Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Hayvan Hakları İçin Yeni Bir Umut 
“insan Olmayan Kişi” Kavramı

A New Hope For Animal Rights Concept of “Non-Human Persons”

Çağatay ÜSTÜN


19. yüzyıldan itibaren ortaya çıkmaya başlayan hayvanların korunması ve yaşam haklarının güvence altına alınması girişimleri zaman içerisinde çok hızlı olmamakla birlikte belli aşamalardan geçmiştir. Bir canlı olması nedeniyle hayvanın etik ve hukuki açıdan belli hakları olması gerekmektedir. Buna atıfta bulunan temel metin 1978 yılında kabul edilmiş Hayvan Hakları Bildirgesidir. Fakat ne yazık ki, bugün hayvanlara ve onların yaşam alanlarına, yaşam koşullarına karşı saygısızlık yapılmaya devam etmekte, hayvanları bir tür eşya gibi algılayan zihniyet sürmektedir. Oysa bu yanlış bir algılamadır.

2013 yılı ortalarına Hindistan’da yetkili birimler tarafından kabul edilen ve belli özellikleri nedeniyle yunus balıklarının “insan olmayan kişi” statüsünde değerlendirilmesini öngören bir ifade bu konunun gelecekte özellikle hukuki ve sosyal boyutunu değiştirecek niteliktedir.

Makalemizde hayvan hakkı ve refahı kavramını etik ve hukuki açıdan ele alırken, Hindistan örneği ile birleştirerek genel bir sentez yapmaya çalışacağız.

Hayvan Hakları, Etik, Hukuk, Hindistan Örneği.

Attempts to protect animals and to secure their right to live, which started to appear from the 19th Century onwards, have gone through certain phases in time, although not so fast. An animal should have certain rights in ethical and legal terms for being a living creature. The primary text referring to this is the Universal Declaration on Animal Welfare, which was accepted in 1978. But unfortunately, today we still continue to disrespect animals and their living spaces and living conditions and the mentality that perceives animals as a type of commodity prevails. This is an incorrect perception. A statement, which was accepted by the authorized units of India in mid 2013, proposing to describe dolphins as “non-human persons” due to their certain characteristics has the potential of changing particularly the legal and social dimensions of this subject in the future. We will deal with the concept of animal rights and welfare in ethical and legal terms in our article and try to make a general synthesis by combining it with the Indian example.

Animal Rights, Ethics, Law, Example of India.

GİRİŞ

Dünya basınında 2013 yılının Temmuz ayının sonlarında Hindistan’daki hayvan haklarına ilişkin önemli bir gelişme yer aldı. Buna göre yunus balıklarının Hindistan tarafından “insan olmayan kişi(ler)” olarak kabul edildiği ve koruma altına alındığı ifade ediliyordu.

Hindistan Çevre ve Orman Bakanlığının ilk resmi açıklamasının 17 Mayıs 2013 tarihinde yapıldığı, buna göre yunusların insanlar gibi hayatta kalma ve yaşamını özgür bir şekilde devam ettirme hakkına sahip olması gerektiği, onların bilişsel özellikleri nedeniyle “non-human persons-insan olmayan kişi(ler)” şeklinde kabul edilmesi ve turizm amaçlı, yunus gösteri parklarının (dolphinarium), hayvanat bahçelerinin bu amaçlı faaliyetlerinin yasaklanmasının gündeme geldiği belirtildi1. Konuyla ilgili bilgi faks yoluyla gerekli kurumlar ile paylaşıldı (Resim 1-2) Hindistan Hayvanları Koruma Federasyonu ise internet üzerindeki sitesinden 24 Mayıs 2013 tarihinde Yunusların Hindistan’da benzeri görülmemiş bir koruma elde etmesi başlığıyla bir duyuru yaptı2.

Bu gelişmelerin sonucunda, Kerala eyaletinde yunus parklarının kapatılması ve eğlence sektöründe bu hayvanların ticari amaçla kullanılmasının önlenmesi açısından alınan yeni kararın konuya farklı bir boyut kazandırması bekleniyor. Bu sayede Kosta Rika, Macaristan ve Şili’nin ardından Hindistan deniz memelilerinin eğlence ve gösteri amacıyla kullanımını ve ithalatını yasaklayan dördüncü ülke oldu3.