Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 53. Madde Düzenlemesinin Türk Hukukuna Etkisi

The Effect of the Arrangement in the Article 53 of the European Convention on Human Rights on Turkish Law

Akif YILDIRIM

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) hükümlerinden hiçbirinin Sözleşmeci Taraf’ın mevzuatı uyarınca tanınmış olabilecek insan hakları ve temel özgürlükleri sınırlayacak biçimde yorumlanamayacağını öngören AİHS’in 53. maddesinin, gerek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) gerekse Anayasa Mahkemesi (AYM) tarafından göz ardı edildiği görülmektedir.

Makalede, Türk hukukunda AİHS hükümlerinden daha fazla güvence sağlayan hükümlerin, AİHS esas alınarak kapsam ve içeriklerinin nasıl daraltıldığına dair bazı tespitlerde bulunulmuş, bu hususta birtakım öneriler sunulmuştur.

Bireysel Başvuru, Hakların Kapsamı, İç Hukuk, Güvenceler, Anayasa Mahkemesi Uygulaması.

It is seen that the article 53 of the ECHR (European Convention on Human Rights) predicting that none of the provisions of the ECHR could be construed in a way to limit the human rights and fundamental freedoms that could be recognized by virtue of the laws and regulations of the Contracting Party, that those provisions have been disregarded both by the European Court of Human Rights (ECHR) and by the Constitutional Court (CC).

In the article, some fixations have been done in relation how the scope and contents of the provisions enabling more assurances to the ECHRs’ provisions in respect of Turkish Law and some recommendations have been presented for this matter.

Individual Application, Scope of Rights, National Law, Assurances, Practice of Constitutional Court.

GİRİŞ

AİHM, Türkiye’ye ilişkin verdiği kararlarla Türkiye’de insan haklarının gerçekleşmesine ve gelişmesine önemli katkılar sunmuş, Türkiye’deki birçok sorunun çözümünde öncü rol oynamıştır. Hâlihazırda bu sorunların tamamı aşılmamış olmakla birlikte, yaşam hakkına, işkence ve insanlık dışı muamele yasağına, silahların eşitliği ilkesine AİHS güvence altına alınan diğer haklara ilişkin kararlarda bu durumu görmek mümkündür. Özellikle mevzuattan kaynaklanan sorunlar sebebiyle AİHS’te güvence altına alınan haklarından biri veya bir kaçının ihlal edildiğini düşünen kişilerin AİHM’e başvurması ve bu başvuruların AİHM tarafından incelenmesi neticesinde ihlal kararı verilerek Türkiye’nin tazminat ödemeye mahkum edilmesi, yasama organını mevzuatını değiştirmeye zorlamış ve AİHS’te sağlanan ve AİHM kararlarında somutlaşan güvenceleri temin eden yasaların çıkarılmasına zemin hazırlamıştır.

İç hukukta öngörülen kuralların AİHS’ten daha az güvence sağladığı hallerde durum bu olmakla birlikte, acaba iç hukuk kurallarının AİHS’ten daha ileri güvenceler sağladığı hâllerde durum nasıldır?

Bu çalışmada, iç hukuk kurallarının daha özgürlükçü olduğu veya AİHS’e oranla daha ileri düzeyde güvence sağladığı durumlarda, AİHM’in ve Anayasa Mahkemesinin nasıl karar vermesi gerektiği tartışılacak ve bu bağlamda AİHS hükümlerinden hiçbirinin Sözleşmeci Taraf’ın yasaları uyarınca tanınmış olabilecek insan hakları ve temel özgürlükleri sınırlayacak biçimde yorumlanamayacağını öngören AİHS’in 53. maddesine değinilecektir.