Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Sarsılmış Bebek Sendromunun Türk Ceza Kanunundaki Bazı Hükümler Kapsamında Değerlendirilmesi

Evaluation of Shaken Baby Syndrome within the Scope of Some Provisions in Turkish Penal Code

Yiğit İLTAŞ

Çocuk istismarı ve ihmali tüm dünyada artış gösteren ve her yıl milyonlarca insanı olumsuz bir biçimde etkileyen sosyal bir sorun olmasının yanında aynı zamanda sağlık problemi olarak da kabul edilmektedir. Öyle ki, istismar ve ihmal teşkil eden hareketler çocuğun hastalanmasından ölümüne kadar varan ağır sonuçlara neden olabilmektedir. Çalışma konusunu oluşturan Sarsılmış Bebek Sendromu ise bir tür çocuğun fiziksel istismarı olduğundan bu çalışmada konu ile ilgisi bakımından sadece fiziksel istismar kısa bir biçimde tanımlanacaktır. Daha sonra ise çalışmanın esasını oluşturan Sarsılmış Bebek Sendromu tanımlanarak, söz konusu sendromun tespit edilmesine yarayacak belirtiler, ortaya çıkmasına neden olabilecek potansiyel risk faktörleri ele alınacaktır. Ayrıca Sarsılmış Bebek Sendromuna neden olan şiddetli sarsma hareketinin esasında bir hukuki problem olduğu noktasında farkındalık yaratmak ve bundan sonra konu ile ilgili yapılacak olan çalışmalara bir öngörü oluşturmak maksadıyla çocuğu bizzat sarsan failin sorumluluğu Türk Ceza Kanunu’nda yaptırıma bağlanan “”, “”, “” ve “” kapsamında kısaca değerlendirilecektir. Son olarak, bu sendromdan çocukların korunmasına yönelik olası koruyucu tedbirler ele alınacaktır.

Çocuk İstismarı, Çocuğa Kötü Muamele, Çocuğun Fiziksel İstismarı, Sarsılmış Bebek Sendromu, Sarsılmış Bebek Sendromu ve Türk Ceza Kanunu.

Child abuse and neglect is also accepted as a health problem in addition to its being a social problem which increases all over the world and affects millions of people negatively every year. In fact, acts which constitute abuse and neglect may cause serious consequences ranging from illness to death of the baby/child. Because of the reason that shaken baby syndrome, which is the main topic of this study, is a kind of physical abuse of a child, only physical abuse of a child will be defined shortly because of its relevance to the subject. After that, shaken baby syndrome will be defined and symptoms helping to diagnose the syndrome and potential risk factors that may cause its emergence will be discussed. Moreover, the responsibility of the offender which shakes the baby in person will be assessed shortly within the context of “”, “”, “”, “” which are penalized in Turkish Penal Code with intent to raise awareness on the fact that the violent shaking action that causes shaken baby syndrome is actually a legal problem and create foresight for the future studies on this subject. Finally, potential protective measures will be discussed for protecting the children from shaken baby syndrome.

Child Abuse, Child Maltreatment, Physical Abuse of Child, Shaken Baby Syndrome, Shaken Baby Syndrome and Turkish Criminal Law.

I. Giriş

Çocuk istismarı ve ihmali, çocuğun anne-babası veya bir yetişkin tarafından çocuğa yönelik olarak gerçekleştirilen, hasar verici nitelikte olan ve mağdur çocuğun gelişimini kısıtlayan ya da engelleyen eylem ya da eylemsizliklerin bütünü olarak ifade edilmektedir.1 On sekiz yaşın altında olması dolayısıyla çocuk olarak kabul edilen2 ve çocuk olması dolayısıyla da bedensel ve ruhsal gelişimi bakımından olumsuz dış etkilere karşı koyma yeteneği yeterince gelişmemiş olan3 bu kişilerin maruz kaldığı istismar ve ihmal türünden hareketler çocuğa yönelik kötü muamele olarak da nitelendirilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre çocuğa kötü muamele ise; “bir sorumluluk, güven veya güç ilişkisi bağlamında, çocuğun sağlığına, hayatta kalmasına, gelişimine veya onuruna yönelik gerçek veya potansiyel bir zarara neden olan fiziksel ve/veya duygusal kötü muamele, cinsel istismar, ihmal veya ihmal ve ticari veya diğer sömürü biçimleri” şeklinde tanımlanmaktadır.4

Çocuk istismarı ve ihmali, Türkiye’de olduğu gibi dünyadaki diğer ülkelerde de artış gösteren ve tüm dünyada her yıl milyonlarca insanı olumsuz bir biçimde etkileyen sosyal bir problem olmasının yanında sebep olduğu olumsuz sağlık sonuçları bakımından aynı zamanda bir sağlık problemi olarak da kabul edilmektedir.5 Öyle ki, istismar ve ihmal teşkil eden hareketler hastalıktan ölüme kadar varan ağır sonuçlara neden olabilmektedir.6 Diğer taraftan, oldukça yaygın olduğu ve çocukların yaşam haklarını ihlale kadar vardığı bilinen çocuk istismarı veya ihmalinden kaynaklanan ölümlerin yaklaşık olarak %50 ile %60’ının ise çeşitli nedenlerden dolayı kaydedilmediği sıklıkla vurgulanmaktadır.7

Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılan bir çalışmada iki - dört yaş arası yaklaşık her dört çocuktan üçünün veya üç yüz milyon çocuğun, ebeveynleri ve bakıcıları tarafından düzenli bir biçimde psikolojik şiddete ve/veya fiziksel cezaya maruz kaldığı ve çocuklara yönelik kötü muamele dolayısıyla çocukların yaşam boyu sürecek şekilde fiziksel ve zihinsel sağlıklarının bozulduğu ifade edilmektedir. Aynı çalışmada, çocukların fiziksel istismarının mesleki ve sosyal sonuçları itibariyle bir ülkenin ekonomik ve sosyal gelişimini yavaşlatabileceği de belirtilmektedir.8 Bu kapsamda trajik bir takım sonuçlara neden olabilen çocuk istismarı ve ihmalinin hukuki, tıbbi, gelişimsel ve psikososyal kapsamı olan ciddi bir sorun olduğunu söylemek mümkündür.9

Çocuk istismarı ve ihmali veya çocuğa kötü muamele temel olarak cinsel, duygusal, fiziksel istismar ve ihmal olacak şekilde dört tipte gruplandırılmaktadır.10 Çalışma konusunu oluşturan Sarsılmış Bebek Sendromu ise bir tür çocuğun fiziksel istismarı olduğundan bu çalışmada konu ile ilgisi bakımından sadece fiziksel istismar kısa bir biçimde tanımlanacaktır. Daha sonra ise çalışmanın esasını oluşturan Sarsılmış Bebek Sendromu (SBS) tanımlanarak, söz konusu sendromun tespit edilmesine yarayacak belirtiler, ortaya çıkmasına neden olabilecek potansiyel risk faktörleri ele alınacaktır. Ayrıca SBS’ye neden olan şiddetli sarsma hareketinin esasında bir hukuki problem olduğu noktasında farkındalık yaratmak ve bundan sonra konu ile ilgili yapılacak olan çalışmalara bir öngörü oluşturmak maksadıyla çocuğu bizzat sarsan failin sorumluluğu Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) yaptırıma bağlanan “Kötü Muamele”, “Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali”, “Vücut Dokunulmazlığına Karşı Suçlar” ve “Hayata Karşı Suçlar” kapsamında kısaca değerlendirilecektir. Son olarak, bu sendromdan çocukların korunmasına yönelik olası koruyucu tedbirler ele alınacaktır.

II. Bir Tür Fiziksel İstismar Biçimi Olarak Sarsılmış Bebek Sendromu

Çocuğun fiziksel istismarı; “çocuğun sağlığına zarar verecek derecede fiziksel olarak hasara uğratılması, yaralanması” olarak ifade edilmektedir.11 Bu bakımdan, çocuğa yönelik vurma, tekmeleme, yakma veya ısırma gibi hareketler bu kapsamda değerlendirilebileceği gibi çocuğun fiziksel olarak zarar görmesine neden olan bıçaklama, fırlatma, sallama gibi çocuğun vücudunda küçük çürüklerden, şiddetli kırıklara ve hatta mağdur çocuğun ölümüne kadar varan zararlara neden olabilen herhangi bir hareket de bu kapsamda değerlendirilecektir.12 En sık görülen çocuk istismar türlerinden birisi olarak çocuğun fiziksel istismarına özellikle de dayağı bir disiplin metodu olarak gören toplumlarda daha sık rastlanılmaktadır.13

Bir tür ciddi fiziksel istismar şekli olarak kabul edilen SBS, bir bebeğin/çocuğun omuzlarından, kollarından veya bacaklarından şiddetli bir biçimde sarsılmasından kaynaklanan ve sarsılmaya bağlı olarak çocukta kafa içi kanamaya, retinal kanamaya, beyin hasarına ve hatta ölüme kadar varan ağır sonuçlara neden olabilecek önlenebilir bir çocuk istismarı şeklidir. SBS, sadece sallamadan kaynaklanabileceği gibi darbe uygulayarak sallamadan da kaynaklanabilmektedir.14 Bir başka tanımla SBS, bir bebek veya küçük çocuğun üst bedeninin şiddetle sarsıldığı, sarsmanın süresine ve yoğunluğuna bağlı olarak bebekte/çocukta ömür boyu nörolojik, fiziksel, zihinsel ve fiziksel engellilik gibi bir dizi semptom ve sekel meydana getirebilecek olan ve hatta ölüme varan ağır sonuçlara neden olabilen bir çocuk istismarı şeklidir.15

Fiziksel istismar mağduru bebek ve çocuklar bakımından SBS, önde gelen ölüm nedeni olmakla birlikte uzun süreli sakatlık ve kalıcı hasarın ise en yaygın nedeni olarak ifade edilmektedir. Öyle ki, SBS mağduru çocukların ciddi sağlık sorunları yaşadıkları ve şiddetle sarsılan her dört bebekten en az birisinin bu tür kötü muameleden dolayı hayatını kaybettiği, mağdur çocukların yüzde ellisinde ise bir tür kalıcı nörolojik veya görme bozukluklarının ya da her ikisinin birlikte bulunduğu yapılan çeşitli çalışmalarda ortaya konmuştur.16 Diğer taraftan, yapılan bir başka çalışmada ise hayatta kalan hemen hemen tüm çocukların, ister hastanede isterse toplum içinde olsun, hayatlarının geri kalanında devam eden multidisipliner bakıma ihtiyaç duyacakları da belirtilmektedir.17

Teselli edilmesi mümkün olmayacak bir biçimde ağlama nöbetleri de dahil olmak üzere ağlamak esasında bebeklerde normal bir gelişimsel davranıştır. Ancak, SBS ile ilgili yapılan araştırmalarda SBS’nin en çok bebeğin ağlamasına, bebeğe bakım hizmeti veren kişinin hüsrana uğramasına ve sinirlenmesine neden olabilecek faktörlere tepki olarak ortaya çıktığı18 ve bebeği sarsan kişinin esasında onun ağlamasını durdurmak maksadıyla hareket ettiği ifade edilmektedir. Ancak, elbette ki, şiddet uygulayan kişiler bazı durumlarda bir bebeğe ciddi zarar vermek ve hatta öldürmek maksadıyla da hareket edebilmektedirler.19 Yapılan çalışmalarda, beş yaşına kadar olan çocuklara ilişkin SBS vakaları bildirilmiş olsa da daha çok bir yaşın altındaki özellikle de iki ila dört ay arasındaki bebeklerin daha uzun ve sık ağladığından, başları vücutlarının geri kalanından daha ağır olduğundan, boyunları kas kontrolünden yoksun olduğundan, yaş olarak büyük çocuklara göre daha kolay sarsıldıklarından risk altında oldukları ifade edilmektedir.20 3345 bebeğin dahil olduğu bir çalışmada, bebek ağlaması ile SBS arasındaki ilişki irdelenmiştir. Anılan çalışmada ebeveynlerin bebeklerin ağlamasını durdurmak maksadıyla onlara çeşitli olumsuz davranışlarda bulunduğu ve 6 aylık bebeği olan ebeveynlerin %3,35’inin, 1 aylık bebeği olan ebeveynlerin ise %1.10’ının bebeklerini susturmak maksadıyla onları en az bir kez sarstıkları ortaya konmuştur.21

SBS failleri çoğunlukla erkeklerdir.22 Yapılan çalışmalarda, faillerin çoğunluğunun ebeveynler ve partnerleri oldukları ifade edilerek meydana gelen vakaların çoğunluğundan biyolojik babaların, üvey babaların, annelerin erkek arkadaşlarının sorumlu olduğu bu kişileri ise annelerin izlediği belirtilmektedir. Ayrıca, akraba olan veya olmayan bebek bakıcıları, üvey ebeveynler, büyükanne, büyükbaba, diğer akrabalar gibi kişiler de failler arasında sayılmaktadır.23 Fransa’da SBS’nin sıklığını ve risk faktörlerini belirlemek maksadıyla yapılan bir çalışmada, SBS olarak kayıtlara geçen otuz yedi vakadan otuz birinin şüphelisinin anne, baba veya her ikisinin, altı vakanın şüphelisinin ise bebek bakıcıları olduğu belirtilmiştir.24

Çocuğa yönelik önlenebilir bir fiziksel istismar türü olarak SBS, bu türden hareketleri gerçekleştiren kişiler bakımından meydana getirdiği sonuçlardan dolayı aslında bir suçtur.25 Bu nedenle de, tıbbi bir sorun olmasının yanında mağdur çocukların vücut dokunulmazlığından yaşam hakkına kadar zarar veren ve cezalandırılması gereken yasal bir sorun olduğundan tespit edilmesi de oldukça önemlidir.

SBS’den dolayı mağdur olan çocuklarda sıklıkla herhangi bir dış yaralanma belirtisi olmadığı için SBS’nin tespit edilmesi oldukça zor olan bir travma biçimi olduğunu söylemek mümkündür.26 Ancak, mağdur çocukların klinik tablosunun hafif ile şiddetli arasında değiştiği ve bu klinik tablonun metabolik bir bozukluğun, olağandışı bir nörolojik bozukluğun veya travmanın semptomlarını taklit edebildiği bilinmektedir. Ancak her ne kadar sarsıntının gerçekleşmesinden hemen sonra mağdur çocukta sarsıntıya bağlı semptomlar muhtemelen mevcut olsa da yaralanmanın ciddiyeti, çocuğun bakımını üstlenen kişinin istismarı kabul edip etmemesi gibi durumlara bağlı olarak yapılması gereken tıbbi müdahaleler de gecikmektedir.27 Diğer taraftan, SBS ile suçlanan ebeveynlerin ve/veya bakıcıların yanlış bildirimi, yaşananları saklama eğiliminde olması/gönüllü olarak itiraf etmemeleri, bebeğin oyun sırasında düştüğünü veya kafasını bir yere çarptığını iddia etmeleri, olayı ört bas etme çabalarının sağlık çalışanlarını yanıltması ve bu gibi gerekçelerle çocuğun durumuna ilişkin tam teşhis konulamaması, SBS’de bariz bir travmanın olmayabileceği ihtimalinin dikkate alınmaması dolayısıyla sağlık hizmeti sağlayıcılarının istismar şüphesinden uzaklaşması,28 gerçekleşen vakalara ilişkin verilerinin tek elde toplanmaması29 gibi nedenlere bağlı olarak yılda tam olarak kaç adet çocuğun SBS dolayısıyla mağdur olduğu doğru bir şekilde tespit edilememektedir.

SBS’ye bağlı çok çeşitli semptomlar ortaya çıkabilmektedir. Değişmiş-azalmış bilinç düzeyi, nöbetler, solunum sıkıntısı/durması, halsizlik, mide bulantısı, kusma, kabızlık, yetersiz beslenme, kafa içi kanamalar, uyanmada zorluk,30 irritabilite, uyku düzeninde değişiklik, teselli edilememe - kontrol edilmeyen ağlama,31 konuşmada başarısızlık,32 güçsüzlük, uykuya eğilim, sabit ve irileşmiş göz bebekleri, vücut ısısını düşmesi, kalp atım hızının azalması33 SBS’nin semptomları arasındadır. Diğer taraftan, SBS dolayısıyla çocukların öldükleri de yapılan çalışmalarda ortaya konmuştur.34 Hayatta kalan çocuklarda ise bahsi geçen klinik tablolara ek olarak körlük, kas zayıflığı ya da felç gibi şiddetli motor fonksiyon bozukluğu, var olan normlara kıyasla bir çocuğun fiziksel, bilişsel, davranışsal, duygusal veya sosyal gelişiminde önemli gecikmeler, öğrenme güçlükleri, spastisite (belirli kasların sürekli olarak kasıldığı bir durum - bu kasılma kasların sertliğine veya gerginleşmesine neden olur ve hareketi, konuşmayı ve yürüme şeklini etkileyebilir)35 işitme kaybı, kalıcı beyin hasarı,36 kaburga ya da uzun kemik kırıkları37 gibi durumlar da gözlenebilmektedir.