Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Sosyalist Düşüncede ve Sovyetler Birliği Pratiğinde “Devlet”

“State” in Socialist Idea and Soviet Union Practice

Emrah ŞİMŞİR

Bu çalışmada, öncelikle ilkel sosyalist akımlardan başlayarak, sosyalizmin geçirdiği tarihsel süreç ele alınmıştır. İkinci olarak, ütopik sosyalist düşünürlerin ortaya koyduğu modeller incelenmiştir. Bunun yanı sıra, bilimsel (modern) sosyalist düşüncenin temelleri ve reel düzlemdeki yansımaları irdelenmiştir. Keza bu düşüncenin birer ürünü olan 1917 Ekim Devrimi ve ilk sosyalist devlet tecrübesi niteliğindeki Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği mercek altına alınmıştır. Son olarak, sosyalist doktrinde ve Sovyetler Birliği uygulamasında “devlet” kavramının nasıl anlaşıldığı araştırılmıştır. Bu sayede, sosyalizm ve devlet ilişkisi, gerek teorik gerekse pratik bazda ayrıntılı olarak ortaya konmuştur.

Marx, Marksizm, Sosyalizm, Komünizm, Lenin, Sovyetler Birliği, SSCB, Devlet.

In this study, first of all, starting from the primitive socialist movements, the historical period of socialism is discussed. Secondly, models proposed by utopian socialist philosophers are examined. As well as principles of scientific (modern) socialist thought and its reflection in the real plane are investigated. Likewise, the October Revolution of 1917 and the Union of Soviet Socialist Republics, which are products of Marxism are scrutinized. Finally, the concept of “state” in socialist doctrine and the Soviet Russian practice is studied. In this way, relations between socialism and state are put forward in detail on both theoretical and practical basis.

Marx, Marxism, Socialism, Communism, Lenin, Soviet Union, USSR, State.

GİRİŞ

Eşitlik kavramı, öteden beri fikir adamlarının ve fikir akımlarının temel meselelerinden biri olmuştur. Tarih boyunca eşitlik meselesine çözüm getirmek amacıyla birçok teori ortaya atılmış ve birçok uygulama yürürlüğe konmuştur. Esasen tüm mevzu, eşitlik ve özgürlük ilkelerini -biri diğerinin alanına tecavüz etmeksizin- gerçekleştirme hususunda düğümlenmektedir. Kimi fikir akımları eşitlik alanına ağırlık verirken, kimi fikir akımları ise özgürlük alanına yoğunlaşmıştır.

Sosyalist düşünce, eşitlik meselesini kendi özgün anlayışı doğrultusunda çözümlemeye çalışmıştır. Bu çözümleme çabası salt teorik planda kalmamış; pratik düzleme de yansımıştır. İşte çalışmamızın ana eksenini, sosyalist düşünce sistemi ve bu sistem doğrultusunda hayata geçirilen Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’ndeki devlet mekanizması oluşturmaktadır. Bu çalışma sayesinde, öncelikle modern sosyalist düşünceye kaynak teşkil eden fikri ve fiili birikim, tarihsel çerçevede sunulmuştur. Bunun yanı sıra, sosyalist düşüncenin ve Sovyetler Birliği’nin eşitlik idealini gerçekleştirmede başarılı olup olmadığı da irdelenmiştir. Araştırmanın konusu, ana sosyalist akım ve bunun ürünü olan Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği ile sınırlı tutulmuş; Marx’ın temsil ettiği çizginin dışındaki sol akımlar ile SSCB dışındaki sosyalist devletler inceleme dışı bırakılmıştır.

“Modern devlet kuramına ilişkin bütün önemli kavramların, aslında dünyevileştirilmiş ilahiyat kavramları olduğu1” yönündeki tespit dikkate alındığında, hala bazı bireylerin, 21. yüzyılda dahi, -adeta bir dinin mensubuymuşçasına- kendilerini sosyalizme adamaları, hatta onun uğruna ölmeyi ve öldürmeyi göze alabilmeleri olgusu daha anlaşılır hale gelmektedir. Bu noktada çalışmamız, bireylerin zihniyetini ve eylemlerini, toplumların ve devletlerin gidişatını böylesine etkin bir biçimde yönlendirebilen sosyalist düşüncenin daha net bir şekilde anlaşılmasını amaçlamaktadır.