ilişkin hukuksal sonuçları düzenler. İncelememizin birincil ilgi odağı olan düzenleme BK 58 hükmüdür.

Haksız haciz ile mağdurun bedensel bütünlüğünün ihlali mümkün olmadığından2 BK 56 hükmünde düzenlenen olgular incelemenin kapsamı dışında kalmaktadır. Haksız haczin haksız rekabet oluşturması da mümkün değildir; dolayısı ile BK 57 hükmü de incelenmeyecektir. Malvarlığı zararlarının tazmininde Yargıtay nisbeten tutarlı bir çizgi izlemekte, haksız haciz halinde ortaya çıkan bu tür zararların giderimine hükmetmektedir. Dolayısı ile, incelemede maddi zararın tazminine yol açan olgulara sadece mânevi tazminata ilişkin aydınlatıcı rolü olduğu ölçüde değinilecektir3. Kanımızca bu rol önemlidir; çünkü, zararın türü ve tazminat miktarının belirlenmesindeki ölçütler dışında bu iki tazminatın koşulları arasında fark bulunmamaktadır. Bunlar; haksız eylemin varlığını gösteren mutlak hak ihlali, ihlalin hukuka aykırılığı (genel davranış kuralı ihlali), maddi veya mânevi zararın varlığı, eylemle zarar arasındaki uygun nedensellik bağıdır.

Haksız hacze maruz kalan kimsenin bazı malvarlığı hakları ile kişilik hakkının bir takım unsurları zarar görebilir. Bunların başında kişinin onur ve haysiyeti ile ruh bütünlüğü gelir. Haksız haciz kişinin mânevi çöküntü yaşamasına, yaşama sevincinin azalmasına neden olur. Her halde haksız haciz işlemi ile kişilik hakkının ihlal edilmiş olacağı açıktır4. Sorun, mânevi tazminata hükmedilebilmesi için bu ihlalin yanında aranacak koşullarla ilgilidir.