Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Hukuk Sistemimizdeki Yeni Patika “arabuluculuk”

Yasin KÖSE

Bu çalışmada zorlu bir süreç olan devlet yargısındaki işleyiş aksaklıklarının bertaraf edilmesi amacıyla benimsenen alternatif uyuşmazlık yollarından arabuluculuk kurumunun önemi, unsurları, diğer alternatif uyuşmazlık çözüm yollarından farkları, karakteristik özellikleri ve bu konuda hukukumuzdaki ilk genel düzenleme olan 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun genel bir değerlendirmesi işlenmiştir.

Arabuluculuk, alternatif uyuşmazlık çözüm yolları, toplumsal barış, uzlaşma.

In this study, general assessment of the importance of mediation institution which is one of the alternative dispute resolution ways to eliminate the inconveniences in state judgment, its elements, its difference from other dispute resolution ways, its features and the Mediation Code on Legal Disputes no.6325 which is the first general arrangement is treated.

Mediation, Alternative Dispute Resolution Ways, Social Peace, Reconciliation

GİRİŞ

Toplum sözleşmesi ile insanlar tüm yetkilerini devlete devrettikleri zaman, bu yetkilerin en önemlilerinden biri de aralarındaki uyuşmazlıkları çözme yetkisidir. Devlet de kendisinde devredilen bu yetkiyle, toplum adına kişiler arasındaki uyuşmazlıkları çözme görevini yargı erki aracılığıyla yürütmektedir1. Ancak işin niteliği gereği, devlet tüm uyuşmazlıklara müdahale edememiştir. Kamu düzenini bozan uyuşmazlıklara doğrudan müdahale etmiş, diğer uyuşmazlıklara ise ancak uyuşmazlığın tarafları talep ettiği müddetçe müdahale edebilmiştir.

Geçmiş zamanlarda toplumsal ilişkilerin bireyler açısından önemi, kişiler arasındaki iletişimin yaygın olması ve benzeri unsurlar, insanların kamu düzenini ilgilendirmeyen uyuşmazlıkları kendi aralarında çözme eğiliminde olmalarını sağlamıştır. Bu çözüm, bazen tarafların kendi aralarında anlaşmasıyla bazen topluluktaki diğer bireylerin aracı olmasıyla bazen de toplulukta sözü geçen kişilere başvurulmasıyla sağlanmaktaydı. Bunlar halen uygulama örnekleri bulunan yöntemlerdir. Ancak bu örnekler gittikçe azalmakta; yerini dava yoluna başvurma eğilimine bırakmaktadır.

İnsanların her türlü uyuşmazlık için yargıya başvurmalarının yaygınlaşması, yargıda iş yükünün artmasına, uyuşmazlıkların çözümünün uzun zaman alması, bireyler arasındaki iletişimi zayıflatması ve yargı yoluna başvurulmasıyla, taraflar arasındaki zıtlaşmayı körüklemesi gibi olumsuzluklara yol açmaktadır. Bu olumsuzlukların ortadan kaldırılması veya azaltılması amacıyla devletler çeşitli arayışlara girmiştir. Bu arayışlar neticesinde en etkili yolun Alternatif Uyuşmazlık Çözüm (Alternative Dispute Resolution - ADR) yöntemleri olduğu sonucuna varılmıştır2.