Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

İş Kazalarında İş Güvenliği Uzmanının Taksire Dayalı Cezai Sorumluluğu

Accidents at Work and the Criminal Responsibility of Workplace Safety Experts on the Basıs of Neglect

Doğan GEDİK

Çalışma hayatında ölüm veya yaralanmayla sonuçlanan iş kazaları oranının giderek artış göstermesi, bu alanda iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanmasının gerekliliğini de ortaya çıkarmıştır. Bu anlayış içerisinde Avrupa Birliği normlarına uygun olarak iş sağlığı ve güvenliği alanında müstakil bir kanun olarak hazırlanan “6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu”, 30.06.2012 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiş ve birçok yeniliğin yanı sıra işyerinde iş güvenliği uzmanı çalıştırma yükümlülüğünü de getirmiştir. İş güvenliği uzmanlarının görev yetki ve yükümlülükleri, 6331 sayılı Kanun ve İş Güvenliği Uzmanlarının Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmelikte düzenlenmiştir. Ölüm veya yaralanmayla sonuçlanan bir iş kazasında; işveren, işveren vekili, alt işveren gibi süjelerin yanı sıra iş güvenliği uzmanının da uymakla görevli olduğu hükümleri ihlal etmesi sebebiyle hukuki ve cezai sorumluluğu söz konusu olabilmektedir. Uygulamada iş güvenliği uzmanı bakımından cezai sorumluluk, yaygın olarak taksire dayalı sorumluluk kapsamında değerlendirilmektedir. Bu nedenle bu çalışmada; (meslek hastalığı dahil edilmeksizin) iş kazaları bağlamında iş güvenliği uzmanının taksire dayalı cezai sorumluluğunun söz konusu olabilmesi için gerekli koşullar ortaya konulmaya çalışılmıştır.

İş Güvenliği, İş Güvenliği Uzmanı, Kusur, Taksir, Cezai Sorumluluk.

The increasing percentage of the number of death or injury related accidents at the work place, demonstrate the need to provide for work place health and safety. In that sense, the law numbered 6331 and titled “Workplace health and safety” was prepared with the guidance of the EU directives and went into effect on 30 June 2012. The law provides that a work place safety expert must be employed at the work place. The duties, responsibilities, jurisdiction and training of the experts were regulated in a regulation baring the same title. A work place accident that led to death or injury, may cause legal as well as criminal responsibility of the employer, her deputy, subcontractor and the work place safety expert on the basis of failing to comply with the regulations. The criminal responsibility of the work place expert is usually based on negligence. In this article, the preconditions for determining the criminal responsibility of the work place safety expert is discussed.

Work Place Safety, Work Place Safety Expert, Fault, Negligent, Criminal Responsibility.

Giriş

Günümüzde gelişen teknoloji ve artan sanayileşme, çalışma hayatında daha fazla riskler ortaya çıkarmış ve iş kazaları oranlarının giderek çoğalmasına neden olmuştur. Ne yazık ki ülkemizde de iş kazaları nedeniyle her gün çok sayıda kişi ölmekte veya yaralanmaktadır. İnsan hayatı ve sağlığının yanı sıra iş kazaları ülke ekonomisi üzerinde ciddi kayıplara yol açmakta, başta işveren olmak üzere birçok ilgiliye hukuki ve cezaî sonuçları itibariyle külfet teşkil etmektedir. Bu durum, iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanmasının gerekliliğini daha da önem arz eder hale getirmiştir. Nitekim iş kazası meydana geldikten sonra, kazanın olumsuz sonuçlarını gidermeye yönelik düzenlemelerle yetinmek yerine, bunu önleyici tedbirlerin alınması gereğinin farkına varılmış ve böylece iş sağlığı ve güvenliği, iş hukukunun önemli konularından biri olmuştur.1

Bu anlayış içerisinde ülkemizde de, Avrupa Birliği ülkelerinde olduğu gibi önemli bir disiplin alanı olan iş sağlığı ve güvenliğinin müstakil bir kanunla düzenlenmesi gerektiğinin farkına varılmış ve Avrupa Birliği direktifleri dikkate alınarak hazırlanan “6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu” (İSGK) 30.06.2012 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.2 Kanun, çağdaş iş sağlığı ve güvenliği anlayışına paralel olarak önleme ve koruma düşüncesinden hareketle, işyerlerinde kapsamlı bir iş sağlığı ve güvenliği örgütlenmesinin sağlanması, risk değerlendirmesi, önlemlerin belirlenmesi, denetleme, aynı çalışma alanında bulunan işverenler arasında koordinasyonun sağlanması gibi oldukça kapsamlı bir sistem öngörmektedir.3 6331 sayılı Kanunun önemli bir özelliği de, işyerinin niteliği veya çalışan işçi sayısı bakımından ayrım yapılmaksızın iş güvenliği uzmanı ile işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli çalıştırma yükümlülüğü getirmesidir.

İş kazaları diğer olumsuz sonuçlarının yanı sıra önemli hukuki sorunları da beraberinde getirmektedir. Ölüm veya yaralanmayla sonuçlanan bir iş kazasında; işveren, işveren vekili, alt işveren gibi süjelerin yanı sıra iş güvenliği uzmanının da uymakla görevli olduğu hükümleri ihlal etmesi sebebiyle hukuki ve cezai sorumluluğu söz konusu olabilmektedir. Uygulamada iş güvenliği uzmanı bakımından cezai sorumluluk, yaygın olarak taksire dayalı sorumluluk kapsamında değerlendirilmektedir. Öte yandan uygulamada iş kazası konulu olaylarının hemen hepsinde bilirkişiye başvurulmakta, hatta bir dosyada birden çok bilirkişi raporunun alındığı görülmektedir. Belirtmek gerekir ki iş kazalarında bilirkişilik uygulaması oldukça sorunludur; özellikle kusurun ve dolayısıyla sorumluluğun belirlenmesinde hukuki sorumluluk ile cezai sorumluluğun karıştırıldığı, ceza hukuku esaslarının göz ardı edildiği raporlarda sıklıkla görülmektedir. Bu nedenle bu çalışmada; uygulamadaki sorunlara çözüm sunabilmek amacıyla (meslek hastalığı dahil edilmeksizin) iş kazaları bağlamında iş güvenliği uzmanının cezai sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, teorik tartışmalara girmeksizin taksir bağlamında koşullarıyla birlikte incelenecektir. Bunun ortaya konulabilmesi için de iş güvenliği uzmanı kavramı, hukuki statüsü, görev, yetki ve sorumluluklarına da değinilecektir.

İşin yapılması sırasında işçilerin karşılaşabileceği tehlike ve risklerin ortadan kaldırılması ya da azaltılması amacı ile işverene getirilmiş olan teknik yükümlülüklere “iş güvenliği”4 denilmektedir.5 Böylelikle işyerinde işin yürütümü dolayısı ile oluşabilecek tehlikelerin ve işçi sağlığında meydana gelebilecek zararların arındırılarak, daha iyi şartlarda çalışma ortamı yaratılması için yapılan sistematik çalışmaların bütününün iş güvenliği kavramını oluşturduğu söylenebilir.6 İş güvenliği, işyerinde meydana gelebilecek kaza ve bunun ölüm/yaralanma gibi sonuçlarına ilişkindir; dolayısıyla iş güvenliğinin amacı, işyerinde meydana gelebilecek iş kazalarının önüne geçmek ve çalışanları ölüm ve yaralanma gibi olumsuz sonuçlarından korumaktır. Bu amaca ulaşmak için de çalışanların performanslarını, çalıştıkları alet ve teçhizatları ve çalışma alanlarını kontrol etmek gerekir.7 Bu bağlamda işyerinde risk tespiti yapmak ve çalışanları yaptıkları işlerden dolayı meydana gelebilecek iş kazalarından korumak, daha iyi bir çalışma ortamı sağlamak için alınan tüm önlemler iş güvenliğinin konusunu oluşturur.8

Çok boyutlu bir kavram olan iş güvenliğinin kurumlarda etkin bir şekilde sağlanabilmesinin takım çalışması ile mümkün olabileceği, başka bir ifadeyle iş sağlığı ve güvenliğinin farklı disiplinlerin bileşiminin bir parçası olduğu pek çok kaynakta ifade edilmektedir. Söz konusu takımın en önemli unsurlarından birini de iş güvenliği uzmanı oluşturmaktadır.9

İş sağlığı ve güvenliği kurumunun etkin bir şekilde uygulanabilmesi, kuşkusuz bu konuda uzmanlık eğitimi almış kişilerce yerine getirilmesine bağlıdır.10 İş güvenliği uzmanlığı mesleği, çalışanların ruh ve beden bütünlüğünün korunmasına hizmet etmektedir. Bu yönüyle sadece çalışanları değil tüm toplumu doğrudan veya dolaylı olarak ilgilendirmektedir.11

6331 sayılı İSGK ile ülkemizde iş sağlığı ve güvenliği uygulamaları yeni bir döneme girmiştir. Kanun, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili sorunların çözümüne yönelik çok sayıda yeni ve olumlu düzenlemeler getirmiştir. Bunlardan biri de iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin sahada bu işle görevlendirilen uzman iş sağlığı ve güvenliği profesyonelleri tarafından yerine getirilmesine verilen önemdir.12 Gerçekten de 6331 sayılı İSGK öncesinde kısmen zorunlu olan iş güvenliği uzmanı çalıştırma, 6331 sayılı Kanun sonrasında işkolu ve çalışan sayısı gözetmeksizin zorunlu tutulmuştur. Bu durum iş güvenliği uzmanlarına duyulan ihtiyacı artırmış ve mesleğin önemli hale gelmesini sağlamıştır. Bundan dolayı Kanun, geçmiş dönemlerdeki düzenlemelerin çok ötesinde iş sağlığı ve güvenliği profesyonelleri ile ilgili olarak; tanım, görev ve yetkileri, çalışma şartları ve belirlenme süreci ile ilgili düzenlemelere büyük önem vermiştir.13

İş güvenliği uzmanlarına ilişkin temel hususlar İSGK 8’inci madde ile 30.12.2012 tarihinde yürürlüğe girmiş olan “İş Güvenliği Uzmanlarının Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmelik”te (İGUY) düzenlenmiştir.

6331 sayılı İSGK’nın tanımlar başlıklı 3. maddesinde “iş güvenliği uzmanı”, “usul ve esasları yönetmelikle belirlenen, iş sağlığı ve güvenliği alanında görev yapmak üzere Bakanlıkça yetkilendirilmiş, iş güvenliği uzmanlığı belgesine sahip, Bakanlık ve ilgili kuruluşlarında çalışma hayatını denetleyen müfettişler ile mühendislik veya mimarlık eğitimi veren fakültelerin mezunları ile teknik eleman” (m.3/1-f) olarak tanımlanmışken, “teknik eleman” da “Teknik öğretmen, fizikçi, kimyager ve biyolog unvanına sahip olanlar ile üniversitelerin iş sağlığı ve güvenliği programı mezunlarını” ifade eder şekilde tanımlanmıştır (m.3/1-s). 29.12.2012 tarih ve 28512 sayılı İş Güvenliği Uzmanlarının Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesinde, iş güvenliği uzmanı ile teknik eleman için hemen hemen aynı ifadelerle tanımlama yapılmıştır.14

Esasen 6331 sayılı Kanun ve ilgili Yönetmelikteki bu düzenlemeler, tanımlamadan ziyade bu mesleği kimlerin yapabileceğine ilişkindir. İş güvenliği uzmanı, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin uygulanmasını sağlayan ve bu mesleği icra eden kişidir.15 Bu nedenle öğreti de iş güvenliği uzmanı, işyerinde güvenli bir çalışma ortamının sağlanması ve bu ortamın çalışanların sağlığı ve güvenliği açısından iyileştirilmesi için işverene rehberlik ve danışmanlık hizmeti sunan kişi olarak tanımlanmıştır.16

İş güvenliği uzmanından beklenen, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin teknik boyut içeren kısımlarına ilişkin çalışmaları yürütmek ve bu hususlarda işverene rehberlik ve danışmanlık yapmaktır. Böylece iş güvenliği uzmanları, mesleğinde uzmanlaşmış, özellikle çalıştığı işyerinin sektörü ve bu işyerinde yürütülen işe dair tehlike ve riskler hakkında bilgi sahibi olan, işten kaynaklanabilecek kaza ve hastalıkları önlemeye yönelik çözüm yolları hususunda yeterli bilgiye sahip ve mevzuata hâkim kişiler olmalıdır.17