Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Bireysel Başvuru Kararlarında Ayrımcılık Yasağı

Prohibition of Discrimination in Judgements Imposed For Individual Applications

Coşkun ÖZBUDAK

Makalede, Anayasa Mahkemesinin ayrımcılık yasağına bakışı, eşitlik ilkesi ve ayrımcılık yasağının ihlali iddialarına dayalı başvuru kararlarından hareketle incelenecek ve ayrımcılık yasağının çeşitli görünüm biçimleri üzerinde durulacaktır.

Anayasa Mahkemesi, Bireysel Başvuru, Ayrımcılık Yasağı, Eşitlik İlkesi, Cinsiyetler Arası Eşitlik, Cinsiyete Dayalı Ayrımcılık, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Sözleşme’ye Ek 12 No.lu Protokol, Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasal Haklar Sözleşmesi, Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Sözleşme.

In the article, the viewpoint of the Constitutional Court will be inspected with reference to its application decisions based on claims for infringement of principle of equity and prohibition of discrimination and a point will be made on diverse appearance forms of the prohibition of discrimination.

Constitutional Court, Individual Application, Prohibition of Discrimination, Principle of Equity, Equity Between Genders, Discrimination Based on Sexuality/Gender, European Convention of Human Rights, The Protocol no. 12 as an Attachment of Convention Related to Preservation of Human Rights and Basic Freedoms, International Covenant on Civil and Political Rights, Convention on the Elimination of All Forms of Discrimination Against Women.

1. GİRİŞ

“Eşitlik ilkesi” ya da “ayrımcılık yasağı” Anayasa Mahkemesine (AYM) yapılan birçok başvuruda ihlal iddiasına konu edilmektedir.

Ancak (tespitlerime göre) bugüne kadar, eşitlik ilkesinin/ayrımcılık yasağının ihlal edildiği iddiasına dayalı başvuruların çoğunluğu kabul edilemez bulunmuştur.

Aşağıda ayrıntılı olarak değinileceği üzere, bu durum çoğunlukla söz konusu ilkenin veya yasağın soyut niteliğinden, kimi zaman da “her derde deva” kabilinden bir algıya dayalı olarak geniş yorumlanmasından kaynaklanmaktadır.