Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Anayasa Mahkemesinin Cumhurbaşkanlığı Seçimine İlişkin Kararının Anayasal Demokrasi Açısından Değerlendirilmesi

Ali Rıza Çoban

Anayasa Mahkemesi Kararlarının yazılmadan açıklanması sorununu ve gerekçelerinin değerlendirilmesi Cumhurbaşkanlığı seçiminde toplantı ve karar yeter sayısına ilişkin kararı çerçevesinde incelenmesidir.

Anayasa Mahkemesi, Gerekçe, Cumhurbaşkanlığı Seçimi, Toplantı ve Karar Yeter Sayısı.

Anayasal demokrasi temel siyasal kararların çoğunluk tarafından alındığı fakat çoğunluğun karar alma olanaklarının Anayasa ile azınlık lehine sınırlandırıldığı bir rejimin adıdır. Bir kâğıt parçası üzerine yazılmış cümlelerin, kendiliğinden iktidarı sınırlamaya yetmeyeceği gerçeği1, Anayasa Mahkemeleri olgusunu ortaya çıkarmıştır. Bugün anayasa teorisinin önündeki en çetin sorunlardan birisi, temsili demokrasi ile anayasal yargı denetimi arasındaki kaçınılmaz gerilimi yumuşatarak her ikisinin bir arada nasıl yaşatılabileceğinin çözümünü bulmaktır2. Bu açıdan bakıldığında Anayasa Mahkemesi’nin Cumhurbaşkanlığı seçiminde 2/3 toplantı yeter sayısına ilişkin kararının 27 Haziran 2007 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan gerekçesinin bu sorunu kolaylaştırmadığı görülmektedir.

Anayasa Mahkemesi , 1.5.2007 tarihli ve K. 2007/45, E. 2007/54 sayılı kararı ile Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 27.4.2007 tarihli 96. Birleşiminde alınan 11. Cumhurbaşkanı’nın seçimi nde gözetilmesi gereken toplantı yetersayısı ile ilgili kararını, eylemli İçtüzük değişikliği niteliğinde görmüş ve bu kararın, İçtüzüğün 121. maddesini Anayasanın 96. ve 102. maddelerine aykırı olarak değiştirdiğine ve bu nedenle de iptaline karar vermiştir. Mahkemenin gerekçeli kararı 27 Haziran 2007 tarihli ve 26565 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Mahkemenin gerekçeli kararı, bir anayasal demokraside Anayasa Mahkemesi’nin üstlenmesi gereken rol hakkında önemli soru işaretleri taşımaktadır. Bu yazıda öncelikle Mahkemenin gerekçe yazımı konusunda ortaya çıkan sorunlara değinilecek daha sonra da gerekçede yer alan argümanlar irdelenecektir.