Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

AİHM, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay Kararları Işığında Tutuklama

Arrest in Consideration of ECHR, Constitutional Court and Supreme Court Precedents

Kemalettin EREL

Tutuklama, temel hak ve özgürlüklere en ağır müdahaleyi içeren bir koruma tedbiridir. Tutuklamanın amacı, ceza muhakemesinin gerçekleştirilebilmesinin sağlanması ya da geri verme kararının yerine getirilebilmesidir. Kişinin suçu işlediği yolunda kuvvetli suç şüphesinin bulunması tutuklama kararı verilebilmesi açısından yeterli değildir. Bunun yanında kaçma şüphesi ya da delilleri karartma şüphesinin bulunması gerekmektedir. Kaçma şüphesinin varlığının kabul edilebilmesi için aranan husus soyut kaçma tehlikesi ya da kaçma potansiyeli değil somut vakıalardır. Delilleri karartma açısından, somut olguların varlığı değil kuvvetli şüphe aranmaktadır.

Tutuklama kararı verilmesi halinde ise suçun katalog suçlardan olması hakimin gerekçe gösterme zorunluluğunu ortadan kaldırmamaktadır. Tutuklama konusunda ülkemizde en çok eleştirilen husus tutuklama kararlarında yeterli gerekçe gösterilmemesidir. Nitekim AİHM ülkemizi tutuklama ya da tutukluluğun devamına ilişkin kararlarda gerekçe gösterilmemesi nedeniyle mahkûm etmektedir. Tutuklamaya, tutukluluğun devamına veya tahliye isteminin reddine karar verilirken gerekçede mutlaka, kuvvetli suç şüphesini, tutuklama nedenlerinin varlığını ve tutuklama tedbirinin neden ölçülü olduğu hususları somut olgularla, somut olaya uygun olacak şekilde gösterilmelidir.

Koruma Tedbiri, Tutuklama, Gerekçe, Temel Hak ve Özgürlükler, Kuvvetli Suç Şüphesi, Kaçma Şüphesi, Delilleri Karartma Şüphesi, Tutuklamada Azami Süre, AİHM, AİHS, Bireysel Başvuru.

Arrest is a preventive measure involving the most critical intervention to fundamental rights and liberties. The aim of the arrest is enabling the criminal procedure or fulfillment of the restitution decision. Having strong criminal suspicion about somebody is not sufficient to issue an arrest warrant. Escape suspicion and obfuscate evidence suspicion should be accompanying along with. For accepting the existence of escape suspicion, tangible facts should be sought not the mere escape possibility or abstract escape danger.

As for the arrest decision is given, the type of the crime being one of the catalogue crimes doesn’t remove the obligation that the judge has to give a reason. The most criticized aspect on the arrest issue in our country is not to give an adequate reason in arrest rulings. Indeed ECHR condemns our country for not to give reason in arrest and continuation of arrest decisions. Strong criminal suspicion, existence of arrest reasons and why the arrest measure is proportional should be given in the reason with concrete facts being conformed with the concrete incident when ruling on arrest, continuation of arrest or refusal of release request.

Preventive Measure, Arrest, Reason, Fundamental Rights and Liberties, Strong Criminal Suspicion, Escape Suspicion, Obfuscate Evidence Suspicion, Maximum Time in Arrest, ECHR, Individual Application.

I. Giriş

Ceza Muhakemesi Kanunumuzda düzenlenen bir koruma tedbiri olan tutuklama, kişinin özgürlüğüne en ağır müdahaleyi içermektedir. Gerçekten de tutuklama, diğer koruma tedbirlerine göre, kişilerin yaşamı üzerindeki en olumsuz etkileri oluşturan koruma tedbiridir.

Bu özelliği nedeniyle, ancak şartların oluşması halinde ve istisnai hallerde bu tedbire başvurulmalıdır. Ancak ülkemiz uygulamasında tutuklama tedbirine çok sık olarak ve iç hukuktaki şartları bile oluşmadan başvurulması, yeterince gerekçe gösterilmemesi ve uzun tutukluluk süreleri, hem iç kamuoyunda hem de uluslararası alanda yoğun şekilde eleştirilmektedir. Nitekim Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından tutuklama ile ilgili olarak ülkemiz aleyhine verilmiş ihlal kararlarının sayısı oldukça fazladır.

2010 yılında yapılan Anayasa değişikliği sonrasında Anayasa Mahkemesi de bireysel başvuru yoluyla tutuklama konusundaki ihlalleri incelemeye başlamış ve bu konuda önemli kararlar vermiştir.