Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

İş Hukuku Boyutuyla Eğitim Karşılığı Çalışma Taahhüdü, Eğitim Giderini İade Borcu ve Ceza Koşulu

Commitment to Work for a Fixed Period in Exchange for Training, Reimbursement of Training Expenses and Contractual Penalty under the Perspective of Labour Law

Artür KARADEMİR

İşverenin daha vasıflı personel ihtiyacını karşılamak için işçilerini yurt içinde veya yurt dışında meslekî eğitime tabi tutması veya eğitim giderlerini karşılaması muhtemeldir. İşte, işçiye sağlanacak eğitimin gerektirdiği giderlerin işveren tarafından karşılanması halinde, işçinin belli bir süre çalışmayı taahhüt etmesi; bu taahhüde aykırı davranması halinde ise işverence yapılan eğitim giderlerinden sorumlu olacağına ilişkin anlaşmalar kural olarak geçerlidir. Eğitim giderlerinin işçiden talep edilebilmesi, eğitimin işçinin kariyer gelişimine katkı sağlayan nitelikli bir eğitim olmasına bağlıdır. Ayrıca, eğitim giderlerine ilişkin geri ödeme kayıtlarının işçiye karşı ileri sürülebilmesi, iş sözleşmesinin hangi sebeple sona erdiğinin de araştırılmasını gerektirmektedir. İş sözleşmesi işçinin kusurundan kaynaklanan bir nedenle bağlanma süresi içinde sona ermiş ise bu kayıtlar işçiye karşı ileri sürülebilecektir. Buna karşılık, işçinin iradesinin ön planda olmadığı bir durumda işçinin eğitim giderlerinden sorumlu olmadığı kabul edilmelidir. İş sözleşmesinin evlilik veya emeklilik nedeniyle feshedilmesi halinde işçinin iradesi ön planda olduğundan eğitim giderlerinden sorumlu tutulması mümkündür. Aynı sonuç, bedelli askerlik nedeniyle iş sözleşmesini fesheden işçi açısından da geçerlidir. Buna karşılık, zorunlu muvazzaf askerlik hizmeti nedeniyle iş sözleşmesini fesheden işçinin sözleşmenin sona ermesi noktasında bir müdahalesi söz konusu olmadığından, işçiyi eğitim giderlerinden sorumlu tutmak adil olmaz. Aynı yorum tarzı iş sözleşmesinin sağlık nedenleriyle veya zorlayıcı nedenlerle feshinde de geçerli olmalıdır. İşletmenin ekonomik riski işverene ait olduğundan, işçinin kusurunun bulunmadığı hallerden sorumlu tutulmaması gerekir. Aynı şekilde, iş sözleşmesi ikale yoluyla sona ermiş ise, ikale teklifinin kimden geldiği fark etmeksizin işçinin eğitim giderlerinden sorumlu tutulmaması gerekmektedir.

Eğitim Giderleri, Ceza koşulu, Askerlik, Evlilik, Emeklilik.

In order to meet the need for more qualified personnel, the employer is likely to subject its workers to vocational training in the country or abroad or to cover the training expenses. The agreements, which include the commitment of the employee regarding the obligation to work for a certain period in exchange for the training that is provided by the employer and the obligation to reimburse the training expenses if the employee breaches that commitment, are in principle valid. The entitlement to demand the training expenses depends on the training being a qualified one that contributes to the career development of the employee. Additionally, the validity of the contractual provisions related to the reimbursement of the training expenses require investigating the reason of the termination of the employment contract. These provisions entitle the employer to recover the training expenses if the employment contract is terminated within the agreed period for a reason arising from the fault of the employee. On the other hand, an employee should not be liable for the reimbursement of the training expenses, if the employment relationship ends within the agreed period for a reason which cannot be attributed to the employee. In case the employee terminates the employment contract due to marriage or retirement, it is possible to hold the employee liable for the training expenses, since the will of the employee takes a greater part in the termination. The same rule should apply in case of a termination on grounds of a paid military service. However, since the economic risk lies with the employer, it would not be fair to hold the employee liable for the termination of the employment contract due to compulsory military service, force majeur or health reasons when the employee is not at fault. The same rule should apply in terms of the mutual rescission, regardless of who offers to end the employment relationship.

Training Expenses, Contractual Penalty, Military Service, Marriage, Retirement.

GİRİŞ

İşverenlerin vasıflı personel ihtiyacını karşılamak için işçilerini meslekî eğitime tâbi tutmaları karşılığında işçiden belli bir süre çalışma taahhüdü almaları sık karşılaşılan bir olgudur1. İşverenin, işçinin taahhüt ettiği mecburî hizmet süresi (bağlanma süresi2) karşılığında temin ettiği meslekî eğitim, işçinin kariyerinde ilerleme olasılığını arttırmakta; genel olarak işgücü piyasasında tercih edilen bir personel haline gelmesine katkı sağlamaktadır3. Bu açıdan meslekî eğitimin işçinin menfaatine olduğuna şüphe yoktur. Diğer yandan, işveren de işçinin mecburî hizmet süresine ilişkin taahhüdü vasıtasıyla işçiye yaptığı yatırımın karşılığını almaktadır. Bu bakımdan, işçiye meslekî eğitim verilmesi işçinin yararına olduğu kadar, işverenin de menfaatinin gerçekleştirilmesine imkân sağlamaktadır4.

Uygulamada işçinin meslekî eğitim karşılığı taahhüt ettiği bağlanma süresine riayet etmemesi veya genel olarak, bağlanma süresinden önce iş sözleşmesinin feshedilmesine sebep olması halinde eğitim giderlerinin işçiden tahsil edileceğine ilişkin kayıtlara rastlanmaktadır. Böylelikle, bir yandan işçinin bağlanma süresine uyması sağlanırken, diğer yandan sözleşmesel yükümlülüklerin ihlâli halinde işverenin işçiye yaptığı yatırım nedeniyle oluşan zararı karşılanmış olmaktadır. Bununla birlikte, bağlanma süresine uyulmadığı her durumda eğitim giderlerinin talep edilebileceği düşünülmemelidir. Bu noktada, Yargıtay’ın eğitim karşılığı bağlanma süresine aykırılık halinde eğitim giderlerinin iade borcuna ilişkin kapsamlı bir içtihat geliştirdiği ifade edilmelidir5.

Bu çalışmada konuya ilişkin Yargıtay uygulaması, öğretideki görüşlerle birlikte açıklanmaktadır. İlaveten, kıdem tazminatına hak kazandıran hâllerin eğitim giderlerini iade borcunu düzenleyen kayıtlar üzerindeki etkileri incelenmektedir. Ayrıca, özellikle bedelli askerlik ve “emeklilikte yaşa takılanların” iş sözleşmelerini feshetmeleri gibi yeni sayılabilecek toplumsal gelişmelerin eğitim giderini iade borcu karşısındaki durumları tartışılmaktadır.