Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Olağanüstü Yönetim Usullerine ve Türk Anayasalarında Olağanüstü Yönetim Uygulamalarına Genel Bir Bakış

A General Aprroach to State of Emergency in Turkish Constitutions and it’s Practice in Constitutions

Seçkin YAVUZDOĞAN

Kamu düzenini şiddetli ve yaygın bir şekilde sarsan, giderek devletin varlığını tehdit eden bunalımlar, tehlikeli durumlar, tabii afetler, salgın hastalıklar konusunda hem ülkenin geleceğini sağlamak, hem de vatandaşların temel hak ve hürriyetlerini korumak amacıyla önceden önlem almak demokratik devletler için önemli bir görevdir. Devlet, mevcut hukuk kuralları ile karşılama imkanının bulunmadığı bir tehdit veya tehlike karşısında olağanüstü hal rejimlerine başvurur ve bu rejimin bir parçası ve gereği olarak kamu özgürlüklerinin kullanımını durdurabilir. Demokratik devlet, insan haklarına saygıyı ve uluslararası sözleşmelerden doğan yükümlülükleri göz önünde bulundurarak anayasal çerçeve içerisinde bu tür olumsuzlukların giderilmesi konusunda olağanüstü yönetim usul ve metodlarına başvurmak için düzenleme yapmak zorundadır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti de tarihsel süreç içerisinde geçirmiş olduğu olağanüstü dönemlerle birlikte birtakım etkin önlemler alma zorunluluğunu hissetmiş ve Anayasalarına olağanüstü hale ilişkin düzenlemeler koymuş, yürütme organına istisnai yetkiler tanımıştır.

Olağanüstü Yönetim Usulleri, İnsan Hakları, Anayasa.

One of the must important duty of democratic states in order to protect fundamental rights and freedoms of their citizens and the future well-being of country is to take measures in advance in the crisis, widespread and violent acts such as natural disasters, epidemic diseases, state of emergency and war, which increasingly threat the existence of the state and disrupt the public order. States may face some emergency situations which may en danger or threathen the legal order and they may need to declare emergency power in order the cope with these situations. States may derogate their duties arising from human rights during the emergency regimes as a part of the legal order of it.

Taking into account the respect for human rights and the obligations arising under international agreements which me state is a party to democratic states, aiming to improve these situations, must enact necessary regulations within the constitutional context for the application and implementation of the means and methods of state of emergency. The Turkish Republic of Turkey has felt that some necessary measures must be taken in the state of emergencies which have been observed in the past cases and therefore has provided some provisions in its constitutions governing these situations.

State of Emergency, Human Rights, Constitution.

GİRİŞ

Bu çalışmada olağanüstü yönetim usulleri ve bu usullere neden başvurulmak zorunda kalındığı, olağanüstü yönetim usullerini izaha çalışan teoriler ve bu teorilerin eksik yönleri irdelenmeye çalışılacaktır. Daha sonra 1982 Anayasası dönemine kadar Türk Anayasalarında yer almış bulunan olağanüstü yönetim uygulamaları ve bu anayasalar döneminde çıkarılmış bulunan ve bu yönetimlere özgü hükümler içeren kanunlar ana hatlarıyla anlatılmaya çalışılacaktır. Son olarak 1982 Anayasası’nın 119.-122. maddeleri arasında düzenlenen olağanüstü yönetim usulleri olan; olağanüstü hal ve sıkıyönetimin unsurları, bu yönetim usullerinin yargısal ve siyasal denetimi üzerinde durulmuştur.

Olağanüstü hal rejimi insanlık tarihinde ve hukuk düzeninde uygulamasına yeni başlanmış bir durum değildir. Asırlar boyunca birçok ülkede mütemadiyen, doğal afet, savaş hali, ayaklanma gibi olağanüstü durumlar ortaya çıkmıştır. Örneğin, Yunanlılar tehlike hallerinde cemiyetin güvenliğini ve selametini sağlayabilmek için, bu işin sorumluluğunu “seçilmiş tiran” denilen birine veriyorlardı.1 Roma’da cumhuriyetin kurulmasından sonra, olağanüstü hallerde “kanuni diktatörlük” adında bir kurum oluşturulmuştu. Tehlike anlarında iki konsülden bir tanesi sınırsız yetkilerle donatılarak cemiyetin güvenliğini sağlamak için diktatör ilan edilirdi. Avrupa’da anayasacılık hareketinin başlamasıyla, olağanüstü hal kavramı anayasalara girmeye başlamış ve hukukileşmiştir.

Olağanüstü hallerin demokratik anayasalarda normal hukuk düzeninden ayrı bir yönetim usulü olarak kabul edilmesiyle olağanüstü hal rejimi hukuk dışı veya hukuk üstü değil, tamamen hukuki bir yönetim şeklini almıştır. Bu arada önemle belirtmek gerekir ki savaş, savaş tehlikesinin ortaya çıkması, ayaklanma, iktisadi buhran gibi devletin güvenliği bakımından tehlike yaratan durumlar birer olağanüstü hal rejimi değil bu rejimin kurulmasına sebep olan maddi olaylardır.2