Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Türk Ceza Hukukunda Hakaret Suçu (TCK m.125)

Defamation in Turkish Penal Law (TPC Art.125)

Tuba KELEP PEKMEZ

Şerefe karşı suçlar altında düzenlenen hakaret suçu Türk Ceza Hukukunda son derece yaygın bir biçimde uygulama alanı bulan suç tiplerinden biridir. Her ne kadar yaygın biçimde uygulansa da gıyapta hakarette ihtilat koşulunun hukuki niteliği, bu suç bakımından geçerli olan hukuka uygunluk nedenlerinin neler olduğu ve hatta uygulanacak olan yaptırımın türü gibi temel hususlar bakımından halen tartışmalar devam etmektedir. Makalenin amacı özellikle tartışmalı noktalar bakımından hakaret suçunun güncel kararlar ile yeniden tartışılmasını sağlamaktır.

Hakaret Suçu, Şerefe Karşı Suçlar, Tahkir, Huzurda Hakaret, Gıyapta Hakaret.

The crime of defamation, regulated under crimes against honour, is one of the crimes that is widely practised in Turkish Criminal Law. Albeit with the widespread practice, debates are still ongoing in terms of main issues such as the legal nature of social intercourse in the absence of the victim, justifications to be applied an deven the type of sanction. The main aim of this article is to discuss the crime of defamation especially in terms of these contoversial issues.

Crime of Defamation, Crimes Against Honour, Insult, Defamation in the Presence of the Victim, Defamation in the Absence of the Victim.

I. Genel Olarak

Şerefe karşı suçlar altında yer alan hakaret suçu 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun özel hükümleri kapsamında yer alan ikinci kitabında Kişilere Karşı Suçlar adındaki ikinci kısmında Şerefe Karşı Suçlar başlığı ile bulunan sekizinci bölümünde m.125 ve devamı maddelerinde düzenlenmektedir.

Belirtmek gerekmektedir ki hakaret suçunun cezalandırılabilirliğine ilişkin koşullar m.125’te yer alan düzenleme ile sınırlı değildir.1 Nitekim m.126, 127, 128, 129 ve 130’da suçun maddi unsurları, hukuka aykırılık unsuru ve kusurluluk ile ilişkili düzenlemeler yer almaktadır. Bununla birlikte söz konusu bölüm altında düzenlenmiş olan tek suç tipi hakaret değildir. Nitekim m.130’da Kişinin hatırasına hakaret şeklinde ayrı bir suç daha bu bölümde yer almaktadır. Şu halde mevcut TCK düzenlemesinde kişilerin şerefinin yaşayan kimseler bakımından TCK m.125 ve ölen kişiler bakımından ise m.130 olmak üzere iki suç tipi ile koruma altına alındığını söylemek mümkündür.

Ancak belirtmek gerekir ki sözü edilen ve inceleme konumuzu oluşturan hakaret suçu, tahkir suçları olarak nitelendirilen suç tiplerinin yalnız bir bölümünü oluşturmaktadır. Buna göre hakaret suçu genel tahkir suçu olarak nitelendirilmektedir. Dolayısıyla özel tahkir suçları olarak adlandırılan ve kişilerin şerefinin yanı sıra veya bundan ayrı olarak başka hukuki değerleri koruyan suç tipleri de bulunmaktadır. Şu anda TCK’da özel tahkir suçları olarak nitelendirilen2 ve Devletin Egemenlik Alametlerine ve Organlarının Saygınlığına Karşı Suçlar altında yer alan suçlar olan Cumhurbaşkanına hakaret (TCK m.299), Devletin egemenlik alametlerini aşağılama (TCK m.300), Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, devletin kurum ve organlarını aşağılama (TCK m.301) ve Yabancı Devletlerle İlişkilere Karşı Suçlar altında düzenlenen Yabancı devlet bayrağına karşı hakaret (TCK m.341) bunlara örnektir.3 Çalışmamızın kapsamı ise yalnızca genel tahkir suçları ile sınırlı tutulacak; hakaret suçu bakımından tartışmalı olan noktalar üzerinde ise hususiyetle durulacaktır.

II. Suçla Korunan Hukuki Değer

Suçla korunan hukuki değerin tespitinde suçun düzenlendiği bölüm başlığından yola çıkılarak yorum yapılacak olduğunda, şerefe karşı suçlar altında düzenlenen hakaret suçu bakımından korunan hukuki değerin tespitinde şeref kavramı esas alınmalıdır.4 Şeref, başkasının, birine gösterdiği saygının dayandığı kişisel değer, onur ve toplumca benimsenmiş iyi şöhret olarak tanımlanmaktadır.5 Bu açıdan şerefin kişinin manevi bütünlüğünü ifade ettiği söylenebilir.6 Bu manevi bütünlük ise hem kişinin kendisine ilişkin olarak beslediği haysiyet ve şeref duygusunu ifade eden iç şeref hem de kişinin toplum nazarında sahip olduğu şeref ve haysiyeti kapsamına alan dış şeref duygusuyla sağlanmaktadır.7

Madde metnine bakıldığında ise hakaret teşkil edilen fiillerin kişilerin onur, şeref ve saygınlığına yöneltilmesi gerektiği belirtilmektedir. Bu anlamda suçla korunan hukuki değerin yalnızca iç şeref ya da yalnızca dış şeref ile kısıtlı olmadığı ve karma bir nitelik taşıdığı söylenmelidir.8 Nitekim madde gerekçesinde korunan hukuki değerle ilgili olarak “Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer kişilerin şeref, haysiyet ve namusu, toplum içindeki itibarı, diğer fertler nezdindeki saygınlığıdır” ifadelerine yer verilerek bu hususa dikkat çekilmiştir. Nitekim suç tipinde bahsedilen onur ve şeref iç şerefi; saygınlık ise dış şerefi ifade etmektedir.9

III. 5271 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nda Düzenlenen Hakaret Suçunun Unsurları

Korunan hukuki değer ve konu bu suçta birleşmiştir. Dolayısıyla suçun konusunun da onur, şeref ve saygınlık olduğu ifade edilebilir. Bu noktada vurgulamak gerekmektedir ki bu suç bir tehlike suçudur. Bu anlamda suçun konusunun bir zarara uğramış olması bu suç bakımından aranmaz. Hatta suçun konusuna ilişkin tehlikenin somut olarak ortaya çıkması da gerekmez. Dolayısıyla isnadın veya değer yargısının kişinin onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte olması yeterlidir.10 Netice itibariyle suç bir soyut tehlike suçudur.11