Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Etkin Soruşturma Yükümlülüğü Ve
 Etkili Başvuru Hakkı

Obligations of an Effective Investigation and 
the Effective Remedy

Cem ŞENOL

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, hazırlandığı soğuk savaş döneminin insan hakları anlayışını yansıtan bir metindir. Buna rağmen Sözleşme, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararları ile kendini yenileyebilme ve günün insan hakları anlayışına uyum sağlama imkânı bulmuştur. Zira Mahkeme’nin Sözleşme’yi dinamik ve gelişmeci bir tarzda yorumlaması ile birlikte birçok kavram Sözleşme’nin uygulama alanına dâhil olmuş ve böylece Sözleşme’nin koruma alanı genişlemiştir. Mahkeme’nin içtihatları ile ortaya çıkmış olan kavramların en önemlilerinden birisi, etkin soruşturma yükümlülüğüdür. Yükümlülük, yaşam hakkı ve işkence yasağına yönelik ihlallerin varlığı halinde taraf devletlerin faillerin yakalanıp cezalandırılmasına yönelik olarak etkin bir soruşturma yürütme mecburiyeti altında bulunduğu anlamına gelmektedir.

Etkin soruşturma yükümlülüğünün orta çıkışı, Sözleşme’de yer alan bazı hükümlerin uygulama alanının genişlemesine yol açmıştır. Bu hükümlerin başında Sözleşme’nin 13. maddesinde yer alan etkili başvuru hakkı gelmektedir. Bu çalışmada etkin soruşturma yükümlülüğü ve bu yükümlülüğün Sözleşme’nin 13. maddesinde yer alan etkili başvuru hakkı ile ilişkisi incelenecektir.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Etkin Soruşturma, Etkili Başvuru Hakkı, Pozitif Yükümlülükler.

European Convention of Human Rights is a text which reflects the perception of human rights of the cold-war period when it was drawn up. In spite of this, the contract has had the chance to renew itself and adapt to the perception of today’s human rights with the rules of European Court of Human Rights. Yet several terms have been included into the practical area of the Convention with dynamic and developmental interpretation of the court and in this way protection area of the Convention has expanded. One of the most important terms which have emerged with the court precedents is the obligation of effective investigation. Obligation means that in the event of existence of violation of right to life and prevention of torture, contracting countries are obliged to carry out effective investigation for the arrestment and punishment of actors. Emergence of obligation of effective investigation resulted in the expansion of practice area of some decrees included in the Convention. The leading decree is the right to an effective remedy included in the 13th article of the Convention. In this study the relations of obligation of active investigation with the right of effective remedy included in the 13th article of the Convention will be studied.

European Convention on Human Rights, European Courf of Human Rights, Effective Investigation, Right of Effective Remedy, Positive Obligations.

GİRİŞ

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi1, uluslararası insan hakları hukukunun en önemli belgelerinden biridir. Bu sözleşmeyi insan haklarına ilişkin kendinden önceki belgelerden ayıran en önemli özellikleri, bireyi uluslararası alanda hak sahibi yapması ve bir denetim mekanizması kurmuş olmasıdır. Bu iki özellik Sözleşme’de düzenlenen hakların uluslar arası ölçekte korunmasına imkân tanımıştır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi2, verdiği kararlarda Sözleşme’yi “yaşayan bir metin” olarak ele almış, dinamik ve gelişmeci bir tarzda yorumlamıştır. Strasbourg Mahkemesi’nin bu tavrı, Sözleşme’nin uygulama alanının zamanla genişlemesine ve gelişmelere uyum sağlamasına olanak tanımıştır. Böylece Sözleşme’nin, büyük ölçüde denetim organı olarak görev AİHM’nin kararları sayesinde, zaman içerisinde kendini yenileyebilmesi ve insan hakları alanındaki gelişmelere uyum sağlaması mümkün olmuştur.

Mahkeme’nin kararları ile Sözleşme’nin uygulama alanına dâhil ettiği kavramların en önemlilerinden birisi, “etkin soruşturma yükümlülüğü”dür. Yükümlülük, yaşama hakkı ile işkence yasağının ihlaline yönelik savunulabilir bir iddianın varlığı halinde, iç hukuk organlarınca yürütülecek ceza soruşturmasının, faillerin tespit edilip cezalandırılmasını mümkün kılacak şekilde etkili olmasını ifade etmektedir.

Söz konusu yükümlülük, Mahkeme’nin 1990’lı yılların ortalarından itibaren verdiği kararlar ile ortaya çıkmış ve sonraki içtihatları ile de gelişmiştir3. Bu gelişim içerisinde Mahkeme’nin etkin soruşturma yükümlülüğüne ilişkin verdiği kararlar Sözleşme’nin bazı hükümlerinin uygulama alanının büyük ölçüde genişlemesine neden olmuştur. Bunların başında Sözleşme’nin 13. maddesi ve bu maddede düzenlenen etkili başvuru hakkı gelmektedir.