Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

İşveren Vekilinin İş Kazasından Doğan Cezai Sorumluluğunun Şartları

Conditions of the Criminal Liability of the Employer’s Representative Arising from the Work Accident

Eren YILDIZ

Çalışma hayatının karmaşık yapısı nedeniyle işverenler, işyerinin sevk ve idaresinde kendilerini temsil edecek kimselere ihtiyaç duymuşlardır. Bu temsil ihtiyacı sonucunda çalışma hayatında işveren vekilliği kavramı ortaya çıkmıştır. İşveren vekilleri, işveren adına hareket eden ve işin, işyerinin yönetiminde yer alan kişilerdir. İşverenler kendilerine yüklenilen iş sağlığı ve güvenliği yükümlülüklerini işveren vekilleri aracılığıyla yerine getirebilirler. Cezai sorumluluğunun belirlenmesinde esas alınan ilkeler “” ve “” ilkeleridir. Bu ilkeler gereği bir suçun failleri dışındaki kişilere doğrudan bir cezai sorumluluk yüklenilmesi ve suçun ortaya çıkmasında kusuru bulunmayan kişilerin cezalandırılması mümkün değildir. Dolayısıyla bir iş kazasından doğan cezai sorumluluğun tespiti yapılırken bu durumların ortaya çıkmasında kusuru bulunan kişiler belirlenerek cezai sorumluluk bakımından değerlendirilme yapılmalıdır. Bu bağlamda işveren vekillerinin yetkileri kapsamında yer alan iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini yerine getirmemeleri cezai sorumluluklarının doğmasına neden olabilecektir. Ancak işverenlerin, birtakım kişileri görünüşte işveren vekili göstererek cezai sorumluluktan kurtulmalarının önüne geçmek adına öğretide ve yargı kararları ışığında işveren vekilinin cezai sorumluluğunun doğabilmesi birtakım şartlara bağlanmıştır. Bunlar, işveren vekiline geçerli bir yetki devrinin yapılmış olması, yetki devri yapılan kişinin kendisine devredilen önlemleri alma konusunda gerekli ve yeterli vasıflara, yetki ve otoriteye sahip olması ve işveren vekilinin kastının veya suçun taksirle işlenebileceği kabul edildiği haller bakımından en azından taksirinin bulunması gerekmektedir.

İşveren, İşveren Vekili, Cezai Sorumluluk, Cezaların Şahsiliği İlkesi, İş Kazası.

Due to complex structure of working life, employers have needed someone to represent them in management and administration of workplace. Employer representatives act on behalf of the employer and take part in management of work and workplace. Employers may fulfil their occupational health and safety obligations through employer representatives. The principles taken as basis in determining criminal liability are the principles of “individuality of punishment” and “fault”. Thereunder these principles, it is not possible to impose a criminal liability on persons other than the perpetrators of an offence and to punish persons who are not at fault in occurrence of the offence. Therefore, when determining the criminal liability arising from a work accident, individuals who are at fault in occurrence of these situations should be determined and evaluated in terms of criminal liability. Herein, the failure of the employer’s representatives to fulfil occupational health and safety measures within their authorities may lead to criminal liability. However, to prevent employers from avoiding criminal liability by showing someone as the employer’s representative, helped by doctrine and judicial decisions, criminal liability of the employer’s representative is subject to certain conditions. These conditions are valid delegation of authority has been made to the employer’s representative; the person to whom the delegation of authority has been made must have necessary and sufficient qualifications, authority, and authority to take measures delegated to individual; and the employer’s representative must have intent or at least negligence in cases where the offence is accepted to be committed by negligence.

Employer, Employer’s Representative, Criminal Liability, The Principle of ındividual Criminal Responsibility, Work Accident.

GİRİŞ

Günümüz çalışma hayatında işyerlerinde iş hacminin genişlemesi ve uzmanlaşma ihtiyacı işverenin işyerini tek başına sevk ve idare etmesini, mevzuattan, toplu iş sözleşmelerinden veya iş sözleşmelerinden doğan yükümlülükleri yerine getirmesini neredeyse imkânsız kılmaktadır. Aynı şekilde, işverenin tüzel kişi olduğu durumlarda, aralıklarla toplanarak yönetime ilişkin kararlar alan tüzel kişi organının sürekli işin başında durup bizzat işin yürütümüne katılması ve iş sürecini izlemesi gerçekçi bir beklenti olmamaktadır. Bu hususlar işyerlerinde yönetime yardımcı olacak işveren vekillerinin çalıştırılması zorunluluğunu ortaya çıkarmıştır1.

Cezaların şahsiliği ilkesi” gereği, yaşanan iş kazalarının nedenleri ile bu nedenleri ortadan kaldırmakla görevli ve yetkili kişiler belirlenerek cezai anlamda sorumluluk tespit edilmeye çalışılmaktadır. Bu bağlamda işyerinin ve işin yönetiminde bulunan işveren vekillerinin, kendi görev ve yetki alanında yerine getirilmesi gereken iş sağlığı ve güvenliği yükümlülüklerine aykırı fiilleri sonucu yaşanan iş kazası veya meslek hastalığından kaynaklanan cezai sorumluluğu doğabilecektir. Ancak işverenlerin, bilerek veya gerekli özeni göstermeyerek gerekli niteliğe ve yetkiye sahip olmayan kişileri görünüşte işveren vekili olarak atayarak cezai sorumluluktan kurtulmalarını engellemek için öğretide ileri sürülen görüşler ve yargı uygulaması çerçevesinde işveren vekilinin cezai sorumluluğunun doğabilmesi belli şartların birlikte gerçekleşmesine bağlanmıştır.

Bu çalışmamızda ilk olarak işveren vekili kavramının tanımı ve kapsamı, iş sağlığı ve güvenliği profesyonellerinin bu sıfatı haiz olup olmadığı da ortaya konularak incelenmiştir. İkinci olarak ise, öğretide ileri sürülen görüşler ve yargı uygulaması doğrultusunda, işveren vekillerinin cezai sorumluluğunun şartları ortaya konulmuş ve özellikle olası kast ve bilinçli taksir ayrımı ile bunların iş kazalarındaki uygulamaları yargı kararlarıyla gösterilmiştir. Çalışmamızda son olarak ise TCK m.83 “kasten öldürme suçunun ihmali davranışla işlenmesi” ve TCK m.88 “kasten yaralama suçunun ihmali davranışla işlenmesi” suçlarının iş kazaları bakımından uygulanabilir olup olmadığı değerlendirilmiştir.