Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Eşlerin Soyadı ve Kanun Metni Önerisi

Surname of Spouses and Legislative Proposal

Tuğçem SEÇER

Ailenin soyadı, uzun zamandır tartışılan bir meseledir. Bu tartışmaların çerçevesi ise, kadın ve erkek eşitliğinin sağlanması ile ayrımcılık yasağı kavramlarıyla çizilmiştir. Birçok ulusal ve uluslararası metinde kadın ve erkeğin evlilik birliği öncesinde, içerisinde ve sonrasında eşit haklara sahip olması gerekliliği düzenlenmişken soyadına ilişkin hükümlerin aykırılık meydana getirmesi uzun bir önemli bir sorun olarak görülmemiştir. Ancak zamanla kadının soyadı, erkeğin soyadı ve en önemlisi ailenin soyadı çözülmesi gereken bir mesele haline gelmiştir. Bu çerçevede, birçok hukuk sisteminde ayrımcılığı ortadan kaldırmak ve eşitliği sağlamak amacıyla değişikler yapılmıştır. Kadının soyadı hâlen önemli ve güncel bir meseledir. Çünkü yapılan düzenlemeler, kadının serbestçe soyadı seçmesini mümkün kılmadığı gibi hâlâ yapılması beklenen düzenlemeler de söz konusudur. Özellikle, Anayasa Mahkemesi tarafından 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun kadının soyadını düzenleyen 187. maddesinin birinci fıkrasının Anayasa’ya aykırı bularak iptal edilmesi, konunun güncelliğini arttırmıştır. Bu kapsamda, pek çok yargı kararına, öğreti tartışmalarına, feminist harekete konu olan kadının soyadına ilişkin hüküm yürürlükten kalkmış; ancak halen konuya ilişkin hukuki bir düzenleme yapılmamıştır. Görüleceği üzere kadının soyadı elbette önemlidir; ancak üzerinde pek durulmayan ve konuşulması gereken başka bir mesele, erkeğin soyadıdır. Çünkü erkeğin soyadı meselesi henüz konuşulmasa da kadının soyadı kadar önemlidir ve irdelenmelidir. Bu nedenle, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda yapılması öngörülen yeni soyadı düzenlemesinin kadının ya da erkeğin soyadından ziyade ailenin soyadına yönelik olması gereklidir. Bu çerçevede, çalışmanın birinci bölümünde genel anlamda soyadı kavramı, ikinci bölümünde bir hukuki mesele olarak soyadı, üçüncü bölümünde ise bir kanun metni önerisi getirilmiştir.

Soyadı, Eşitlik, Ayrımcılık, Aile.

The surname of the family has been discussed for a long time. The framework of these discussions is drawn with the concepts of ensuring equality between man and woman and prohibition of discrimination. While, in national and international legislations, it is regulated that woman and man should have equal rights before, during and after marriage, the contradiction of the provisions regarding the surname was not seen as an important problem for a long time. However, over time, the surname of the woman, the surname of the man and, most importantly, the surname of the family has become an issue that needs to be resolved. Unfortunately, the civil law provisions regarding surname still cause inequality and discrimination. In this framework, new regulations have been made in many civil codes to eliminate discrimination and ensure equality. In particular, the Constitutional Court’s annulment of the first paragraph of Article 187 of the Civil Code No. 4721, which regulates the surname of women, has increased the popularity of this issue. Nevertheless, the surname of woman is still an important and current issue. Because current regulations shall not allow women to freely choose her surname. However, another issue that has not been emphasized enough yet but also should be discussed is the surname of man. Because the surname of man is as an important issue as the surname of woman and should be examined. For this reason, the new surname legislation should regulate the family name rather than the surname of the woman or man individually. In this framework, the first part of the study discusses the concept of surname in general, the second part explains surname as a legal issue, and the third part proposes a legal regulation.

Surname, Equality, Discrimination, Family.

GİRİŞ

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu, Mülga 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi’nin kadın ve erkek arasında eşitliği zedelediği düşünülen hükümlerine ilişkin modern bir bakış açısı taşır. Bu çerçevede, kadın erkek eşitliğini sağlamak amacıyla aile hukukuna ilişkin birçok yenilik ve değişiklik getirir. Değişen bu hükümlerden önemli bir kısmı ailenin soyadına ilişkindir.

Bilindiği üzere Türk Hukuku’nda kadın ve erkek arasında ayrımcılığı ortadan kaldırmak ve eşitliği sağlamak amacıyla soyadına ilişkin hükümlerde birçok değişiklik yapılmıştır. Ancak yapılan değişikliklerin yeterli olmaması nedeniyle süreç içerisinde mahkeme kararları ile eşitlik sağlanmaya çalışılmış; buna karşın hukuki mevzuatta yeterli ve gerekli düzenlemeler hâlen yapılmamıştır.

Son olarak, Anayasa Mahkemesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun soyadını düzenleyen, “Kadın, evlenmekle kocasının soyadını alır; ancak evlendirme memuruna veya daha sonra nüfus idaresine yapacağı yazılı başvuruyla kocasının soyadı önünde önceki soyadını da kullanabilir. Daha önce iki soyadı kullanan kadın, bu haktan sadece bir soyadı için yararlanabilir.” biçimindeki 187. maddesinin birinci fıkrasını Anayasa’ya aykırı bularak iptal etmiştir1. Bu kapsamda, pek çok yargı kararına, öğreti tartışmalarına, feminist harekete konu olan kadının soyadına ilişkin hüküm yürürlükten kalkmış; ancak halen konuya ilişkin hukuki bir düzenleme yapılmamıştır.