Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Deniz Turizmi Alanında Yabancılara Tanınan Haklar

Rights of Foreigners in the Field of Sea Tourism

Ceyda SÜRAL EFEÇINAR

18 Temmuz 2021 tarihli ve 7334 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ve 18 Ekim 2022 tarihli ve 6229 sayılı Deniz Turizmi Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile yabancı bayraklı deniz turizmi araçlarının Türk karasularına giriş, çıkış ve Türk karasularında seyir esasları; yabancı bayraklı yatların kabotaj hakları; yabancı işletmelerin deniz turizmi tesisi işletmeleri ve bu tesislerde yabancı istihdamı; yabancı yatların ticari faaliyeti; yabancı bayraklı deniz turizmi araçlarının Türkiye’de kalışına ilişkin düzenlemelerde bir takım önemli değişikliklere gidilmiştir. Bu çalışmanın amacı, yeni düzenlemeler ışığında, deniz turizmi alanında yabancılara tanınan hakları ele almaktır.

Deniz Turizmi, Yabancılar Hukuku, Yabancı Bayraklı Yatlar, Kabotaj Hakkı, Yabancı İstihdamı.

The Act dated July 18, 2021 and numbered 7334 on the Amendment of Certain Acts and the Act on Encouragement of Tourism and the Regulation dated October 18, 2022 and numbered 6229 on the Amendment of the Regulation on Sea Tourism brought significant novelties concerning the entry to and exit from Turkish waters and principles of cruising within Turkish waters for vessels of sea tourism with a foreign flag; cabotage rights of yachts with a foreign flag; operation of sea tourism facilities by foreign enterprises and recruitment of foreign personnel; commercial activity of yachts with a foreign flag; stay of vessels of sea tourism with a foreign flag in Turkey. The aim of this study is to scrutinize the rights of foreigners in the field of sea tourism in light of the most recent regulations.

Sea Tourism, Law of Foreigners, Yachts with a Foreign Flag, Right of Cabotage, Recruitment of Foreigners.

GİRİŞ

Tekne turizmi, Türk turizminde gelişmekte olan alanlardan biridir. Özellikle, COVID-19 krizinden sonra teknelere ve tekne turizmine olan ilgi yoğunlaşmıştır. Akdeniz ve Ege kıyılarının coğrafi yapısı ve ılıman hava şartları, Türkiye’yi dünya çapında yatçılık ve yelkencilik faaliyetleri için çok uygun bir merkez haline getirmiştir. Bugün ülkemiz, deniz turizminde birçok yabancı yelkenci, yatçı ve turist tarafından tercih edilmektedir. Nitekim, yatçılık, günümüzde, uluslararası turizm hareketlerinin bir parçası haline gelmiştir ve deniz turizmi, turizm gelirlerinin yaklaşık yüzde 20’sini oluşturmaktadır1 .

Öte yandan, Kabotaj Kanunu2 ile Türk kıyılarının bir noktasından diğer noktasına yük ve yolcu taşımak Türk bayraklı gemilere hasredilmiştir3 . Bu kısıtlamanın gezi, eğlence, spor amacıyla yabancı bayraklı deniz araçlarında bulunan deniz aracının sahibi dışındaki kişileri kapsayıp kapsamadığı tartışmasının yanı sıra karasularında seyir esasları, gümrük kapısı ilan edilmemiş olan limanlara giriş ve çıkış zorlukları, Türkiye’ye girdikten bir süre sonra aracın çıkarılma zorunluluğu gibi konular deniz turizminin gelişmesine engel teşkil etmiştir4 .

Mevzuatımızda deniz turizmi, ilk olarak 1982’de Turizmi Teşvik Kanunu5 ’nun Deniz Turizmi başlıklı6 Dördüncü Bölümünde 26-29. Maddelerde düzenlenmiştir. Bu düzenlemelerde Türk karasuları ve limanları arasında seyir esasları (md. 28) ve deniz turizmi araçlarının Türkiye’de kalış süresi ve kabotaj haklarına (md. 29) yer verilmiştir. Bu düzenlemeler sonucunda, bu düzenlemeler kapsamında yürütülen deniz turizmi faaliyetlerinin Kabotaj Kanunu’nun istisnasını teşkil ettiği ortaya konulmuştur7 .

Kanun md. 27/IV uyarınca, yabancı bayraklı deniz turizmi araçlarının Türk karasuları ve limanları arasında turizm amacıyla kullanılmasına ilişkin esaslar da yönetmelikle belirlenecektir. 2009’da kabul edilen Deniz Turizmi Yönetmeliği8 ile Türk ve yabancı bayraklı deniz araçlarının karasularımızdaki seyir esasları, Türkiye’de kalış süreleri ve kabotaj hakları düzenlenmiştir.

18 Temmuz 2021 tarihli ve 7334 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun9 ve 18 Ekim 2022 tarihli ve 6229 sayılı Deniz Turizmi Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik10 ile yukarıda anılan yabancı bayraklı deniz araçlarına ilişkin düzenlemelerde bir takım önemli değişikliklere gidilmiştir. Bu çalışmanın amacı, yeni düzenlemeler ışığında, deniz turizmi alanında yabancılara tanınan hakları ele almaktır.

I. KAVRAMLAR

Deniz turizmi alanında, çalışmamız kapsamına konu olan bazı kavramların açıklanması önem taşımaktadır.

Bunlardan ilki, “deniz turizmi tesisleri”dir. Deniz turizmi tesisleri, Turizmi Teşvik Kanunu md. 3/k’da “Münhasıran deniz turizmi araçlarına güvenli bağlama, karaya çekme, bakım, onarım ve sosyal hizmetlerden birkaçını veya tamamını sunan turizm tesisleri” olarak tanımlanmıştır. Benzer ancak biraz daha detaylı bir tanım Deniz Turizmi Yönetmeliği md. 4/ğ’de yer almaktadır. Buna göre, deniz turizmi tesisleri, “Münhasıran deniz turizmi araçlarına emniyetli bağlama, karaya çekme, bakım, onarım hizmetleri, bu araçlarla gelen yatçılara ve yolculara yeme içme, dinlenme, eğlence, konaklama gibi hizmetlerden birkaçını veya tamamını sunan ve bu Yönetmelikte türleri belirtilen turizm tesisleri”dir. Yönetmeliğin İkinci Bölümü “Deniz Turizmi Tesislerinin Genel Nitelikleri ve Türleri” başlığını taşımaktadır. Bu bölümde, deniz turizmi tesislerinin tamamının taşıması gereken genel özelliklere, alt yapı ve üst yapı niteliklerine yer verildikten sonra deniz turizmi tesislerinin türleri olan kruvaziyer gemi limanları; yat limanları11 ve yat yanaşma yerlerinin taşıması gereken özellikler ve bunlara ilişkin düzenlemeler hükme bağlanmıştır12 .

İkinci kavramımız, Turizmi Teşvik Kanunu md. 3/i’de tanımlanan “deniz turizmi araçları”dır13 . Bunlar, “Deniz ve iç sularda gezi, spor ve eğlence amaçlı olarak turizm faaliyetinde bulunan gerçek ve tüzel kişilere ait özel yatları ve ticari faaliyetine esas olarak Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından düzenlenmiş belgeleri haiz ticarî yatları, kruvaziyer gemileri, günübirlik gezi teknelerini, dalabilir deniz araçlarını ve diğer deniz turizmi araçlarını” kapsamaktadır. Daha kısa ve aynı yönde bir tanım Deniz Turizmi Yönetmeliği md. 4/f’de yer almaktadır. Buna göre, deniz turizmi araçları, “Deniz ve iç sularda gezi, spor ve eğlence amaçlı turizm faaliyetinde bulunan gerçek ve tüzel kişilere ait özel ve ticari yatları, kruvaziyer gemileri, gezi amaçlı tekneleri, dalabilir deniz turizmi araçlarını ve diğer deniz turizmi araçlarını” ifade eder. Kruvaziyer gemiler ve taşıması gereken özellikler md. 22’de; yatlar14 ve Bakanlıkça deniz turizmi aracı olarak belgelendirilebilecek yatların taşıması gereken özellikler md. 23’te; günübirlik gezi teknesi ve gezinti teknesi olarak ikiye ayrılan gezi amaçlı tekneler md. 24’te; dalabilir deniz turizmi araçları md. 25’te ve diğer deniz turizmi araçları md. 26’da ayrıntılı olarak düzenlenmiştir15 .

Çalışmamız bakımından en çok üzerinde durulan ve uygulamada en sık soru ve sorunlarla karşılaşılan konu, yabancı bayraklı yatlar ve bunlara ilişkin düzenlemelerdir. Bir deniz turizmi aracının yabancı bayrak taşıması, bu aracın sahibinin uyruğu veya yerleşim yeri hakkında bilgi vermektedir. Zira, Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanunu16 ’nda bu sicile tescil edilebilecek gemi ve yatlar, sahiplerinin yerleşim yeri veya tabiiyetine göre belirlenmiş ve Türk bayrağı çekme hakkı da sicile tescilli deniz araçlarına tanınmıştır. TUGSK md. 7/I uyarınca, “Türk Uluslararası Gemi Siciline tescil edilen gemiler ve yatlar Türk Bayrağı çekerler”. Md. 5/I uyarınca ise, “Türkiye’de mukim Türk ve yabancı uyruklu gerçek kişiler ile Türkiye’de Türk mevzuatına göre kurulmuş şirketlere ait gemiler ve yatlar Türk Uluslararası Gemi Siciline tescil ettirilebilir”. Ayrıca, md. 7/II uyarınca, “Bu Kanun uyarınca Türk Bayrağı çeken gemiler ve yatlar milli mevzuatla tanınmış olan haklardan yararlanırlar.” Bununla beraber, maddenin devamında, Türk Ticaret Kanunu17 uyarınca Türk Bayrağı çekme hakkına sahip olmayan gemiler ve yatların Kabotaj Kanunu hükümlerinden yararlanamayacağı açıkça hükme bağlanmıştır. O halde, bu çalışma kapsamında ele alacağımız yabancı bayraklı deniz turizmi araçları, TTK md. 940 hükümlerine göre Türk bayrağı çekme hakkına sahip olmayan yatlar ve deniz turizmi araçlarını, yani bir Türk vatandaşı gerçek kişiye veya yönetiminin çoğunluğu Türk vatandaşlarında olan tüzel kişilere ait olmayan deniz turizmi araçlarını, ifade etmektedir.

Bu kavramlara ek olarak, Deniz Turizmi Yönetmeliği md. 4/h’de “Deniz turizmi tesisleri yatırım veya işletmecisi”, “Bakanlıktan turizm yatırımı veya turizm işletmesi belgesi almak suretiyle faaliyette bulunan deniz turizmi tesisi yatırım ve işletmeciliği yapan, gerçek veya tüzel kişiler” olarak ve md. 4/g’de de “Deniz turizmi araçları işletmecisi”, “Bakanlıktan turizm işletmesi belgesi alınmak suretiyle deniz turizmi araçlarını işleten gerçek veya tüzel kişiler” olarak tanımlanmıştır.

II. DENİZ TURİZMİ ARAÇLARININ TÜRK KARASULARINA GİRİŞ - ÇIKIŞ VE SEYİR ESASLARI

Deniz turizmi araçlarının Türk karasuları18 ve limanları arasında seyir esasları, Turizmi Teşvik Kanunu’nun 28. maddesinde ve Deniz Turizmi Yönetmeliği’nin Sekizinci Bölümünde 40 - 45. maddeler arasında düzenlenmiştir.