Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Takip Hukukuna Özgü Bazı Davaların Dava Şartı Arabuluculuğa Tâbi Olup Olmadığı Sorunu

The Question of Whether Certain Actions Peculiar to Debt Enforcement Proceedings are Subject to Mandatory Mediation or not

Barış TORAMAN

Türk hukukunda arabuluculuk ihtiyari bir yöntem iken, 2018 ve 2019 yıllarının başlarında iş uyuşmazlıklarının ve ticari uyuşmazlıkların önemli bir kısmı bakımından zorunlu hale gelmiştir. Bu çalışmada takip hukuku bakımından merkezi bir yerde olan itirazın iptali ve menfi tespit davalarının zorunlu arabuluculuk kapsamında olup olmadığı tartışılmıştır.

Arabuluculuk, Dava Şartı Arabuluculuk, Takip Hukuku, İtirazın İptali Davası, Menfi Tespit Davası.

While accepted as a voluntary dispute resolution procedure for civil cases in turkish law, mediation has become mandatory for most of the cases of labour and commercial disputes according to the new dispositions since the begining of the years 2018 and 2019. In this study this matter is discussed whether the cardinal cases about debt enforcement such as “annulment of opposition” or “negative declaratory” are subject to mandatory mediation or not.

Mediation, Mandatory Mediation, Debt Enforcement, Action of Annulment of Oppsition, Negative Declaratory Action.

GİRİŞ

6235 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun yürürlüğe girdiği 2012 yılı itibariyle, arabuluculuk ona başvuru da dâhil olmak üzere tamamen ihtiyarî bir yöntem olarak kabul edilmekteydi.

Süreç içerisinde, gerek arabuluculuk yoluna beklenen ilginin gösterilmemiş olması ve onun etkinleştirilmesi, gerek mahkemelerin iş yükünün azaltılması ve diğer bazı sebeplerle, belli bazı uyuşmazlık türleri bakımından arabuluculuk yoluna başvuru bir dava şartı (HMK m. 114 anlamında), diğer bir söyleyişle zorunlu1 hâle gelmiş bulunmaktadır. Nitekim önümüzdeki süreçte de zorunlu arabuluculuğun kapsamı genişleyecektir2.

Bu çerçevede kanun koyucunun ilk tercihi, işçilik alacakları özelinde, bir meslek hastalığından veya iş kazasından doğanlar dışında, işçi ile işveren arasında çıkan tüm uyuşmazlıkların dava şartı arabuluculuk kapsamına alınması yönünde olmuştur3. Bunu hemen akabinde (bir yıl sonra), belli bir miktar para alacağının tahsiline ilişkin olan ticarî uyuşmazlıkların da dava şartı arabuluculuk kapsamına alınması izlemiştir4.