Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Hekimlerin ve Sağlık Görevlilerinin Çalışma Koşulları ve Korunmaları

Working Conditions and Protection of Physicians and Health Officers

Çelik Ahmet ÇELİK

Hekimlik yüksek özen gerektiren, ağır sorumluluk yükleyen zor bir meslektir. İş ve çalışma koşullarına göre “mesleki riskleri” çok yüksektir. Günümüzde yaşanan küresel salgın bunun en tipik örneğidir. Salgında görevli hekimlere ve sağlık hizmetlilerine virüs bulaşması “meslek hastalığı” sayılmalı; hastalanan ve bedenlerinde kalıcı hasar oluşanların kendilerine ve ölümleri halinde yakınlarına Sosyal Güvenlik Kurumu’nca “gelir” bağlanmalı, her türlü yardımlar yapılmalı. Hastaneler ve tedavi yerleri tehlikeli işletmeler kapsamında kabul edilerek, Sağlık Bakanlığı’nın ve hastane yönetimlerinin önlem almada hiçbir kusurları bulunmasa bile, “kamu külfetlerinde eşitlik” ve “fedakarlığın denkleştirilmesi” ile “kusursuz sorumluluk” ve “sosyal risk” ilkeleri gereği maddi ve manevi tazminat ödenmeli; ayrıca, “hekim ve sağlık çalışanları ferdi kaza sigortası” yaptırılması zorunlu hale getirilmelidir.

Mesleki Riskler, Meslek Hastalığı, Sosyal Güvenceler, Gelir Bağlanması, Maddi ve Manevi Tazminat Ödenmesi.

Medicine is a difficult profession that requires a great care and saddles a heavy burden. Its “occupational risks” are very high according to the working and labor conditions. Global pandemic today is the most typical example of this. Virus infection to physicians and health officers should be assumed as “occupational disease”; the ones who became sick and who had permanent damage on their bodies and relatives of the ones who passed away should be endowed by the Social Security Institution, all kinds of subsidies should be provided. Pecuniary and non-pecuniary damages should be paid pursuant to the principles of “equality in public burdens” and “balancing of sacrifices” and “absolute liability” and “social risks” although Ministry of Health and hospital managements do not have any neglects in taking the necessary precautions by accepting the hospitals and treatment places within the scope of dangerous business; furthermore it should be made obligatory for physicians and health officers to have personal accident insurance.

Occupational Risks, Occupational Diseases, Social Securities, Endowment, Payment of Pecuniary and Non-Pecuniary Damages.

I. Hekimlik ve Sağlık Hizmetleri

a) Hekimlik, mesleklerin en zorudur. Çünkü, hekimin çalışma alanı “insan bedeni”dir. Bu ise, hakların en üstünü ve en fazla korunması gerekeni olan “yaşama hakkı” ile ilgilidir. Örgütlü toplumun (devletin) temel işlevi insanların canlarını korumak, onların sağlıklı ve güvenli bir yaşam sürmelerini sağlamak olmalıdır. Sağlık hakkı, yaşama hakkının ayrılmaz bir parçasıdır. O halde hekimin, geçim ve gelecek kaygılarından uzak, salt yaşamı kurtarma, sağlığa kavuşturma çabası içinde, huzurlu ve güvenli bir ortamda çalışması için Devlet her türlü alt yapıyı oluşturmalı; hekimlere hak ettikleri en yüksek kazanç ve maddi olanaklar sağlamalı; mesleki risklere karşı sigortalamalı; Sosyal Güvenlik Kurumu yardımlarıyla yetinilmeyip, can sigortalarıyla güvenceleri artırılmalıdır.

b) Tıp eğitim uzun sürelidir, zordur, özel yetenek gerektirir; iyi bir hekim kolay yetişmemektedir, hekimlik mesleği (örneğin avukatlıkta, mühendislikte, ekonomistlikte olduğu gibi) ileri yaşlara kadar sürdürülememektedir. Onca eğitimi görmüş olan hekimin, iyi bir yaşam sürdürme istemi çok görülmemelidir. Ayrıca hekimler, insan bedeni üzerinde çalışırken huzurlu, güvenli ve her türlü kaygılardan uzak, bedenen olduğu kadar ruhsal yönden de sağlıklı olmalıdırlar. Bunu sağlayacak olan “sosyal devlet” anlayışını benimsemiş olan yönetimlerin sağlık politikalarıdır.

c) Hekimlik, tarihsel geçmişine bakıldığında “kutsal” bir meslektir. Hasta gözünde hekim, tanrısal bir varlıktır, tanrının eli gibidir. İnsanlık tarihinde ilk hekimlerin rahip ve filozof olmaları rastlantı değildir. Eski Yunanda hastalar tapınaklara gidiyorlar ve orada din adamlarının aracılığı ile Sağlık Tanrısından yardım istiyorlardı. Hititler’de sağlık koruma işini din görevlileri üstlenmişti; bunlara rahip anlamına gelen Sankunnis deniyordu. Mısır’da, Sümer’de, Babil’de bütün sağlık işleri din görevlileri tarafından yerine getiriliyor, bir anlamda bilici (kâhin) sayılan bu kişiler kutsal bir nitelik taşıyorlardı. Hindistan’da hastalar Buda tapınaklarında tedavi görüyorlardı.

Hıristiyan Avrupa’da ilk hastane kilise tarafından kurulmuştu; onikinci yüzyılın ortalarında Montpellier’de kurulan bu hastanenin adı Saint-Esprit (Kutsal Ruh) idi. Eski Türkler’de dinsel törenleri yöneten “Şaman” veya “Kam” aynı zamanda hekim idi. Hastalıklara karşı savaşmak, hastaları iyileştirmek ve hastalık getirebilecek doğa olaylarını önlemek “Kam”ın görevleri arasındaydı. Oğuzlar “kam”lara büyük saygı gösterirler, onları görünce önlerinde eğilirler, yaşamlarının onların koruması altında olduğuna inanırlardı. Atasagun da denilen hekim kutsal bir varlıktı. Kamların kamusal alanda ve toplum üzerinde büyük etkinlikleri vardı. Buna bakılarak ilk toplum hekimlerinin Kamlar olduğu söylenebilir.

Türklerin Anadolu’ya yerleşmelerinden sonra, kamların izlerini, Anadolu Erenlerinde ve Dervişlerde görmekteyiz. 1404’de Timur’un yanına giden Kastilya elçisi Klaviyo, Delibaba veya Deliler Köyü denilen yerdeki dervişlerin nefesleriyle hastaların şifa bulduklarını ve bu dervişlerin başı olan evliyanın köyün hâkimi olduğunu aktarmıştır. Anadolu’da çok eski çağlardan beri varlığı yokluğu pek kesin olmayan Lokman Hekim, hekimlerin atası sayılır. Bitkilerin dilinden anlayan, hangi bitkinin hangi ağrıyı dindirdiğini, hangi hastalığı iyileştirdiğini bilen ve bitkiler tanrısı olarak saygı gören Telepinu, İslam ülkelerinde Lokman Hekim adıyla bir yalvaç (peygamber) olarak tanınmıştır. Anadolu insanı dilden dile, çağdan çağa aktarıla gelen ve insan sağlığının korunması konusunda masallaşan bu inancı kendi anlayışına göre yorumlayıp eski çağın bitkiler tanrısına Lokman Hekim demiş; onu masallarda, söylencelerde, türkülerde insanüstü bir varlık olarak betimlemiştir.