Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Kamu İhale Sisteminde Yeni Bir Kavram: Çerçeve Sözleşme İhaleleri

Eren Toprak

Çalışmada, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununda 5680 sayılı Kanunla yapılan değişiklik sonrası mevzuata giren çerçeve sözleşme ihaleleri değerlendirilmiştir. Bu amaçla öncelikle çerçeve sözleşmelerin Avrupa Birliği mevzuatındaki konumu aktartılmış daha sonra 4734 sayılı Kanun ve Çerçeve Sözleşme İhalelerinde Uygulanacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik hükümleri ekseninde söz konusu yeni alım yönteminin ana esasları ortaya konulmuştur. Son bölümde ise ulusal mevzuat çerçevesinde bazı hukuki tartışmalara değinilmiştir.

Kamu Alımları , AB Kamu Alımları Mevzuatı, Kamu İhale Hukuku , Çerçeve Sözleşme , Kısa Sözleşme.

I- Giriş

Kamu harcamaları nın ülkenin iktisadi yapısı üzerindeki büyük etkileri, özellikle son 20 yıllık süreçte daha fazla anlaşılmıştır. Devletin bir iktisadi aktör olarak piyasada boy göstermesi düşüncesinin, politika koyucular tarafından benimsenmemeye başlandığı ve hatta devlet müdahalesinin şiddetli biçimde eleştirilmeye başlandığı bu dönemde liberal iktisat politikaları gelişmiş ve gelişmekte olan bütün ülkelerin gündemlerinde önemli yer tutmuştur. Ancak buna rağmen devletin yaptığı harcamaların, bu süreçte azaldığını söylemek mümkün görünmemektedir. Devletlerin yaptığı harcamaların boyutuna bakıldığında sürekli bir artış eğilimi göze çarpmaktadır.1 Türkiye’de de bu durum farklı değildir.

Bu artışın tesadüfi olmadığı, devletin iktisadi yapıyı düzenlemek adına, konjonktürel olarak, yaptığı harcamaları arttırdığı veya azalttığı, iktisat teorisinde sıklıkla konuşulan bir durumdur. Öyle ki bu durum, iktisadın yanında sosyal, siyasal ve hukuki etkileri de olan bir olgudur. Devletin müdahale alanı olan böylesine büyük bir alanın iktisadi, sosyal ve siyasal yapısının düzenlenmesi hukuki bir sistemle mümkün olabilmektedir. Bu sistem, alt yapısal olarak görünen bazı unsurların usullerini ortaya çıkarmak anlamında önemlidir.

Kamu harcamalarının hukuksal rejimi, toplum nezdinde böylesine büyük etkileri olan bir devlet eyleminin çözümlenmesi olarak değerlendirilmektedir. Nitekim hukuksal yapı, toplumun ihtiyaçlarının çözülmesi anlamında bir yol gösterici olma görevine sahiptir. Devletin yaptığı harcamalar konusundaki düzenlemeler ise genellikle ihale mevzuatı çerçevesinde görünmektedir.2 Bu mevzuat, kamunun alım yaparken uyuyacağı usulleri düzenlemektedir. Çünkü devletin yapacağı alımlar, herhangi bir özel hukuk kişisinin yapacağı alımlardan farklı olarak büyük boyutlarda iktisadi, sosyal ve siyasal etkilere sahip olacaktır. Bu anlamda batılı hukuk sistemlerinde kamu alımları konusunda bazı ölçütler bulunmaktadır. Şeffaflık, ulusal rekabet, uluslararası rekabet, etkinlik, etkililik, uygunluk ve istikrar gibi ilkeler bu anlamda ön plana çıkmaktadır.3 Nitekim bu ilkeler Türkiye’de de ulusal mevzuatın içinde yer almaktadır.4