Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 155. Maddesi Karşısında Marka Tescili Üzerine Düşünceler

Some Reflections on the Trademark Registration vis-à-vis Article 155 of Industrial Property Code

Mahmut Arif KOÇAK

Bu çalışmada, Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 155’inci maddesi karşısında marka tescili ve marka sicilinin işlerliği üzerine eğileceğiz. Marka tescili ve buna bağlı olarak oluşturulan marka sicili, temelinde bir hukuki güvenlik ihtiyacından doğmuştur. Fakat gelinen noktada, marka sicilinin bu ihtiyaca cevap olmakta yetersiz kaldığı rahatlıkla gözlemlenebilir. İşte yukarıda anılan madde, marka sicilinin şeffaflaştırılması noktasında önemli bir adım olmuştur. Bu bağlamda, ilk olarak marka tescilinin tarihine inilerek, tescile neden ihtiyaç duyulduğu ortaya çıkarılacaktır. Akabinde, marka tescilinin fonksiyonları analiz edilecek ve son olarak, maddenin marka sistemine etkisi marka sicili temelinde incelenecektir.

Marka, Tescil, Marka Sicilinin İşlerliği, Sınai Mülkiyet Kanunu m. 155, Önceki Hakların Etkisi.

In this study, we will focus on trademark registration and functionality of trademark registry against article 155 of Industrial Property Code. Trademark registration and the registry have emerged from a legal security need. However, it can be easily observed that the trademark registry is insufficient to respond to this need. The above mentioned article has been an important step in making the trademark registry transparent. In this context, first of all, it will be pointed out why the trademark registration is required by going down to the history of trademark and its registration. Subsequently, the functions of the trademark registration will be analyzed. Finally, the effect of the article on the trademark system will be examined on the basis of the trademark registry.

Trademark, Registration, Functionality of Trademark Registry, Article 155 of Industrial Property Code, Effect of Previous Rights.

GİRİŞ

Bu çalışmamızda, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun1 155’inci maddesi karşısında marka tescili üzerine eğileceğiz.

“Önceki tarihli hakların etkisi” başlıklı maddeye göre, “(m)arka, patent veya tasarım hakkı sahibi, kendi hakkından daha önceki rüçhan veya başvuru tarihine sahip hak sahiplerinin açmış olduğu tecavüz davasında, sahip olduğu sınai mülkiyet hakkını savunma gerekçesi olarak ileri süremez.” Buna göre, sonraki tarihli marka sahibi, önceki tarihli marka sahiplerinin açmış olduğu marka tecavüzü davasında, tescile dayalı kullanım savunmasını2 ileri süremeyecek ve önceki tarihli marka sahiplerinin müdahalesi ile karşı karşıya kalacaktır.3

Görüleceği üzere, marka tesciline yüklenen anlam bir yandan sağlamlaştırılmış, öte yandan ise zayıflatılmıştır. Gerçekten, önceki tarihli marka sahipleri, mutlak haklarını kendisinden sonraki herkese karşı ileri sürebilir konuma gelirken, sonraki tarihli marka sahipleri ise tescilin sağladığı savunma olanaklarından önceki tarihli marka sahiplerine karşı faydalanamaz kılınmıştır. Maddenin, ilk bakışta, detaya inmeden ortaya çıkardığı bu sonuç, önceki tarihli marka sahibi ile sonraki tarihli marka sahibi arasındaki menfaat çatışması, bu menfaat çatışmasının önceki tarihli marka sahibi lehine çözülmesinin yerindeliği çalışmamızın konusu değildir.