Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

İstanbul 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı ile Söyleşi “Suça Sürüklenen Çocuklar ve Terörle Mücadele”

Özdem ÖZAYDIN

Terör, Taş Atan Çocuklar, Çocukların Yargılanması.

A. Giriş

Terörle Mücadele Kanunu terörü, “cebir ve şiddet kullanarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden biriyle, Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasî, hukukî, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte mensup kişi veya kişiler tarafından girişilecek her türlü suç teşkil eden eylemler” olarak tanımlamıştır. Kanun, 2006 yılında, terör amacı ile işlenen suçlar kapsamına giren bir eylemde bulunan ve 15 yaşından büyük olan çocukların, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250'nci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen özel yetkili ağır ceza mahkemelerinde yetişkin gibi yargılanmaları uygulamasını getirmiştir.

Oysa ki, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi (Md.37) ve Çocuk Koruma Kanunu (Md. 4) bu mahkemelerin suça sürüklenen çocuğa özgü olmasından; dolayısıyla bir çocuğun ne suç işlerse işlesin çocuk mahkemesinde yargılanmasından yanadır. Çocuk mahkemeleri, hakimlerin ve savcıların çocukları yargılama usulü ile ilgili özel bir eğitimden geçtiği, çocuğun yüksek yararını koruma ve çocuğun topluma yeniden kazandırılması amacıyla sosyal hizmet uzmanlarının, psikologların ve pedagogların görev aldığı bir kurumdur.

Terör suçuyla yargılanan çocuklar, özel yetkili ağır ceza mahkemelerinde yargılanırken, yargılanma sürecinde çocukların yararlanması gereken haklardan mahrum kalmaktadır. Özel yetkili ağır ceza mahkemesinde amaç maddi gerçeği araştırmaktır; burada çocuğun yüksek yararı, onun yeniden topluma kazandırılması ya da onu suça sürükleyen sebepler tartışılmamaktadır.