Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Vergi Usul Kanunu’nda Düzenlenen Bir Koruma Tedbiri: Aramalı Vergi İncelemesi

Tuğçe KARAÇOBAN GÜNEŞ

Demokratik toplumlarda, devletin vergilendirme yetkisini kullanması ve sosyal devlet uygulamaları ile kişilerin hak ve özgürlük alanlarına yapılan müdahale anayasal hukuk düzeni içerisinde gerçekleşir. 1982 Anayasası hükmünce, vergilendirme yetkisini kullanan devlet, diğer tüm işlemlerinde olduğu gibi hukuk kurallarına bağlı, işlem ve eylemleri bağımsız yargı organlarınca denetlenen, sosyal güvenlik ve sosyal adaleti sağlamakla, tüm vatandaşlar için insan haysiyetine yaraşır asgari hayat düzenini gerçekleştirmekle görevlidir ve bu devletin ekonomik hayata müdahalesi ölçülü ve adaletli olmak zorundadır.

Tüm sınırlayıcı araçlar için olduğu gibi vergide de, bir hak ve özgürlüğün özüne dokunulup dokunulmadığı verginin onu kullanılmaz hale koyması veya ciddi suretle güçleştirmesi veyahut amacına ulaşmayı önlemesine bakılarak değerlendirilmelidir. Bir hukuk devletinde vergi kanunilik ilkesi çerçevesinde şekillense bile mülkiyet, çalışma, sözleşme hakları gibi temel hak ve özgürlüklerinin zedelenmemesi gerekir. Vergi Vergi Usul Kanunu’nda bir koruma tedbiri olarak düzenlenmiş olan aramalı vergi incelemesi bu çalışmanın konusu olacak ve Anayasal temel hak ve özgürlükler kapsamında ele alınacaktır.

1. Bölüm

HUKUK DEVLETİ VE VERGİ HUKUKU

Demokratik toplumlarda, devletin vergilendirme yetkisini kullanması ve sosyal devlet uygulamaları ile kişilerin hak ve özgürlük alanlarına yapılan müdahale anayasal hukuk düzeni içerisinde gerçekleşir. 1982 Anayasası’nın 2. maddesinin gerekçesinde sosyal hukuk devleti, “bizzat devletin, koyduğu hukuk kurallarına uyacağı ve çalışan, çalıştığı halde elde ettiği ürün ile mutlu olabilmek için, tasarladığı maddi ve manevi değerlere sahip olamayan kişilerin yardımcısı olacağı” ilkesi olarak tanımlanmaktadır. Böylece sosyal devlet vergi ve ceza uygulamaları açısından; kamu giderlerini karşılama işlevi, adalet, ödeme gücü, gelir ve servetin dağılımı ile ilgilenirken hukuk devleti bu etkinlikleri, genellik, eşitlik, temel hak ve özgürlüklere riayet, belirlilik, geriye yürümezlik, kıyaslanamazlık ve kanunilik ilkeleri ile korunmaktadır. Ceza, yaptırım kavramları ise, suç işlemenin önlenmesi, hukuk düzeninin bozulmaması, aksi halde kişiye ızdırap çektirmek amacına yöneliktir. Dolayısıyla vergi cezasının ruhu, bu yolla gelir, zam ve tazminat almak değil, kamu hukuk düzeni ve güvenliğini korumak olmalıdır.1