Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Kusurun Mahiyetinin Kusur İlkesine Etkisi

The Affect of Nature of Fault to Fault Principle

Fırat KORKMAZ

Haksız fiillerde kusur ilkesini en temelden etkileyen husus kusur unsurunun ne olduğu yani onun mahiyetidir. Kusurun tanımında onun irade veya davranış tarzı olduğu hususunda doktrinde derin bir ihtilaf bulunmaktadır. Kusurun tanımındaki ihtilaf, kusur sorumluluğunda farklı teorilere temel teşkil etmekte böylece kusur ilkesinin sonuçlarını önemli derecede etkilemektedir. Makalede kusurun tanımıyla bu farklı teoriler arasındaki teknik bağlantıların neler olduğu ve kusur ilkesini nasıl etkilediği incelenecektir. Ayrıca irade ve davranış tarzı kavramları sorumluluk hukukunun en temel kavramlarından oldukları için genel olarak haksız fiil sorumluluğuyla özellikle davranış unsuru ve kusursuz sorumluluk esaslarıyla olan bağlantıları yoluyla da kusur ilkesini nasıl etkilediklerinin teorik boyutu ortaya konulacaktır.

Haksız Fiil, Kusur, Kusur İlkesi, İrade, Davranış.

The most fundamental matter that affects the fault principle is the nature of fault element. There is a profound disagreement in the doctrine that the definition of the fault is its will or behavior. The controversy in defining the fault is the basis for different theories of fault liability. Thus this condition significantly affects the results of the fault principle. In this article, the technical connections between the definition of fault and these different theories and how is it affect the fault principle will be examined. In addition, since the concepts of will and behavior are the most basic concepts of the law of responsibility; it will be presented theorical aspect of how they affect fault principle by the connection of them with the behavior element and basis of strict liability.

Tort, Fault, Fault Principle, Will, Act.

Giriş

Haksız fiil kendisini oluşturan davranış, zarar, illiyet bağı, hukuka aykırılık ve kusur kavramlarından oluşur. Bu unsurların teorik boyutu oldukça önemlidir. Dolayısıyla doktrinde bu kavramlar üzerinde fikir ayrılıkları bulunmaktadır. Ayrıca birbirleriyle yoğun irtibatları bulunan bu unsurların teorik ve soyut mahiyetleri gereği sınırları ve kapsamları tam olarak belirli olmadığı için bunlar bazen birbirlerine çok yakınlaşmakta bazen de birbirlerine karışmaktadırlar. Bu sebeplerle haksız fiil sorumluluğuna ilişkin bir ilke değerlendirmesi oldukça teoriktir ve soyuttur. Ayrıca bu kavramlara ve bunların birbirleriyle teknik bağlantılarına da vâkıf olmayı gerektirir. Makalede bu unsurlardan sadece kusurun mahiyetine ilişkin yapılan tanımların kusur ilkesine olan etkisine ilişkin bir değerlendirme yapılmıştır. Bu değerlendirmede kusura ilişkin bu tanımların kusur kavramına etkileri yoluyla kusur ilkesini nasıl etkilediğini araştırılacaktır. Ayrıca kusura ilişkin bu tanımlamaların kusur ilkesiyle ayrılmaz bir ilişki içinde olan davranış unsuruyla bağlantısı da konu çerçevesinde ele alınacaktır.

Haksız fiillerde kusur ilkesine bağlı sorumluluk anlayışı kusur sorumluluğunu gündeme getirir. Kusur sorumluluğunda, kusur sorumluluğun en önemli unsurudur. Kusurun ne olduğuna ilişkin yapılan tanımlar ile aslında kusur sorumluluğunun kapsamı belirlenmektedir. Gerçekten kusurun mahiyetine ilişkin kusurun irade mi yoksa bir davranış tarzı mı olduğu hususunda doktrinde yer alan görüşler sorumluluk hukukuna ilişkin yeni teorilerin ortaya çıkmasına sebep olmuş; böylece kusur sorumluluğunun doğurduğu sonuçlara da önemli derecede etki etmiştir. Kusuru irade olarak kabul eden görüş subjektif kusur teorisini doğurmuş ve kusur ilkesini güçlendirmiştir. Buna karşılık kusuru davranış tarzı olarak açıklayan görüş ise objektif kusur teorisini ortaya çıkarmış ve kusur ilkesini sebebiyet ilkesine doğru yaklaştırmaya başlamıştır. Kusurun mahiyetine ilişkin bir tanımlamanın ne için ve sorumluluk hukukuna dair hangi teknik bağlantılar sebebiyle kusur ilkesini bu denli etkilediğinin ve onu sebebiyet ilkesine yaklaştırdığının ortaya çıkarılması gerekmektedir.

Kusurun mahiyetine ilişkin yapılan tanımlarda kendisine yer bulan irade ve davranış tarzı kavramları aslında sorumluluk hukukunun her aşamasında belirli suretlerde kendisine yer bulmaktadır. Doğrusu sorumluluk hukukunun en temel taşlarından ikisi de bunlardır. Gerçekten kusur ilkesinin en yumuşak hali âdeta irade kavramı üzerine oturtulmuşken kusursuz sorumluluğa doğru davranış kavramı ağırlık kazanmaya başlamaktadır. Sert sebebiyet ilkesinde ise her ikisi de ortadan kalkmaktadır. Bu durum sadece kusur unsuru bakımından değildir. Sorumluluk hukukunu oluşturan diğer unsurların bu kavramlarla ilişkileri bakımından benzer bir durum söz konusudur. Makale de kusurun mahiyetine ilişkin tanımlarda kullanılan irade ve davranış tarzı kavramlarının kusur kavramına olan etkileri yönüyle değil genel olarak sorumluluk hukukuyla bağlantısı da irdelenecektir. İrade ve davranış tarzı kavramlarının kusur haricinde sorumluluk hukukuyla inceleme konumuz çerçevesindeki genel bağlantısı ise davranış unsurunda ve kısmen kusursuz sorumluluk esaslarında ortaya çıkmaktadır.