Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Uluslararası Ceza Mahkemesinin Etkinliği Tartışması

An Analysis on Efficiency of the International Criminal Court

Gülcan KARAKAŞ

Makalenin ilk bölümünde, kısaca Uluslararası Ceza Mahkemesinin tarihçesi, gelişimi ve yapısı değerlendirilmiştir. UCM’nin kurulmasını sağlayan Roma Statüsü 1 Temmuz 2002 tarihinde yürürlüğe girmiş olup günümüze kadar 122 devlet tarafından onaylanmıştır. UCM, uluslararası ceza yargılaması fikri olarak ortaya atılan ilk düşünce değildir; UCM’den önce de uluslararası ceza yargılaması için kurulmuş ad hoc mahkemeler vardı. Makalenin ikinci kısmında ise daha çok, UCM’nin etkin bir sistemi olup olmadığı ve Mahkemenin karşılaştığı zorluklar incelenecektir. UCM ağırlıklı olarak devletlerin işbirliğine dayanmaktır. Bunun sonucunda devletlerin de UCM’ye pek çok zorluk çıkardığı görülmüş ve bununla birlikte Mahkemenin, finansal altyapı konusunda yeterli olmamak gibi karşılaştığı bir takım zorluklar vardır.

Uluslararası Ceza Mahkemesi, Uluslararası Ceza Yargılaması, Uluslararası Ceza Mahkemesinin Etkinliği, Engeller, Tamamlayıcılık İlkesi.

The first part of the Article briefly assesses about development, history and structure of the International Criminal Court. Rome Statute creating the ICC entered into force on 1 July 2002 and until today it has been ratified by 122 States. The ICC was not the first idea to establish international criminal justice; there were ad hoc tribunals before the ICC. The second part of the Article is mostly about whether the ICC is efficient or not, and what are the obstacles that the ICC has faced. The ICC heavily depends on States’ cooperation. It has been revealed over time that States can create obstacles to tribunals or investigation of the ICC, besides not to have enough financial infrastructures can be challenging for the Court.

International Criminal Court, International Criminal Justice, Efficiency of ICC, Obstacles, Complimentary.

GİRİŞ

139 devletin imzaladığı, 122 devletin taraf olduğu Roma Statüsü ile kurulan, soykırım, insanlığa karşı suçlar, savaş suçları ve saldırı suçlarını yargı yetkisi dahiline alan Uluslararası Ceza Mahkemesine (UCM), Türkiye henüz taraf değildir1. Türkiye, UCM’yi kuran Roma Statüsünü imzalamamış ve onaylamamıştır. AB üyesi ve adayları arasında, Türkiye dışında Statüye taraf olmayan başka ülke olmamakla, Avrupa Konseyi’ne üye 46 ülkeden Türkiye ve Azerbaycan dışındakilerin tümü Statü’yü imzalamışlardır2.

Söz konusu çalışmamda Uluslararası Ceza Mahkemesinin yapısını ve kuruluş aşamasını kısaca değerlendirdikten sonra Mahkemenin günümüze kadarki etkinliği hususu üzerinde durulacaktır.

ULUSLARARASI CEZA MAHKEMESİNİN TARİHÇESİ

Modern uluslararası ceza hukuku, İkinci Dünya Savaşı’nın akıbetinde Nuremberg’de ve Tokyo’da, devlet suçluları için bireysel sorumluluk kavramının tanıtılması suretiyle başlamıştır3. Nuremberg öncesinde bütün soruşturmalar, yerel mahkemelerde yürütülürken, Nuremberg’de müttefikler bireysel ceza sorumluluğunun uluslararası alanda da uygulanabilmesi ve gelecekteki insan hakları ihlallerine yönelik caydırıcılık için Almanya Yüksek Komutanlığı hakkında, tarihi bir kayıt, hukuki bir emsal oluşturmaya çalıştılar4. Nuremberg ve Tokyo mahkemeleri kurulduktan sonra, belli hareketleri devletlerin suç kapsamına sokması gerektiğine yönelik 274 tane çok taraflı anlaşma yapılmış, bununla birlikte uzun yıllar boyunca askeri mahkemeler ve yerel mahkemeler uluslararası alanda görülmesi gereken ceza davalarını yürütmeye devam etmişlerdir5.