Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Açısından “Hususiyet” Kavramı

Cüneyt BELLİCAN

I. Genel Olarak

Her türlü edim, eylem eser korumasına sahip olmaz. “Eser”den söz edebilmek için, söz konusu edimin öncelikle sahibinin hususiyetini taşıması gerekir. Sahibinin hususiyetini taşımakla birlikte aynı zamanda FSEK kapsamında sayılan eser türleri1 içinde de yer almalıdır.

Her türlü yaratıcı edim, eser sayılabilir mi sorusu yukarıdaki ölçütler çerçevesinde yanıtlansa da, yaratıcılık düzeyinin yüksek olmasına gerek yoktur. Düşük düzeyli yaratıcı edimler de korunur. FSEK salt başyapıtları değil FSEK 1/B’deki koşulları yerine getirmesi kaydıyla başka yapıtları da korur.

Hususiyet kavramı manevi hak ihlallerinde de önem taşır. Kimi manevi hak ihlalleri, eserin hususiyetinin bozulması şeklinde gerçekleşebilir. Hatta kanun koyucu eserin hususiyetinin bozulmaması gerektiği noktasında, eser sahibinin rızasını bile geçersiz saymıştır. FSEK md. 16 f.3’e göre, “Eser sahibi, kayıtsız ve şartsız olarak yazılı izin vermiş olsa bile şeref ve itibarını zedeleyen veya eserin mahiyet ve hususiyetlerini bozan her türlü değiştirilmeleri menedebilir. Menetme yetkisinden bu hususta sözleşme yapılmış olsa bile vazgeçmek hükümsüzdür.2