Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

İstanbul Sözleşmesi’nin Kadınlara Karşı Ayrımcılığı Ortadan Kaldırma ve Kadın-Erkek Eşitliğini Sağlama Amacı Çerçevesinde Türk Medenî Kanunu’nun Değerlendirilmesi

Evaluation of the Turkish Civil Code within the Scope of the Istanbul Convention’s Purpose to Eliminate Discrimination Against Women and Ensure Equality of Women and Men

Fikriye Ceren SADİOĞLU

Türkiye’nin de taraf olduğu ve 2014 yılında yürürlüğe giren Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi (kısaca İstanbul Sözleşmesi), kadınlara yönelik şiddet ve aile içi şiddeti önlemeyi ve bununla mücadeleyi amaçlamakta; bu sebeple şiddet eylemlerine ilişkin düzenlemeler ve temel kurallar içermektedir. İstanbul Sözleşmesi, şiddetin önlenmesinde temel unsurun kadın ve erkek arasındaki hukukî ve fiilî eşitliği gerçekleştirmek olduğu bilinciyle hazırlanmıştır. Bu bilincin vurgulandığı 4. maddeye göre taraf devletler, ulusal anayasalarına veya ilgili diğer mevzuata kadın-erkek eşitliği ilkesini dâhil etmeli ve bu ilkenin uygulamada gerçekleştirilmesini temin etmek amacıyla kadınlara karşı ayrımcılığı yasaklamalı ve kadınlara karşı ayrımcılık yapan yasa ve uygulamaları yürürlükten kaldırmalıdır. Bu çalışmada, İstanbul Sözleşmesi’nin taraf devletlere yüklediği ulusal mevzuata kadın-erkek eşitliği ilkesini dâhil etme ve kadınlara karşı ayrımcı yasa ve uygulamaları kaldırma ödevi çerçevesinde Türk Medenî Kanunu’nda yer alan bazı önemli maddeler ele alınacaktır. Böylece, Türk Medenî Kanunu’nun ilgili maddelerinde yapılması gereken değişiklikler için kanun koyucuya yol göstermek amaçlanmaktadır.

İstanbul Sözleşmesi, Türk Medenî Kanunu, Toplumsal Cinsiyet, Kadın-Erkek Eşitliği, Kadına Karşı Ayrımcılık.

Council of Europe Convention on preventing and combating violence against women and domestic violence (in short the Istanbul Convention), that Turkey is a party to and entered into force in 2014, aims to prevent amd combat violence against women and domestic violence; for this reason, it contains regulations and basic rules regarding acts of violence. The Istanbul Convention has been prepared with the awareness that the basic element in preventing violence is to achieve legal and de facto equality between women and men. According to Article 4, where this awareness is emphasized, states parties should include the principle of equality between women and men in their national constitutions or other relevant legislation and in order to ensure this principle is implemented in practice, they should prohibit discrimination against women and abolish laws and practices that discriminate against women. In this study, some important articles in the Turkish Civil Code will be discussed within the framework of the duty of including the principle of gender equality in the national legislation and removing the discriminatory laws and practices against women, imposed by the Istanbul Convention on the state parties. Thus, it is aimed to guide the legislator for the changes to be made in the relevant articles of the Turkish Civil Code.

Istanbul Convention, Turkish Civil Code, Gender, Equality of Women and Men, Discrimination Against Women.

GİRİŞ

Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi (kısa adıyla İstanbul Sözleşmesi), 11 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul’da imzaya açılmış, Türkiye aynı tarihte Sözleşme’yi imzalamıştır. Sözleşme, TBMM tarafından 24 Kasım 2011’de onaylanmıştır. Sözleşme’nin yürürlüğe girmesi ise 1 Ağustos 2014’tür. Türkiye, İstanbul Sözleşmesi’ni imzalayan ve parlamentosunda onaylayan ilk ülkedir. Sözleşme 2020 yılı itibarıyla, Ayrupa Konseyi üyesi 45 ülke ve Avrupa Birliği tarafından imzalanmış; imzalayan ülkelerin 34’ü tarafından onaylanmıştır1.

İstanbul Sözleşmesi, kadınlara yönelik şiddeti ve aile içi şiddeti önleme ve şiddetle mücadele etmek amacıyla temel kurallar içeren, söz konusu amaçlarını gerçekleştirmek amacıyla imzacı devletlere birtakım yükümlülükler yükleyen uluslararası bir insan hakları sözleşmesidir.

İstanbul Sözleşmesi’nin asıl amacı, şiddeti önlemek ve bununla mücadele etmek olmakla birlikte, Sözleşme’de kadınlara karşı ayrımcılığın ortadan kaldırılmasının ve kadın-erkek eşitliğinin sağlanmasının şiddeti önlemek bakımından anahtar bir unsur olduğu kabul edilmiştir2. Dolayısıyla Sözleşme’ye taraf devletlerin, kadına karşı ayrımcılık içeren ve kadın-erkek eşitliğinin sağlanmadığı iç hukuk kurallarını tekrar gözden geçirmeleri ve bu kurallarda ihtiyaç olan iyileştirmeleri yapmaları gerekmektedir.