Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

İslam Hukukuna Göre Yurt Dışında Yapılan Evliliklerin İsviçre’de Tanınması

Ali ÇİVİ

I. İsviçre Milletlerarası Özel Hukuk Kanunu’nun Evliliğe İlişkin Hükümleri

18 Aralık 1987 tarihli İsviçre Milletlerarası Özel Hukuku Kanunu (IPRG) 1 Ocak 1989’da yürürlüğe girmiştir1. Uzun bir hazırlık sonrasında hazırlanan kanunun bazı maddelerinde 1993 yılından itibaren değişiklikler ve eklemeler yapılmıştır. Bugüne kadar yaklaşık 40 madde üzerinde gerçekleşen değişiklikler yoluyla, güncel gelişmelere uyum sağlanmaya çalışılmıştır2. Son olarak kanunun 7. kısmında (Eşya Hukuku) yeralan 108 ve devamı maddelerinde 3 Ekim 2008’de değişikler yapılmıştır. Yurtdışında yapılan evliliklere ilişkin 45. maddedenin II. fıkrasında 1998’de değişiklik yapılmış, 2004 yılında ise maddeye III. fıkra eklenmiştir3.

İsviçre’de evliliğe ilişkin kanunlar ihtilafı kuralları, IPRG’nin 43 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. IPRG’nin 44. maddesi uyarınca İsviçre’de yapılan evliliklere, İsviçre hukuku uygulanır. Ancak bu kuralın bir istisnası bulunmaktadır. 44. maddenin II. Fıkrasında yer alan istisnaî kurala göre, yabancı ülkelerin vatandaşları, İsviçre hukukuna göre evlilik şartlarını yerine getirmiyorlarsa, taraflardan birinin millî hukukuna göre geçerli şartlara sahip olunması halinde, evlilik yapılabilir. Diğer bir ifadeyle, yabancı hukuka göre İsviçre’de evlilik yapmak mümkündür.

IPRG’nin 45. maddesinin I. fıkrasına göre, geçerli olarak yurtdışında yapılmış evlilikler4 İsviçre’de tanınır. Tanıma, nüfus kaydına tescil sırasında ya da nesep bağına, nafakaya, mirasa ilişkin hukukî ihtilaflarda ön mesele olarak talep edilebilir. Ancak IPRG’nin 27. maddesi uyarınca, kamu düzenine aykırılık nedeniyle tanıma reddedilebilir. İsviçreli kanun koyucu, İsviçre hukuk düzeniyle açıkça çelişkili olması halinde kamu düzeni koşulunun kullanılabileceğini öngörmüştür. Kanunun gerekçesinde, kamu düzeni koşulunun uygulanabilmesi için yabancı kararın ya hukukî işlemin „tahammül edilemez“ şekilde İsviçre hukuk düzenine aykırı ve İsviçre hukuk anlayışıyla „tamamen“ uzlaşmaz olması gerektiği belirtilmiştir.5