Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Tüketicinin Korunması Hakkında Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı Taslağının Üreticinin Sorumluluğu Bakımından Değerlendirilmesi

Ayşe HAVUTÇU

Tüketicinin korunması hakkındaki kanun değişikliği açısından, mevcut kanundaki ve taslaktaki üreticinin sorumluluğu ile ilgili hükümler değerlendirilmektedir.

Üreticinin Sorumluluğu, Tüketicinin Korunması.

I. Giriş

Üreticinin sorumluluğu kavramı, üründeki hatanın neden olduğu ölüm, yaralanma veya zarar görenin kullanımındaki diğer eşyaların hasara uğramasından dolayı giderimle yükümlü olmasını ifade eder. Bu sorumluluğun kusura bağlı olmaması modern hukuki eğilimlerde kabul edilmiş ve bir çok ülkede üreticinin sorumluluğu kusursuz sorumluluk olarak düzenlenmiştir. 85/374 sayılı Avrupa Konseyi Direktifinde de çeşitli ülkelerde üreticinin sorumluluğu alanındaki gelişmeler izlenerek, farklı eğilimleri bağdaştırıcı, uzlaştırıcı bir yaklaşımla, üretici için kusurdan bağımsız bir sorumluluk düzeni kabul edilmiştir.

Üreticinin sorumluluğu ilk kez hukukumuzda 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’da (m.4) ve bu Kanun’un 4. maddesine dayanılarak 2003 yılında çıkarılan “Ayıplı Malın Neden Olduğu Zararlardan Sorumluluk Hakkında Yönetmelik”1 ile düzenlenmiştir. Yasa koyucunun üreticinin sorumluluğunu özel olarak yasal düzenlemeye bağlamasında mevzuatın Avrupa Birliği Hukukuna uyumlu hale getirilmesi düşüncesi etkili olmuştur. Bu nedenle, üreticinin sorumluluğu düzenlenirken 85/374 sayılı AB Direktifi2 özellikle dikkate alınmaya çalışılmıştır. Ne var ki, Direktifle uyumlu bir düzenleme ne yazık ki başarılamamıştır. Çünkü, üreticinin sorumluluğuna yasal zemin oluşturmak amacıyla 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un ayıplı mallar ve ayıplı mal nedeniyle ayıba karşı tekeffül borcunu düzenleyen 4. maddenin 2. fıkrasına konulan ikinci cümlesiyle imalatçının ölüm, yaralanma ve/veya kullanımdaki diğer mallarda meydana gelen zararlardan sorumlu olacağı belirtilmekle yetinilmiş, sorumluluğun koşulları, sorumluluktan kurtuluş kanıtları, hukuken üretici gibi sorumlu olabilecek kişiler sorumluluğun kusura bağlı olmaması gibi yasada yapılması gereken düzenlemelere Ayıplı Malın Neden Olduğu Zarardan Sorumluluk Hakkında Yönetmelikte yer verilmiştir.

Üreticinin sorumluluğunun 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesi ve bu maddeye dayanılarak çıkarılan yönetmelikle düzenlenmesi karşısında, yürürlükteki hukuk açısından eleştirilerimiz daha önce yaptığımız çalışmalarda dile getirilmişti3. Özellikle, yasa yapma tekniği açısından, kanunda üreticinin sorumluluğuna “ayıplı malın ölüm, yaralanmaya sebep olması veya kullanımdaki diğer malların zarara uğramasına yol açması halinde tüketicinin imalatçı-üreticiden tazminat isteyebileceği (m.4/f.2, son cümle) şeklinde tek cümle ile yer verilmesi ve asıl olarak kanunla düzenlenmesi gereken sorumluluğun şartları, hukuki niteliği, sorumluluktan kurtulma gibi hususların da yönetmelikle düzenlenmesinin hatalı olduğu; ayıplı mal satışı nedeniyle tüketicinin haklarını düzenleyen yasanın 4. maddesindeki düzenlemenin ayıba karşı tekeffül sorumluluğu ile hatalı ürün nedeniyle sorumluluğunun birbiri içine girmesine ve karmaşaya sebep olduğu belirtilmişti.