Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Sağlık Hukuku Uyuşmazlıklarında Bilirkişi Görüşüne/deliline Başvurulması Zorunlu Haller

Cases Where Application to Expert Evidence/Opinion is Obligatory in Health Law Conflicts

Yahya DERYAL

Bu çalışma, sağlık hukuku alanında ortaya çıkan hukuki uyuşmazlıkların çözümünde, hangi sınırlar içinde bilirkişi deliline başvurulabileceği hakkındadır. Aldığı eğitim ve icra ettiği meslek itibarıyla hâkimin, sahip olduğu genel ve hukuki bilgisi içinde çözümleyemediği konuları tıbbi bilirkişiye danışması ve teknik bir görüş ile destekledikten sonra hükmünü vermesi kaçınılmazdır. Özellikle tıbbi standartlara aykırılık, mesleki kusur ve tıbbi hata kavramlarının tespitinde tıbbi bilirkişi yardımına ihtiyaç duyulacağı ve uzman görüşü alınmadan hukuki uyuşmazlığın çözülemeyeceği açıktır. 

Mesleki Standart, Tıbbi Hata, Mesleki Kusur, Tıbbi Bilirkişi, Genel ve Hukuki Bilgi, Özel veya Teknik Bilgi, Bilirkişi Delili.

This study is about within which limits the expert evidence can be applied in resolution of legal conflicts arose in health law. It is inevitable that a judge who can’t resolve issues within his general and legal information accumulation in respect of education taken and profession performed would rule his decision after consulting a medical expert and supporting with a technical opinion. Especially determination of contradiction to medical standards, occupational fault and medical fault concepts, there would be a need to medical expert help and it is obvious that without having an expert opinion legal conflicts couldn’t be solved.

Occupational Standard, Malpractice, Occupational Fault, Medical Expert, General and Legal Information, Special and Technical Information, Expert Evidence.

I. BİLİRKİŞİYE BAŞVURMA YASAĞI

Mülga HUMK m.275 uyarınca, ancak, “çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde” bilirkişiye başvurulabilecektir. Yeni HMK m.266’ya göre, “çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde” bilirkişiye başvurulabilir. CMK’ya göre de, “çözümü uzmanlığı, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına …karar verilir” (m.63). Bir başka ifadeyle, “hâkimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgi ile çözümlenmesi mümkün olan konularda” bilirkişiye başvurulamaz (HUMK m.2751, HMK m.266, CMK m.63)2.

Bu bakımdan, hangi hallerde bilirkişiye başvurulabileceğini ya da hangi durumlarda bilirkişi incelemesinin gerekli olduğunu belirleyebilmek için, burada geçen “özel bilgi” ve “teknik bilgi” deyimlerinin açıklığa kavuşturulması, içeriğinin doldurulması gerekir.

Her şeyden önce “özel bilgi”, maddenin ikinci cümlesinde geçen “genel bilgi” deyiminin karşıtı olarak anlaşılmalıdır. Genel bilgi ise, maddede “ve bağlacı” ile “hukuki bilgi” kavramına bağlanmış ve bu iki kavramın birlikte düşünülmesi istenmiştir: “Genel ve hukuki bilgi”. O halde, “genel hukuk bilgisi” dışında kalan bilgiler, “özel bilgi” veya “teknik bilgi” olarak değerlendirilebilir.