Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılacak Yerlerin Değerlendirilmesi (2/B Alanlarının Durumu)

The Evaluation of the Land that Will be Qualified as Non-Forest Land Under the Name of Treasury 
(The Situation of 2/B Land)

Levent Öcal,Şebnem Akipek

Dünya yüzeyinde milyonlarca metrekarelik alan ormanlarla kaplıdır. Bu sayede soluduğumuz havanın kalitesi artmakta ve yaşanabilir ekolojik dengenin sağlanması mümkün olmaktadır. Ülkemizde ormanların korunması maksadıyla, Osmanlı döneminden günümüze kadar geçen sürede çok çeşitli tedbirler ve yasal düzenlemeler getirilmeye çalışılmıştır. Ancak bu tedbirler ve düzenlemeler karşısında ne yazık ki istenilen düzeyde bir koruma sağlandığını ifade etmek zordur. Orman arazileri bilinçsiz kullanımları ve tahrip edilmeleri sonucunda yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştır. Ormana bitişik alanlarda geçimlerini sürdürmeye çalışan insanlar yıllar içinde ya orman arazilerine girerek buradaki ağaçları ortadan kaldırmışlar ya da ormanların doğal gelişim sürecini engellemişlerdir. Yapılan kadastro çalışmalarında orman olarak nitelenen yerlerin günümüzde artık orman vasıflarını kaybetmesi neticesinde, yıllardır bölge halkı ile süre gelen ihtilafların da önlenmesi maksadıyla, bu arazilerin vatandaşlara satışı yoluyla düzenlemeye gidilmesi 6831 sayılı Orman Kanununun 2/B maddesi ile gerçekleştirilmiştir. Çalışmada orman arazilerinin durumu başta Anayasa olmak üzere, mevcut yasal düzenlemeler kapsamında incelenmektedir.

Orman Arazileri, Arazi, Taşınmaz, Kadastro, Tapu Kaydı, Mülkiyet, Kamulaştırma, Orman Köylüsü.

The surface of the Earth is covered with forests of millions of square meters of space. In this way, not only the quality of air we breathe is increasing, but also it becomes possible to ensure the liveable ecological balance. In order to achieve the aim of the protection of the forests, starting from the Ottoman times till today, many precautions have been taken and several different pieces of legislation have been enacted. But still it is impossible to reach to the desired level of protection. By destroying through unconscious use, the forest lands were faced with danger of extinction. People trying to maintain their livelihood in the area adjacent to the forest, in the course of time, enter the forest land and demolish the trees or prevent the natural development of forests. Some lands, had qualified as forest in the cadastral work, have lost their characteristics of forests and the prevention of conflict between local people were needed. Therefore, Forestry Law (No. 6831) is intended to respond to these needs, through the sale of these lands to citizens according to the article 2/B. In this study, the situation of forest land is examined under the present legislation, especially considering the constitutional provisions.

Forest Land, Land, Immovable Property, Cadastral, Land Registry, Ownership, Expropriation, Forest Neighboring Peasant.

I. GİRİŞ

Ormanlar hayatımızın vazgeçilmez doğal kaynakları arasında önemli bir yere sahiptir. İnsanoğlunun yaşamını devam ettirebilmesi, atmosferde mevcut temiz havanın sürdürülebilirliği ile yakından ilgilidir. Ormanları, dünyamızın akciğerleri olarak kabul ettiğimizde, aldığımız her nefeste onun katkısını bir kez daha düşünmek ve ona göre politikalar üretmek mecburiyetindeyiz. Bu politikaların başında da kuşkusuz orman alanlarının sınırlarının belirlenmesi, korunması, orman ve orman ürünlerinden yararlanılmasının koşullarının tespiti ve orman mevzuatının topyekûn yasal bir zemine dayandırılması yatmaktadır.

Ormanlar taşıdıkları değer itibariyle, neredeyse bütün dünyada diğer taşınmazlardan farklı bir hukuki rejime tabi tutulmaktadır. Ülkemizde de, başta Anayasal düzenlemeler olmak üzere, Orman Kanunu ve bu alanı düzenleyen çeşitli Kanunlar ve yönetmelikler kabul edilmiş, ormanların özel olarak korunması ve konu hakkında ayrıntılı düzenlemeler getirilmesi amaçlanmıştır. Orman mülkiyeti bakımından durum incelendiğinde, Osmanlı İmparatorluğu döneminde ve Cumhuriyetin ilk yıllarında çeşitli politikalar yürütülmüş, ormanlar hakkında özel düzenlemeler getirilmiştir1.

Ormanlar, kamu mallarının üç çeşidi olan; orta malları, hizmet malları ve sahipsiz mallar ayrımından2, sahipsiz mallar statüsündedir. Kamu malları devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Hüküm ve tasarruf ifadelerinden, devletin bu mallar üzerinde sahip olduğu egemenlik yetkisi anlaşılmaktadır. Devlet bu yetkiye dayanarak kamu malları üzerinde özel mülkiyet ilişkisi kurabileceği gibi kamu mülkiyeti ilişkisi de kurabilir. Türk hukuk sisteminde hâkim görüşe göre devlet, kamu malları üzerindeki hüküm ve tasarruf yetkisini kamu mülkiyeti şeklinde düzenlemiştir3.